Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili yasal süresinde sunduğu 05.07.2020 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; incelemenin duruşmalı yapılmasını, velayetin değiştirilerek davalıya verilmesi ve yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine dair verilen kararların hatalı olduğunu, karar gerekçesinde tanık beyanlarına yer verilmediğini, delillerinin dikkate alınmadığını, uzman raporunun değerlendirilmediğini, ortak çocukların dinlenilmediğini, sağlık ve danışmanlık tedbiri uygulanmadan velayet değişikliğine karar verildiğini, davalının velayet hakkını kötüye kullandığını ve başkası ile yaşadığını belirterek, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi ve velayetin anneye verilmesine ilişkin kararların kaldırılmasını, talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE: Dava; velayetin değiştirilmesi, soyadını kullanma izninin kaldırılması, yoksulluk nafakasının kaldırılması, aksi halde yoksulluk nafakasının azaltılması istemlerine ilişkindir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddi yönünden; davalı erkek tarafından ise katılma yoluyla iştirak nafakasının arttırılması ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre davalı erkeğin iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-İlk derece mahkemesince verilen ilk hükümde davacı kadının davasının kısmen kabulüne, iştirak ve yoksulluk nafakalarının aylık 2.000 TL 'ye yükseltilmesine karar verilmiştir....

    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 150 TL artırılarak 650 TL 'ye, iştirak nafakasının aylık 100 TL artırılarak 250 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. 1- İştirak nafakasının artırılması bakımından; somut olayda, 01.08.2014 tarihinde kesinleşen iştirak nafakası için, her ne kadar aradan 1 yıl geçmiş olsa da çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları dikkate alındığında takdir edilen iştirak nafakası artırım miktarı, Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine uygun olup; mahkemece, iştirak nafakasının aylık 250 TL'ye çıkartılmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

      Dava dilekçesinde; boşanma davasında davacı için hükmedilen 250 TL yoksulluk nafakasının, müşterek çocuklar için hükmedilen 100 TL ve 150 TL iştirak nafakasının, aradan geçen zamanda yetersiz kaldığı ileri sürülerek, davacı için hükmedilen yoksulluk nafakasının 500 TL'ye, müşterek çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasının 400 TL'ye ve 450 TL'ye artırılması talep ve dava edilmiştir. Davalı; talep edilen nafakaları ödeme gücünün olmadığını belirterek, davanın reddini dilemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakası arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınmış olan yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının 200 TL’ den 500 TL’ ye, iştirak nafakasının ise çocuklardan her biri için 150 TL den 250’şer TL ye artırılmasını talep etmiştir....

          Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2008/2011 Esas sayılı ve 22.05.2008 tarihli kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine aylık 100,00 TL yoksulluk nafakasına karar verildiğini, müşterek iki çocuğun velayetlerinin ise davalıya bırakıldığını; Tekirdağ Aile Mahkemesinin 2014/621 Esas sayılı ve 22.01.2015 tarihli kararı ile müşterek iki çocuğun velayetinin davacı anneye verildiğini, iştirak nafakasına hükmedilmediğini; davalının çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığını, yoksulluk nafakasının da yetersiz kaldığını belirterek; yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye çıkartılmasına, müşterek iki çocuk için aylık 500,00'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesine ve her yıl TEFE oranında artırılmasına veya yoksulluk nafakasının kesilip müşterek çocuklara aylık 750,00'şer TL iştirak nafakası bağlanmasına ve her yıl TEFE oranında artırımına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların Bandırma 2.Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2004/9 Esas sayılı ve 22.03.2005 tarihli kararı ile boşandıklarını, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine aylık 125,00 TL yoksulluk nafakasına ve velayeti davacıya bırakılan müşterek çocuk lehine aylık 50,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, davacı ve müşterek çocuk lehine boşanma davasında hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını belirterek; yoksulluk nafakasının aylık 750,00 TL'ye, iştirak nafakasının aylık 500,00 TL'ye çıkartılmasını ve nafakaların...

              AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2022 NUMARASI : 2021/640 ESAS 2022/111 KARAR DAVA KONUSU : Yoksulluk ve İştirak nafakasının kaldırılması, İştirak nafakasının arttırılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı-davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde belirttikleri vakıalar nedeniyle müvekkilinin nafakayı ödeyemediğini, bu nedenle nafakaların kaldırılmasını, aksi halde nafakada indirim yapılmasını talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Nafakaların Kaldırılması- :Nafakanın Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı (anne) tarafından yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İrat biçiminde ödenmesine karar verilen nafaka, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde artırılıp azaltılabilir.(TMK m. 176/3) Toplanan delillerden; tarafların 7.3.2013 tarihinde ... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin kararı ile boşandıkları ve davalı-davacı yararına 100 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği anlaşılmaktadır....

                Buna göre, mahkemece, yargılama sırasında yeniden evlenen davalının evlendiği tarih olan 19.05.2012 de yoksulluk nafakası kendiliğinden kalkacağından, yoksulluk nafakası yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile yoksulluk nafakasının davalının evlenme tarihi itibari ile kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya uygun görülmemiştir. Bundan ayrı; taraflar 10.10.2007 tarihinde anlaşmalı olarak boşanmışlar, aralarındaki protokol uyarınca müşterek çocuk lehine aylık 400 TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir. TMK'nun 328/1. maddesi gereğince ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşi çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. (TMK.182/2) TMK'nun mad.176/IV hükmüne göre: “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.”...

                  UYAP Entegrasyonu