Şöyle ki, davacı Hazine, davalıya yapılan satış işleminin, aynı kanun ile bu kanunun usul ve esaslarının belirtildiği tebliğe aykırı olduğunu ve bu durumun yolsuz tescil oluşturduğu iddiasına dayanarak öncelikle satış işleminin iptal edilmesi ve ardından davalı adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tesciline karar verilmesine ilişkin tapu iptali ve tescili davası açmıştır. Davacı Hazine'nin tapu iptali ve tescili talebi yönünden, 6292 sayılı Kanun'un 12. maddesi uyarınca yapılan satışlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda "Adli Yargı" görevli olup bu konuda tereddüt bulunmamaktadır. Türk Hukuk Sistemine göre, kural olarak aynî hakların doğumu, devri, muhtevalarının değiştirilmesi ve ortadan kalkması kural olarak tapu siciline tescil şartına bağlanmış olup, tescil kurucu bir nitelik taşımaktadır....
Dava, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenirliği), bir diğeri ...nin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. İmar şuyulandırmasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Böylesi bir durumda da, dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın iptali ile kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Öte yandan; tapu iptal ve tescil davaları kural olarak kayıt maliklerine karşı açılır....
Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği'nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, mükerrer kadastro nedenine dayalı tapu iptali istemine ilişkin olmayıp, tesis kadastrosu sonucunda oluşan 192 parsel ... taşınmazın ifrazından gelen ve hükmen davacı Hazine adına tapuya tescil edilen 381 parsel ... taşınmaz ile ihdasen (idari yoldan) ... adına tapuya tescil edilen 1025 ada 16 parsel ... taşınmazdan imar uygulaması sonucunda ifrazen oluşan ve satış suretiyle davalı ... adına tapuya tescil edilen 1025 ada 20 parsel ... taşınmaz arasında mükerrerlik (çifte tapu) oluştuğu iddiasına dayalı yolsuz tescil istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 18.01.2024 tarihli ve 1 ... kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (1). Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 ......
ın Kanunda ve tebliğde aranan zilyetlik koşullarını taşımadığı ve davalı ... adına yapılan 07.02.2017 tarihli tescil işleminin dayanaktan yoksun yani yolsuz olduğu, iptal edilmesi gerektiği sonucuna varılmış ise de; çekişmeli taşınmaz, davacı ... tarafından 6292 ... Kanun hükümleri uyarınca davalıya satılmış olup Hazinenin satış işlemi ortadan kaldırılmadıkça, başka bir ifade ile idari işlem niteliğindeki Hazinenin satışı idarece geri alınmadıkça ya da idari yargıda iptal edilmedikçe satış yoluyla oluşan tapu kaydına değer verileceği, tapu kaydının yolsuz tescil yoluyla oluştuğunun kabul edilemeyeceği, Hazine tarafından 6292 ......
Aksi takdirde toplulaştırma sonucu (idari yolla) oluşturulan tapu kaydı yolsuz tescil niteliğindedir" gerekçesiyle toplulaştırma sonucu davalı adına tescil edilen tapu kaydının iptaline dair adli yargıda verilen karar oybirliği ile onanmıştır. Yine Hukuk Genel Kurulunun 04.03.2009 gün 2009/8-59-106 ve 23.06.2010 gün 2010/8-283-340 sayılı kararlarında da "imar işlemine konu Encümen kararlarının iptali istenmediği, imar uygulaması sırasında kadostral parselde davacının imar parseline yansıtılacak bir hakkı olmadığı halde, böyle bir hakkın varlığı imar işleminden önce veya sonra saptanmış olması halinde, idari yargıda imarın iptaline gerek olmadan adli yargıdan verilen ve böyle bir mülkiyet hakkını saptayan bir karar ile imar parseline ait tapu kaydının iptal edilebileceği kabul edilmiştir. Doğal olarak, salt toplulaştırma işlemlerindeki haksızlık ve usulsüzlüklere dayalı isteklere ilişkin davalar, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 7....
Mahkemece, davanın öncelikle idari işlemin iptaline yönelik bir isteği içerdiği, bu nedenle anlaşmazlığın idare mahkemesince çözümlenmesi gerektiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Karar, davacı hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; tetkik hakimi'nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, tapu iptali ve tescil isteğine İlişkindir. Mahkemece, dava yargı yeri yönünden reddedilmiştir....
davalı gerçek kişi adına olan tapu kaydının yolsuz tescil nedeni ile iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin olduğu, dava konusu taşınmazın devrine esas olan hukuki işlemin, 6292 sayılı Kanun uyarınca Hazine'nin satışına dayanan idari işlem olup söz konusu satış işlemi (idari işlem) ortadan kaldırılmadıkça, başka bir ifade ile idari işlem niteliğindeki Hazinenin satışı idarece geri alınmadıkça ya da idari yargıda iptal edilmedikçe tapu kaydının yolsuz tescil olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil isteğine yönelik davanın dinlenme olanağının bulunmadığı, diğer taraftan 6292 sayılı Kanun'un 4. maddesi gereği; iş bu kanun kapsamında kalan taşınmazlardan hak sahiplerine satılmaması, ilgililerine devredilmemesi veya iade edilmemesi gerektiği halde bu tasarruflara konu edilenlerden; satılanların satış bedelinin kanuni faiziyle iade edileceği, devir ve iade edilenlerin ise bedelsiz olarak geri alınacağı düzenlemesi mevcut olup...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/09/2020 NUMARASI : 2013/223 ESAS, 2020/437 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil KARAR : Antalya 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacılar, kayden maliki oldukları 946 parsel sayılı taşınmazın bir bölümü ile kadastroca tescil harici bırakılan ve zilyet oldukları taşınmazın idari yoldan 955 sayılı parsel olarak Hazine adına tescil edildikten sonra satış suretiyle davalı belediyeye temlik edildiğini, davalı adına yapılan tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescili isteğinde bulunmuşlar, bozma ilamı sonrasında açılan ve asıl dava ile birleşen davada davacı ..., 946 parsel sayılı taşınmazı satın aldığını belirterek iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., taşınmazın ihale ile Hazineden satın alındığını belirterek, davanın reddini savunmuştur....
Şöyle ki, davacı Hazine, davalıya yapılan satış işleminin, aynı kanun ile bu kanunun usul ve esaslarının belirtildiği tebliğe aykırı olduğunu ve bu durumun yolsuz tescil oluşturduğu iddiasına dayanarak öncelikle satış işleminin iptal edilmesi ve ardından davalı adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tesciline karar verilmesine ilişkin tapu iptali ve tescili davası açmıştır. Davacı Hazine'nin tapu iptali ve tescili talebi yönünden, 6292 sayılı Kanun'un 12. maddesi uyarınca yapılan satışlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda "Adli Yargı" görevli olup bu konuda tereddüt bulunmamaktadır. Türk Hukuk Sistemine göre, kural olarak aynî hakların doğumu, devri, muhtevalarının değiştirilmesi ve ortadan kalkması kural olarak tapu siciline tescil şartına bağlanmış olup, tescil kurucu bir nitelik taşımaktadır....