SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün gerekçesinin düzeltilerek ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 03.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. -FARKLI GEREKÇE- Bir borcu teminat altına alan ipoteğin geçerli olabilmesi için tapu sicil müdürlüğünde resmi şekilde yapılması şarttır. Ayrıca ipotek senedinde borcu garanti edilen kişi veya kişilerin ismen ve açıkça belirtilmesi gerekir. İpotek ile verilen garantinin ipotek senedinde adi yazılı belgelere yapılan atıflarla başkaca kişilere doğru genişletilmesi mümkün değildir. Somut olayda; ipotek veren davacı bu ipotek senediyle lehine ipotek verdiği davalı bankaya karşı sadece bankanın ismi açıkça zikredilen kredi müşterisinin borcunu garanti etmiştir....
Bir kısım davalılar, taşınmazda kanuni ipotek tesis edildiğini, ipotek bedeli ödenmediği için fekkedilmediğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, ipoteğin fekki ile depo edilen 27,42 TL bedelin davalılara ödenmesine karar verilmiştir. Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Türk Medeni Kanunu maliklerin mülkiyeti satış yoluyla devretmeleri sırasında doğan alacaklılarını koruma gereği duyduğundan alacaklarını teminat altına alabilmeleri için taşınmaz üzerinde ipotek tesis hakkı sağlamıştır. Somut uyuşmazlıkta, ipoteğin tescilini sağlayan 08.09.1986 tarihli resmi senetten, taşınmazın tam maliki olan ...’ın payının tamamını davacıya 3.000.000,00 ETL bedel ile sattığı, satıştan doğan alacağı için de taşınmaza kanuni ipotek tesis edildiği anlaşılmaktadır....
olduğunu belirterek ipoteğin geçersiz olduğunun tespiti ile fekkini, bu ipotekten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitini, iptali talep edilen ipotek ile ilgili olarak başlatılan icra takibinin iptalini, ihale kesinleşmeden davalı adına yolsuz tescil yapıldığından tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya tescilini, taşınmazın 3. kişilere devir ve temliki halinde taşınmazın rayiç bedelinin tespiti ile ticari faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek akdinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak tesis edildiği görülmektedir. Bu haliyle ipotek, azami meblağ (üst sınır ipoteği) ipoteğidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, dava dışı ... adına kayıtlı bulunan taşınmazın müvekkili adına tescili için ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/558 Esas, 2013/140 Karar sayılı dosyasından dava açtıklarını ve taşınmazın müvekkil adına hükmen tescil edildiğini, ancak davalının taşınmaz üzerindeki ipoteğini terkin etmediğini ileri sürerek, ipoteğin terkinini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava dışı ...'in adına kayıtlı taşınmazın yine dava dışı ... Ltd.Şti'nin borçlarının teminatı olarak müvekkil lehine ipotek tesis edildiğini, malikin değişmesinin ipoteği hükümden düşürmeyeceğini beyan ederek davanın reddini istemiştir....
ipotek tesis edilerek, tapu sicilinden terkin ettirmeye belediye veya valilikler resen yetkilidir....
A.Ş. çalışanı, temlik alan davalının ise şirket sahibinin oğlu olması nedeniyle satış sözleşmesine dayalının alım-satıma ilişkin bir borç olmadığını bildiklerini, alacağın yok olmasından dolayı, davalılardan rehin hakkı terkinini istemesine rağmen davalıların (alacaklılar) terkin talebinde bulunmadığını, hukukî sebebi bulunmayan, geçersiz bir hukukî sebebe dayanan veya usulüne göre yapılmayan her türlü tescilin yolsuz olduğunu, alacaklının makinenin teslimi edimini yerine getirmemesi yükümlülüğünden kaçınan taraf olması nedeniyle, ipotek kaydının kaldırılması işlemini yerine getirme borcunu, tüm masraflar kendisine ait olmak üzere, alacaklı firma adına hareket eden davalılara ait olduğundan, ipoteğin terki hususunun davalıya ve firmaya ihtar edildiğini, kendilerine süre verildiğini, ipoteğin sulh amacı ile terkin edileceği inancıyla yaklaşık 2 ay beklenmesine rağmen davalının hiçbir terkin ve işlem girişiminde bulunmadığını, ... Ada, ......
konulmaması hâlinde ipotek, malikin talebiyle tapu müdürlüğünce terkin edilir.'' hükmü düzenlenmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/599 Esas KARAR NO : 2021/1036 DAVA : İpotek (İpoteğin Fekki) DAVA TARİHİ : 10/09/2021 KARAR TARİHİ : 19/11/2021 Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İpotek (İpoteğin Fekki) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi. İDDİA VE TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğu, bu ilişkinin teminatı olarak davalı şirket lehine İzmir ili, ... İşçesi, ... Mah., ... Ada, ... Parselde kayıtlı, ... numaralı bağımsız bölüm üzerine 1. Derece , 250.000,00-tl bedelli , süresiz ipotek tesis edildiğini, taraflar arasındaki ticari ilişkinin sona erdiğini, davalının davacıdan herhangi bir alacağının bulunmadığını, davalıya ipoteğin fekki için talepte bulunulduğunu ancak yapılan ihtara rağmen davalının ipoteği tapu sicilinden terkin etmediğini belirterek ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; vekalet ücreti ve yargılama giderinin dava konusu ipotek bedeli üzerinden hesaplanması gerektiğini, hükmün bu yönü ile hatalı olduğunu, davanın kabulü sonrasında tapu sicil müdürlüğünden taşınmaz üzerindeki ipoteğin terkin edilmiş olduğu bilgisinin taraflarına verildiğini, ipoteğin terkin edilmiş olması halinde davanın konusuz kaldığını, bu halde davanın açıldığı andaki şartlar ve tarafların haklılık durumu gözetilerek nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur....