Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesince davacının yoksulluk nafakasının artırım talebi yönünden; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, yoksulluk nafakasının niteliği, ekonomik göstergelerdeki değişim dikkate alındığında, hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının yerinde olduğu ve bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır. TMK.nun 182/2. maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Ancak nafaka takdir edilirken; velayet kendisine tevdi edilmeyen tarafın ekonomik imkanları yanında; çocuğun yaşı, eğitim durumu ve ihtiyaçları da dikkate alınmalı, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeği ve yüklendiği sorumluluklar da gözönünde bulundurulmalıdır. TMK.nun 327/1. maddesinde; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hem yoksulluk nafakası hem de iştirak nafakalarına yapılan artış miktarlarının düşük olduğunu, vekalet ücretinin yanlış hesaplanıp eksik vekalet ücretine hükmedildiği belirterek verilen kararın kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, yoksulluk nafakasının ve çocuklar için hükmedilen iştirak nafakalarının artırımına ilişkindir. Davacı taraf; hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarlarının düşük oluşu ve vekalet ücretinin yanlış hesaplandığına yönelik olarak süresinde istinaf talebinde bulunmuş ve kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep etmiştir....

Yerel mahkemece verilen istinafa konu karar ile, davacının aylık 350,00 TL olan yoksulluk nafakasının 900,00 TL artırılarak aylık 1.250,00 TL'ye yükseltildiği, bir yıllık yoksulluk nafakası artış miktarının 10.800,00 TL'ye tekabül ettiği, müşterek çocuk Medine Hira'nın aylık 350,00 TL olan iştirak nafakasının 650,00 TL artırımı ile aylık 1.000,00 TL'ye yükseltildiği ve bu çocuk için bir yıllık nafaka artış miktarının ise 7.800,00 TL'ye tekabül ettiği, müşterek çocuk Hasan'ın aylık 400,00 TL olan iştirak nafakasının 700,00 TL artırımı ile aylık 1.100,00 TL'ye yükseltildiği ve bu çocuk için bir yıllık nafaka artış miktarının ise 8.400,00 TL'ye tekabül ettiği, HMK 341/2 maddesi gereğince karar tarihi olan 2023 yılı itibariyle miktar veya değeri 17.830,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kesin olduğu anlaşılmakla, davalının nafaka artış miktarlarına yönelik istinaf talebinin HMK'nın 352 maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir....

tazminata karar verilmiş, hüküm davacı kadın tarafından manevi tazminat, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları yönlerinden, davalı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, kadın lehine hükmolunan yoksulluk nafakası ve manevi tazminat ile vekalet ücretine yönelik olarak istinaf edilmiştir....

    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili, tedbir ve iştirak nafakası, tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları yönlerinden, davalı erkek vekili, davanın kabülü, boşanma hükmü, kusur belirlemesi, ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası, davacı lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat ve miktarları yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur. 2....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Açılan davanın kısmen kabulü ile 400 TL olan yoksulluk nafakasının 750 TL'ye yükseltilmesini, çocuk Zeliha için 400 TL olan iştirak nafakasının 1.000 TL ye yükseltilmesini, hükmedilen nafakasının her yıl %30 oranında artırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Davanın kabulü kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan dava iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımın istenilmesin 2020/259 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları, kararın 03/09/2020 tarihinde kesinleştiği, müşterek çocuk Zeliha, Hira Nur, Ertürk'ün velayetinin davacı anneye verildiği, çocuk lehine aylık 400,00 TL iştirak nafakasına, davacı kadın için 400 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, işbu davanın 08/09/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır....

      Yargıtay HGK'nın 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas-235 karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde eş ve çocuklar için hükmedilen nafakaların ayrı ayrı kabul veya reddedilen yıllık nafaka miktarı değerlendirilir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 25/04/2012 tarih ve 2012/7371 esas 2012/10992 karar ve 12/01/2015 tarih 2014/13494 esas 2015/291 karar sayılı kararları). Davacı tarafın istinafa konu ettiği nafakaların ayrı ayrı kabul edilen yıllık miktarları (yoksulluk nafakası için 600x12=7.200,00 TL, iştirak nafakası için 500x12=6.000,00 TL) kesinlik sınırının altındadır. Dolayısıyla karar HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/06/2021 NUMARASI : 2020/237 ESAS - 2021/249 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: tarafların Sarıkaya Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2010/283 Esas 2012/164 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuklara ayrı ayrı aylık 150 TL iştirak nafakası, müvekkiline 400 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, daha sonra Ankara Batı 3....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; şahsi ilişkinin kaldırılması isteminin reddine, şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesine, davacının yoksulluk nafakası isteminin reddine, çocuk için aylık 550 TL tedbir ve iştirak nafakasının davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; şahsi ilişkinin kaldırılmamasını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava şahsi ilişkinin kaldırılması, tedbir iştirak ve yoksulluk nafakası isteminden ibarettir. Çocuk lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası ile, kadının reddedilen yoksulluk nafakası istemi istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;Yerel mahkemece verilen kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davalının gerçek maddi geliri bakımından detaylıca araştırma yapılarak hakkaniyete uygun olacak şekilde nafaka artırımı yapılması gerekirken bu hususlar göz ardı edilerek yoksulluk ve iştirak nafakalarında cüzi miktarda artış yapılmış olmasının hakka ve hukuka aykırı olup kararın bozulmasını, yukarıda arz ve izah edilen nedenler ile yerel mahkemece verilen kısmen kabul kararının kaldırılarak davanın tam kabulüne karar verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı (TMK.nun 175, 182/3. ve 176/4. mad.) davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı taraf süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

      UYAP Entegrasyonu