Kamuya açıklık kuralı taşınmaz ipoteğinin sona ermesinde de geçerli olduğundan ipoteğin belirli bir süre için kurulmuş olması halinde, bu sürenin sonunda ipoteğin kendiliğinden sona ermeyeceği ancak terkin ile sona ereceğinin kabulü gerekir. Tapu sicilinde tescilin devamı süresince, tescil edilmiş rehin hakkının da mevcudiyeti karine olarak kabul edilir (MK'nun madde 992/c-l). Terkin için ayrıca hukuki bir sebep aranmaksızın rehin hakkı sahibinin tek başına muvafakati yeterlidir. İpotek hakkı sahibinin terkine muvafakat borcu olmasına rağmen, yazılı terkine muvafakat beyanında bulunmaktan kaçınırsa, taşınmaz maliki, mahkemeye başvurarak ipoteğin fekkine ilişkin alacağı ilamla tapu memurundan terkini talep edebileceği gibi İİK'nun 153. maddesi koşullarında da icra dairesinden terkin talebinde bulunabilir. Somut olayda, ipotek akit tablosu incelendiğinde; alacağın 70.000,00 TL, tarihin .../07/1976 ve ... yıl vade ile ... nci sıradan ipotek tesis edildiği anlaşılmaktadır....
İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek akdinin çerçevesini tayin eden en son düzenlenen .... tarih ve ... yevmiye numaralı resmi senet içeriğinden ipoteğin, ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak tesis edildiği görülmektedir. Bu haliyle ipotek, teminat (üst sınır ipoteği) ipoteğidir....
Davacı, ipotek ile yükümlü olarak satın aldığı taşınmazdaki 15.5.1997 tarihinde tesis edilen kanuni ipoteğin terkinini talep ettiğinden, terkin bedeli olarak davacı taşınmazına davalılara ait taşınmazdan imar parseli oluşturabilmek için kaç metrekare yer katıldı ise onun dava tarihindeki rayiç değeri belirlenerek bu bedelin depo ettirilmesinden sonra ipoteğin kaldırılmasına karar verilmelidir. Mahkemece yapılması gereken iş, dosyada mevcut imar belgelerinden yararlanılarak bilirkişi incelemesi yaptırılarak davalıların parselinden davacı parseline giden taşınmaz miktarını metrekare olarak hesaplatmak, bunun dava tarihindeki rayiç değerini bulmak, bu bedeli depo ettirmek olmalıdır. Eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....
Bankası'na ipotek verdiğini, kredi sözleşmelerinde gerek asıl borçlu gerekse kefil sıfatıyla müvekkillerinin şahsen sorumluluğunu doğuracak hiçbir imzası veya taahhüdü bulunmadığını kısaca müvekkillerinin borçlu ya da kefil olmayıp kredi için ipotek veren 3. kişi konumunda olduklarını, bu sebepler ve resen göz önüne alınacak sebeplerden ötürü davalarının kabulü ile Kayseri İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... Ada, ... Parsel, ... Blok, ... , ... , ... , ... , ... , ... , ... , ... ve ... ve ... blok ... ,... ve ... numaralı bağımsız bölümlerdeki 30.000.000,00-TL bedelli yolsuz tescil edilen ipoteğin fekki ile tapudan terkinini, mezkur taşınmazlar üzerine" İpotek Fek davası Açıldığı için Davalıdır Şerhi" konulmasını, mezkur taşınmazlar üzerindeki yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin ......
