WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki asıl davada yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması, karşı davada ise yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı asıl davada; taraflar arasında görülen . Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2007/108 esas 2009/59 karar sayılı artırım ilamı ile davacı kadın lehine hükmedilen 250,00 TL yoksulluk nafakasının ve müşterek çocuk. için hükmedilen 150,00 TL iştirak nafakasının yetersiz kaldığını, işsiz olduğunu, çocuğun okul masrafları ve ihtiyaçlarının arttığını belirterek yoksulluk nafakasının aylık 900,00 TL'ye, iştirak nafakasının aylık 600,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakası yönündeki istemin reddini, iştirak nafakası miktarını, Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; reddedilen yoksulluk nafakası talebi hakkında lehlerine yargılama gideri ve vekalet ücreti verilmemesini, iştirak nafakası artırımı talebinin kabul edilmesini İstinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk nafakası talebi ile iştirak nafakası artırım talebine ilişkindir. Tarafların Aksaray 4. Aile Mahkemesinin 2020/538 Esas- 2020/431 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 21.11.2020 tarihinde kesinleştiği, cari iştirak nafakasının boşanma ilamı ile belirlendiği anlaşılmaktadır....

    İlk derece mahkemesince tarafların boşanmalarına dair verilen kararın kesinleşme tarihi 20/04/2015 olup, kararda müşterek çocuk için hükmedilen aylık 250,00 TL iştirak ve davalı için hükmedilen aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasının her yıl kararın kesinleşme tarihi itibari ile Üfe oranında artırılmasına karar verildiği, 20/04/2016 tarihi ile mevcut dosyanın dava tarihi olan 18/01/2019 tarihi arasında nafakaların üfe oranı ile artışla hesaplanan miktarlarının dava tarihi olan 2019 yılının kesinlik sınırının altında kaldığı anlaşılmıştır. Davacı dava dilekçesinde, davalı lehine hükmedilen, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ve iştirak nafakasının ise şahsi ilişki sağlanması halinde devamına karar verilmesini talep etmiştir. HMK'nın 341/2 "Miktar veya değeri 5,390,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde; yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının kabulü yönünden kararının kaldırılarak, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile müvekkilinin talebi doğrultusunda yoksulluk nafakasının arttırılmasına karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine, karşı dava ise; iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması talebine ilişkindir....

    Dairemizce; tarafların eşit kusurlu olduğundan bahisle kadın lehine maddi tazminat verilemeyeceği gerekçesiyle karar bozulmuş, mahalli mahkemece bozma ilamına uyulmakla; her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk lehine tedbir ve iştirak nafakası ödenmesine ve davacı kadının maddi ve manevi tazminat talebi ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece bozma sonrası verilen kararda kesinleşen tarafların boşanma davalarının kabulü, velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi, tedbir ve iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, kadının manevi tazminat talebinin reddi hakkında yeniden hüküm kurulması doğru değildir. Ne var ki bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümlerinin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

      BOŞANMAMANEVİ TAZMİNATYOKSULLUK NAFAKASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 174 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 175 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 253 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Kadının açtığı boşanma davasında, davalı kocanın kesin mehil sonucu tanıklarının dinlenmemesine karar verilmiş olması kocanın daha sonra açtığı ve bu dava ile birleşen boşanma davasında delil göstermesine ve tanıklarının dinlenmesine engel değildir....

        Hükmün taraflarca temyizi üzerine, Dairemizin 18.06.2019 tarihli, 2019/2816 esas ve 2019/7304 karar sayılı ilamı ile tarafların sair temyiz itirazları reddedilmiş, ortak çocuklar yararına hükmolunan tedbir nafakaları ile ortak çocuk Doğa Elif yararına hükmolunan iştirak nafakasının çok olduğu, ayrıca kadının yeniden usulünce ekonomik ve sosyal durumu araştırılarak sonucu uyarınca yoksulluk nafakası talebi hakkında hüküm kurulması gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Bozmadan önce verilen ilk hükmün yalnızca davacı kadın tarafından temyiz edildiği gözönüne alındığında, davacı kadın yararına yoksulluk nafakası verilmesi hususunda kadın yönünden usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Ne var ki, bu husus ilk inceleme sırasında gözden kaçırılmış olup davacı kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında yeniden araştırma yapılmasına yönelik bozma kararı verilmesi doğru olmamıştır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası miktarı da uygundur....

          Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" yoksulluk nafakası bağlanmasını veya yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olarak kabul edilmemiştir. Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Bundan ayrı olarak; TMK.327.maddesinde "çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır" denilmektedir. Somut olayda; müşterek çocuk için belirlenen iştirak nafakasının üzerinden dava tarihine kadar 5 yıla yakın zaman geçmiştir. Bu zaman içerisinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları gibi müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır. Paranın alım gücü en azından enflasyon oranında da azalmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakası talebi ve iştirak nafakasının artırımı talebi davasında yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı ve iştirak nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili olan davacı ile müşterek çocuğa ödenen yoksulluk ve iştirak nafakalarının günün koşullarına ve artan ihtiyaçlara göre yetersiz olduğunu belirterek, 175 TL olan yoksulluk nafakasının aylık 475 TL'ye; 100 TL olan iştirak nafakasının ise aylık 400 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir....

                UYAP Entegrasyonu