İpoteğin süreli olması nedeni ile yapılan değerlendirmede, Türk Medeni Kanununun 883. maddesine göre alacak sona erince, ipotekli taşınmaz maliki alacaklıdan ipoteğin terkin edilmesini isteyebilir. Hatta, borçlu (malik), İİK’nun 153.maddesine göre kendi hakkında takip yaparak rehin konusu borcu itfa etmek suretiyle rehnin tapuya yazılacak bir fek müzekkeresiyle terkinini sağlama imkan ve yetkisine sahiptir. Diğer taraftan, taşınmaz rehninin terkinini gerektiren bir neden de borçlunun (malikin) ipotek konusu borcu ödemek suretiyle ipoteği terkin ettirmesidir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. İpoteğin terkin sebebi ne olursa olsun yasalarda ipoteğin on yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra veya ipotek süresinin bitmiş olması nedeniyle kaldırılacağına ilişkin özel bir hüküm yoktur. Şeklen süre bitimi nedeniyle ipoteğin yolsuz hale geldiğinin kabulü de mümkün değildir (Yargıtay 14....
olarak yolsuz tescile iştirak ettiği, diğer davalı Ziraat Bankası Yavuzlar şubesi yetkililerinin ise kendinden beklenen dikkat ve özeni göstermediğini, yolsuz olarak davalılar adına tescil edilen satış ve ipotek kaydının iptali ile, Osmaniye İli, Hasanbeyli İlçesi, 314 ada 11 parsel sayılı taşınmazın Maliye Hazinesi adına yolsuz tescilden önceki hali ile tapuya malikleri adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir....
Bankası'na ipotek verdiğini, kredi sözleşmelerinde gerek asıl borçlu gerekse kefil sıfatıyla müvekkillerinin şahsen sorumluluğunu doğuracak hiçbir imzası veya taahhüdü bulunmadığını kısaca müvekkillerinin borçlu ya da kefil olmayıp kredi için ipotek veren 3. kişi konumunda olduklarını, bu sebepler ve resen göz önüne alınacak sebeplerden ötürü davalarının kabulü ile Kayseri İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... Ada, ... Parsel, ... Blok, ... , ... , ... , ... , ... , ... , ... , ... ve ... ve ... blok ... ,... ve ... numaralı bağımsız bölümlerdeki 30.000.000,00-TL bedelli yolsuz tescil edilen ipoteğin fekki ile tapudan terkinini, mezkur taşınmazlar üzerine" İpotek Fek davası Açıldığı için Davalıdır Şerhi" konulmasını, mezkur taşınmazlar üzerindeki yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin ......
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının kredi borcunu ödediğini ve bu nedenle ipoteğin kaldırılmasını talep ettiğini, banka tarafından ipotek terkin harcının yatırılarak talepte bulunulması halinde ipoteğin kaldırılacağının bildirildiği ve davacı tarafça ipoteğin kaldırılması talebi ile açılan eldeki davada mahkemesince ipoteğin kaldırılmasına karar verildiği tespit edildiği ve kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, ancak ipoteğin fekkine ilişkin davalarda dava değerinin ipotek akit tablosunda yazılı bulunan ipotek bedeli olduğu, harçtan muaf olan davacı tüketici tarafından bu bedelin dava değeri olarak gösterildiği, bu durumda, davada ipotek bedeli olan ve dava değeri olarak gösterilen 171.000 TL üzerinden nispi harç ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu harç ve maktu vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı bulunduğu gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yolsuz terkin edilen tapu kaydının düzeltilmesi ve ipoteğin yeniden tesis ve tescili mümkün olmadığı takdirde uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nun 1007. maddesi gereğince tazmini davasının reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 12.03.2013 gün ve 2012/25212 Esas - 2013/4200 Karar sayılı ilama karşı davalı idareler vekilleri yönünden verilen dilekçeler ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay kararında yazılı gerekçelere göre karar düzeltme isteği HUMK'nun 440.maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirine uymadığından REDDİNE, davalı idareler harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, H.U.M.K’nun 442.maddesi göz önünde bulundurularak takdiren 218,00...
İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) Türk Medeni Kanunu'nun 856. maddesi uyarınca tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Ancak bunun için, ana para ipoteğinde sözleşmedeki miktar ödenmiş olmalı veya ödenmemişse mahkemeye depo edilmelidir. Somut olaya gelince; 19.11.1998 tarihli Encümen Kararı ile davalı yararına 1.000.000 TL. için 4 yıl süreli kanuni ipotek konulduğu görülmektedir. İpoteğin çerçevesini resmi senet çizeceğinden, resmi senette kararlaştırılan vadeden sonra ipotek bedelinin artırılabileceği yazılmadığından ipotek alacaklısı sözleşme hilafına bu bedelin artırılmasını isteyemez....
Ltd.Şti., ipotek sözleşmesinin iradi olarak düzenlendiğini, senede karşı yapılan her türlü iddianın da senetle kanıtlanması gerektiğini, davacılara finansal sözleşme gereğince 2.850.000 Euro ödemede bulunulduğunu, ipotek bedeli ödenmeden ipoteğin terkininin istenemeyeceğini bildirmiştir. Mahkemece, davacılar lehine olan 3.650.000 Euro bedelli ikinci derecedeki ipoteğin Türk parası gösterilerek tesis edilmediği, bu tür bir ipoteğin Türk Medeni Kanununun 851.maddesi gereğince geçersiz olduğu ve geçersiz olan ipotek sözleşmesine dayanarak istemde bulunulamayacağından bahisle dava reddedilmiştir. Davacıların temyizi üzerine karar Dairemizin 05.07.2011 tarihli ilamıyla gerekçesi düzeltilerek onanmıştır. Davacılar, karar düzeltme isteminde bulunmuştur....
İcra Dairesi 2019/1 İflas Sayılı dosyasında tapu müdürlüğüne gönderilen müzekkereler ile yapıldığını, bu yazılarda Kayseri İcra Müdürlüğünün icra müdür yardımcısı Emre Tekcan'ın imzası bulunduğunu, Emre Tekcan'ın bu yolsuz tescil işlemlerinden sorumlu ve kusurlu olduğunu, icra müdürlüğü görevlilerinin kusurundan kaynaklanan zarardan dolayı davalı Adalet Bakanlığı'na husumet yöneltildiğini, ileride telafisi olmayacak zararlara uğramamak için öncelikle haksız ve hukuka aykırı olarak terkin edilen ipotek değeri üzerinden davalılar hakkında ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz kararı verilmesini ve dava konusu taşınmazların 3. şahıslara devrinin engellenmesi için HMK.m.389 gereğince tedbir kararı verilmesini, dava konusu taşınmazlardaki yolsuz terkin edilen ipotek haklarının hükmen tesciline, talebin kabul edilmemesi halinde ise oluşan 6.000.000 TL zararın ticari faiziyle davalılardan tazminine kararı verilmesini talep ve dava etmiştir....
İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Terkini talep edilen dava konusu ipotek imar uygulamasından kaynaklanmaktadır. İpoteğin 24.05.1991 tarihinde tescil ediliği, mahkemece yapılan araştırmalar neticesinde ipotek alacaklısı davalıya ulaşılamadığından Balıkesir İl Defterdarının kayyım olarak tayin ediliği, borcun ödendiğine dair yazılı delillerin dosyaya sunulmadığı, devamında rayiç bedelinin depo edilmesi sonucu mahkemece ipoteğin terkinine karar verildiği anlaşılmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava icra müdürlüğünce süresinde yapılmadığı iddia edilen işlemler nedeni ile terkin edilen ipoteğin yeniden tesisine yöneliktir. TMK'nın 883/2. maddesindeki ''İpotek süreli olarak kurulmuşsa, sürenin bitiminden itibaren otuz gün içinde ipotekli taşınmaz üzerinde 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 150/c maddesinde belirtilen şerhin konulmaması hâlinde ipotek, malikin talebiyle tapu müdürlüğünce terkin edilir.'' hükmü uyarınca terkin edilen ipoteğin, maddede belirtilen 30 günlük süre dolmadan takip yapıldığı ve 150/c maddesindeki şerhin resen bildirilmediği iddiaları ile yeniden tesisine yönelik talep yargılamayı gerektirmesi nedeniyle genel mahkemede ileri sürülebilecek bir husus olup, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurularak ipoteğin yeniden tesisi talep edilemez....