Davacı vekili, dava konusu 260 m2 alanlı 1061 ada 20 parsel sayılı taşınmazın imar uygulaması sonucu 14.07.1986 tarihinde müvekkili adına tescil edildiğini, aynı tarihte tapu kaydı üzerinde taşınmazın 74 m2’lik kısmı için davalı ... lehine 148.000 ETL bedelli imar ipoteği tesis edildiğini, müvekkilince ipotek bedelinin tamamının ödenmiş olup bu hususta davalı ... tarafından ilgili tapu müdürlüğüne 18.02.1999 tarihinde yazılan müzekkerede, ipotek bedelinin tamamen ödenmiş olduğu belirtilerek, ipoteğin terkin edilmesinin istenmesine rağmen tapu müdürlüğünce ipoteğin kaldırılmadığını, bunun üzerine davalı belediyeye yapılan başvuruda ipotek bedelinin ödendiğine dair 5 adet ödeme makbuzunun da sunulmuş olduğunu, ancak davalı belediyece, 18.02.1999 tarihinde yapılan ödemeye ilişkin bir dekont ibraz edilmediğinden bahisle ipoteğin terkini talebinin kabul edilmediğini ileri sürerek müvekkiline ait taşınmaz üzerinde davalı lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı, dava dışı üçüncü kişinin davalıdan faturalı olarak aldığı ve alacağı malların teminatı olarak maliki olduğu 485 parsel sayılı taşınmazdaki (A2) blok 2 numaralı bağımsız bölüm üzerine 20.11.2009 tarihinde 120.000 TL bedel ile ipotek tesis edildiğini, taraflar arasında ticari ilişkinin sona erdiği halde noter ihtarına rağmen ipoteğin terkin edilmediğini, ayrıca ipotek tesisi için yetkilendirilen ...’in anılan ipoteği tesis etme yetkisinin bulunmadığını ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ticari ilişkinin son bulduğu ve borç bulunmadığı kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yolsuz terkin edilen tapu kaydının düzeltilmesi ve ipoteğin yeniden tesis ve tescili mümkün olmadığı takdirde uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nun 1007. maddesi gereğince tazmini davasının reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 12.03.2013 gün ve 2012/25212 Esas - 2013/4200 Karar sayılı ilama karşı davalı idareler vekilleri yönünden verilen dilekçeler ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay kararında yazılı gerekçelere göre karar düzeltme isteği HUMK'nun 440.maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirine uymadığından REDDİNE, davalı idareler harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, H.U.M.K’nun 442.maddesi göz önünde bulundurularak takdiren 218,00...
İcra Müdürlüğü'nün 2015/26592 esas sayılı icra takibinin de geçerliliği klamadığ, bu sebeplerle davalı bankanın kazanımı yolsuz tescile dönüştüğünü, kazandırıcı işlemin dayanacağının yolsuz hale gelmesi sebebiyle tapu iptal ve tescil davası açmak zarureti hasıl olduğunu, tüm bu nedenlerle açmış oldukların davanın dayanağı olan ipoteğin fekki davasına konu Alaçam Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/214 esas sayılı dava dosyası ile iş bu dava dosyasının birleştirilmesini, davalı tarafın kötü niyetli olarak Ankara 15....
Mahkemece, ipotek bedeli ödenmiş olduğundan ipoteğin terkinine, ölü kişiler aleyhine açılan davanın ve ipotek bedelinin güncelleştirilmesi ve tahsili talebine ilişkin davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar ve birleştirilen davanın davacıları temyiz etmiştir. Karar dairemizin 15.02.2011 günlü ve 2011/13111 Esas -1715 Karar sayılı ilamı ile sair temyiz tirazlarının reddine karar verilerek ödeme iddiası kanıtlanamadığından ipotek bedelinin depo ettirilmesi için davacıya süre verilmesi, eksiksiz depo edilirse ipotek şerhinin terkin edilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak ipoteğin fekkine, bloke edilen 7 kuruş ipotek bedelinin davalı tarafa ödenmesine karar verilmiştir....
olarak tescil edildiğini ve terkin edilmesi gerektiğini, söz konusu ipoteğin paraya çevrilmesi amacıyla Şarkışla İcra Müdürlüğünün 2018/305 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, davaya konu taşınmazın yargılama sırasında Şarkışla İcra Müdürlüğü tarafından cebri icra yoluyla satılmasının söz konusu olduğunu ileri sürerek, taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin fekkine ve satışının önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....