O halde, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil nitelik taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceği açıktır. 3. Somut olayda, 6360 sayılı Kanun′un geçici 1 inci maddesine dayanılarak oluşturulan devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararına dayanılarak dava konusu taşınmaz tapuda davalı adına tescil edilmiş; davacı ... tarafından 6360 sayılı Kanun uyarınca çekişmeli taşınmazın mülkiyetinin kendisine ait olması gerektiği, davalı adına oluşturulan tescilin yolsuz olduğu ileri sürülerek mülkiyet iddiasında bulunulmak suretiyle eldeki dava açılmıştır. Başka bir ifadeyle, idari işlem niteliğindeki devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararının iptali dava konusu yapılmadığı gibi İdari Yargıda tapu iptali-tescil hükmü kurulamayacağı da kuşkusuzdur. 4....
O halde, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil nitelik taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceği açıktır. 3. Somut olayda, 6360 sayılı Kanun′un geçici 1 inci maddesine dayanılarak oluşturulan devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararına dayanılarak dava konusu taşınmaz tapuda davalı adına tescil edilmiş; davacı Hazine tarafından 6360 sayılı Kanun uyarınca çekişmeli taşınmazın mülkiyetinin kendisine ait olması gerektiği, davalı adına oluşturulan tescilin yolsuz olduğu ileri sürülerek mülkiyet iddiasında bulunulmak suretiyle eldeki dava açılmıştır. Başka bir ifadeyle, idari işlem niteliğindeki devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararının iptali dava konusu yapılmadığı gibi İdari Yargıda tapu iptali-tescil hükmü kurulamayacağı da kuşkusuzdur. 4....
O halde, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil nitelik taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceği açıktır. 3. Somut olayda, 6360 sayılı Kanun′un geçici 1 inci maddesine dayanılarak oluşturulan devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararına dayanılarak dava konusu taşınmaz tapuda davalı adına tescil edilmiş; davacı Hazine tarafından 6360 sayılı Kanun uyarınca çekişmeli taşınmazın mülkiyetinin kendisine ait olması gerektiği, davalı adına oluşturulan tescilin yolsuz olduğu ileri sürülerek mülkiyet iddiasında bulunulmak suretiyle eldeki dava açılmıştır. Başka bir ifadeyle, idari işlem niteliğindeki devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararının iptali dava konusu yapılmadığı gibi İdari Yargıda tapu iptali-tescil hükmü kurulamayacağı da kuşkusuzdur. 4....
O halde, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil nitelik taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceği açıktır. 3. Somut olayda, 6360 sayılı Kanun′un geçici 1 inci maddesine dayanılarak oluşturulan devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararına dayanılarak dava konusu taşınmaz tapuda davalı adına tescil edilmiş; davacı Hazine tarafından 6360 sayılı Kanun uyarınca çekişmeli taşınmazın mülkiyetinin kendisine ait olması gerektiği, davalı adına oluşturulan tescilin yolsuz olduğu ileri sürülerek mülkiyet iddiasında bulunulmak suretiyle eldeki dava açılmıştır. Başka bir ifadeyle, idari işlem niteliğindeki devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararının iptali dava konusu yapılmadığı gibi İdari Yargıda tapu iptali-tescil hükmü kurulamayacağı da kuşkusuzdur. 4....
Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.″; 1022/1 inci maddesinde ″Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.″, 1024/2 nci maddesinde ″Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.″; 1025/1-2 nci maddesinde "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." hükümleri düzenlenmiştir. 2. Yukarıda değinilen yasal düzenlemeler uyarınca, aynî haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de illîlik prensibinin bir sonucu olarak geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, çekişme konusu 90701 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki payının usulsüz işlemler ile davalı ... adına tescil edildiğini, tescilin yolsuz olduğunu, tescile esas idari kararın idari yargıda iptal edildiğini, davalıların yasa dışı davranışlarından dolayı maddi ve manevi olarak zarar gördüğünü ileri sürerek davalı ... adına tescil edilen payın tapusunun iptali ile adına tescile olmazsa 400.000,00 TL’nin ...'den tahsiline, uğradığı 41.300,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesi istemiştir. Davalılar, davalılardan ... ve ...'ın idari işlemin gereği olarak sürece dahil olduklarını bu kişilere husumet yöneltilemeyeceğini, davacıya gerekli bildirimlerin yapılmış olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuşlardır....
Geçerli bir hukuksal nedene dayanmayan tescil işlemi yolsuz tescil niteliğini taşır ve her zaman iptali istenebilir. Yargıtay H.G.K.'nun 30.05.2001 tarih 2001/1-464 E 470 K sayılı ilamı) yolsuz tescil ile ayni hak kazanılamaz. Yukarıda açıklandığı gibi, keşifte dinlenen yerel bilirkişi anlatımlarına ve uzman bilirkişi raporuna göre, taşınmazın hayvan otlatmak amacıyla kullanılması mülkiyetin kazanılması için yeterli ekonomik amaca uygun zilyetlik sayılmayacağı gibi, taşınmaz 1964-1965 yıllarından sonra iradi terk nedeniyle hayvan otlatma amacıyla dahi kullanılmamıştır. Somut olayda, çekişmeli taşınmaz tespit tarihinde ve halen orman sayılan yerlerden olduğu ve zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olmadığı gibi, üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetlik bulunmadığı halde, kadastro komisyonunca, taşınmazın ... adına yapılan tescilinin, yukarıda değinilen anlamda yolsuz bir tescil niteliğini taşıdığı açıktır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1025. maddesinde, "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." 3.3. Değerlendirme Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (III.) nolu bendinde yer verilen İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesine, kararın (IV./3.) nolu bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesine ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. VI....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1025. maddesinde, "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." 3.3. Değerlendirme Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (III.) nolu bendinde yer verilen İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesine, kararın (IV./3.) nolu bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesine ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. VI....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı, dava konusu taşınmazın kullanıcısı kendisi olduğu halde Hazine tarafından 6292 sayılı Yasa gereğince davalı ...'a yapılan satışın ve bu satış nedeniyle adı geçen davalı adına oluşan tapu kaydının yolsuz olduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmış olup, davanın reddine ilişkin kararına karşı Bölge Adliye Mahkemesine yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararın temyizi istenilmiş olmakla, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 20/01/2017 tarih, 2017/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....