Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, ekonomik göstergeler ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı, tarafların Uyaptan alınan Takbis kayıtları ve SGK hizmet döküm belgesi, davalının borç miktarı ve dosya kapsamındaki kanıtlar itibariyle hükmedilen iştirak nafakası miktarı TMK. 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine göre, mahkemenin kararında yazılı olduğu şekilde verilen karar usul ve yasa ve dosya kapsamına uygun bulunmuştur. Bu nedenle, davalı vekilinin iştirak nafakası yönünden istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir....

kısmında ayrıntısıyla açıklandığı üzere, hükümde ‘’….350,00 TL yardım nafakasına...’’ hükmedilmesi gerekirken, sehven ‘’….yoksulluk nafakası…’’ olarak nitelendirme yapılması ve davacı kendisini vekil ile temsil ettirmemiş olmasına rağmen sehven davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olması bozmayı gerektirmiştir....

    artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile Çardak Aile Mahkemesi'nin 13/05/2015 tarih ve 2013/159 esas -2015/74 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, ve söz konusu boşanmanın 07/09/2015 tarihinde kesinleştiğini, boşanma sırasında müşterek çocuk Gökçen Tuğra Ergin'in velayetinin tarafına verildiğini, müşterek çocuk için aylık 200 TL iştirak nafakası ödenmesine, kendisi için de 250 TL yoksulluk nafakası ödenmesine karar verildiğini, davalının ekonomik durumundaki düzelme, yüksek enflasyon karşısında paranın alım gücündeki düşüş ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarındaki artış da göz önünde bulundurululduğunda bu davanın açılmasının zorunluğunun doğduğunu, bu nedenlerle, talepleri doğrultusunda davanın kabulüne, müşterek çocuk için aylık 200 TL olan iştirak nafakasının dava tarihinden başlamak üzere 2000 TL 'ye çıkartılmasını, yine tarafına verilen yoksulluk nafakası olan aylık 250 TL 'nin dava tarihinden itibaren aylık...

    Davalı-davacı vekili birleşen karşı dava ve cevap dilekçelerinde özetle; müvekkilinin 4 yıllık evlilik için 12 yıldır yoksulluk nafakası ödemesinin hukuk ve insan haklarına aykırı olduğunu, davacı-davalının çalışabilecek yaşta ve sağlıkta bulunduğunu, bu sebeple yoksulluk nafakasının kaldırılma ve indirilme koşulların oluştuğunu belirterek, öncelikle kaldırılmasına, aksi halde indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, esas davanın reddini istemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 08.10.2004 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıklarını, davacı için hükmedilen aylık 100,00 TL yoksulluk nafakası ve müşterek çocuk için hükmedilen aylık 50,00 TL iştirak nafakasının aradan geçen süre ve çocuğun ihtiyaçlarında artış olması nedeniyle yetersiz kaldığını belirterek; yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye ve iştirak nafakasının aylık 500,00 TL' ye artırılmasına karar verilmesini talep...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Maddi ve Manevi Tazminat - Yoksulluk Nafakası-Nafaka Artırımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından iştirak nafakalarının artırılması, kusur belirlemesi, davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası, tazminatlar, ortak çocuk ... için talep edilen maddi tazminat ile çocuklar için talep edilen manevi tazminata ilişkin hüküm ve lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalının iştirak nafakalarının artırılmasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı, ortak çocuklar için boşanma ilamı ile hükmedilen nafakaların artırılmasını talep etmiş, mahkemece ortak çocuklar için 150,00 ’şer TL olan iştirak nafakası 50,00’şer TL artırılarak 200,00 ‘er TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakası Artırımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm yoksulluk nafakası artışı yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Mahkemece hükmolunan yıllık nafaka artış miktarı 540 TL. karar tarihi olan 2009 yılı itibariyle 1400 TL'yi aşmadığından Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/2.maddesi gereğince temyiz kabiliyeti bulunmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda gösterilen sebeple davalının temyiz dilekçesinin REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, oybirliğiyle karar verildi. 09.06.2010 (çrş.)...

          Somut olayda, davacının yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddedilen kısmının yıllık miktarı toplamı [(750,00- 475,00=275,00 TL) (275,00x12=3.300,00 TL)], 5.880,00 TL kesinlik sınırı altında olduğundan, hüküm kesin niteliktedir. Bu nedenle, davacının yoksulluk nafakası yönünden istinaf kanun yolu başvurusunun reddi gerekmiştir. Davacının, iştirak nafakasının arttırılması davası yönünden istinaf isteminin incelemesinde ise; Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; tarafların Kırıkkale 1....

          Özaydın hakkında aylık ayrı ayrı bağlanan 150,00'şer TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık ayrı ayrı 125,00'şer TL arttırılarak aylık ayrı ayrı 275,00 TL'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin yoksulluk ve iştirak nafakası talebinin reddine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava,yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırımı istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki ikinci bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. ./.. -2- 2-Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....

            UYAP Entegrasyonu