Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temyiz Nedenleri Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle, ihalenin feshinin reddine yönelik kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, takibin iptali kararından önce taşınmazın ihalesinin yapıldığını, ihalenin feshi davalarının sınırlı incelemeye tabi olmadığını, ihalenin dayanağı takip iptal edilse de ihalenin geçerliliğini devam ettirdiğini, davacının 150.000,00 TL olan borcunu halen ödemediğini, taşınmazı haksız işgal etmeye devam ettiğini, tescili aldığı halde taşınmazı fiilen teslim alamayarak mağdur olduğunu ileri sürerek hükmün bozulmasını istemiştir. 3.Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir. 3.2....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine Vekili, Davalılar adına tapuda kayıtlı bulunan ......

      (aynı maddenin birinci fıkrası) uymadığı .... anlaşılan sınırlamaların düzeltilmesi sonucu orman sınırları dışına çıkartılacak yer, sınırlaması itirazsız kesinleşmiş tapulu arazi ise, mülkiyeti tekrar tapu sahiplerine intikal eder” hükmü, sadece ilk orman kadastrosunun yapıldığı tarihinden daha önceki zamanlarda ve öncesi de orman olmayan yerler için oluşturulan tapu kayıtlarına ilişkin olduğuna , taşınmazın öncesinin orman olsun olmasın, o yer kesinleşen orman sınırı içinde bulunduğu sırada oluşturulan tapu kayıtlarına değer verilemeyeceği gibi, taşınmazın öncesinin orman sayılan yer olması ve 1744 Sayılı Yasanın 2/1. maddesi gereğince 15.10.1961 tarihinden önce nitelik kaybetmesi nedeniyle orman rejimi dışına çıkartılması halinde, o yer orman sınırı içine alınmadan önce tapuda kayıtlı olsa dahi, tapu kaydı özel mülkiyete konu olmayan orman sayılan yerde oluşturulduğu için yolsuz tescil niteliğinde olacağından, yine bu tapu kaydına değer verilemeyeceğine ve o yerin mülkiyetinin tapu...

        DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, ALACAK Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptal-tescil davasının reddine, alacak davasının kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalı ...'in iyi niyetle taşınmaz edindiği, kesinleşmiş iptal ve tescil kararına rağmen taşınmazları temlik eden davalı ...'ün sebepsiz zenginleştiği, bu nedenle davacıların taşınmazların bedelini isteyebilecekleri gerekçesiyle tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, bedel isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacılar ile davalı ...'ün babaları olan muris ...'...

          Mahallesi 11 ada 34 parselin ifrazıyla oluşan, çekişmeli 4658 ada 16 parselin 2/B vasfıyla Hazine adına tescili istemli davanın reddine karar verilmişse de yörede yapılan makiye ayırma çalışmalarının hukuken geçerli olmadığı, taşınmazın 1944 yılında yapılan orman kadastro sınırı içindeyken 1970 yılındaki arazi kadastrosu sırasında gerçek kişiler adına tapu oluşturulmasının yolsuz tescil niteliğinde olduğu, yörede yapılan 2/B çalışmalarının da kesinleştiği, bu nedenle Hazinenin davasının kabulüne karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve dava konusu parselin tapusunun iptali ile 2/B niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil davası niteliğindedir....

            Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025. maddesinde, "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." düzenlemelerine yer verilmiştir....

              Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025. maddesinde, "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." düzenlemelerine yer verilmiştir....

                Medeni Yasanın 1025. - 1027. (933. - 935.) maddeleri gereğince ilgililerin ... bildirimleri dışında, kural olarak mülkiyetin belirlenmesine ilişkin tescil, tapu iptali tescil gibi tapu sicilinde değişiklik yapmayı gerektiren davalara bakma görevi adli yargı yerine aittir. Çünkü adli mahkemelerin kararı olmadan tapu sicilinde değişiklik yapılamaz. Bu nedenle, bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden ayni hakkı zedelenenler, tapu sicilinin düzeltilmesini özel hukuk hükümleri uyarınca adli yargı yerinde dava edebilirler. -2- 2010/11963-15841 Temelinde özel mülkiyete konu olamayacak meralar, ormanlar, kıyılar, ... ve nehir yatakları gibi devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan kamu malı niteliğindeki taşınmazlar 3083 Sayılı Yasa hükümlerine, arazi toplulaştırma işlemine tabi tutulamaz....

                  Görüldüğü üzere, tapu sicili ve kütük üzerinde ne şekilde işlem yapılacağı sıkı kurallara bağlanmıştır. Bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince; davacı Tapu Müdürlüğü, davalılar adına oluşturulan tescil kaydının tahrif edilmek suretiyle ve üzerine yeniden kağıt yapıştırılarak Hazine adına tescil kaydı yazılmasının yolsuz tescil sonucunu doğurduğunu belirteler tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur....

                  birinci fıkrası) uymadığı .... anlaşılan sınırlamaların düzeltilmesi sonucu orman sınırları dışına çıkartılacak yer, sınırlaması itirazsız kesinleşmiş tapulu arazi ise, mülkiyeti tekrar tapu sahiplerine intikal eder” hükmü, sadece ilk orman kadastrosunun yapıldığı tarihinden daha önceki zamanlarda ve öncesi de orman olmayan yerler için oluşturulan tapu kayıtlarına ilişkin olduğuna , taşınmazın öncesinin orman olsun olmasın, o yer kesinleşen orman sınırı içinde bulunduğu sırada oluşturulan tapu kayıtlarına değer verilemeyeceği gibi, taşınmazın öncesinin orman sayılan yer olması ve 1744 Sayılı Yasanın 2/1. maddesi gereğince 15.10.1961 tarihinden önce nitelik kaybetmesi nedeniyle orman rejimi dışına çıkartılması halinde, o yer orman sınırı içine alınmadan önce tapuda kayıtlı olsa dahi, tapu kaydı özel mülkiyete konu olmayan orman sayılan yerde oluşturulduğu için yolsuz tescil niteliğinde olacağından, yine bu tapu kaydına değer verilemeyeceğine ve o yerin mülkiyetinin tapu sahiplerine...

                    UYAP Entegrasyonu