İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece iştirak nafakasının arttırılmasına ilişkin davanın kabulü ile müşterek çocuk lehine 200 TL iştirak nafakasının 500 TL arttırılarak 700 TL olarak davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, davacının yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine, karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece hükmedilen iştirak nafakası miktarı ile reddedilen yoksulluk nafakasının arttırıma ilişkin taleplerinin reddi yönünden kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Yoksulluk ve İştirak nafakasının arttırılması talebine ilişkin olup, İlk derece mahkemesince verilen karara karşı; davacı taraf; hükmedilen iştirak nafakası miktarı, reddedilen yoksulluk nafakasının arttırılması taleplerinin reddi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/12/2014 NUMARASI : 2013/165-2014/955 Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, yoksulluk ve iştirak nafakası talep edilmiştir. Mahkemece; yoksulluk nafakası talebinin reddine, iştirak nafakası talebinin kabulü ile 850 TL iştirak nafakasına karar verilmiş, hükmü taraf vekilleri temyiz etmiştir. Tarafların Almanya Augsburg Sulh Hukuk Mahkemesinin 03.12.2009 tarih 40F 777/09 sayılı kararı ile boşandıkları, müşterek çocuk 18.01.2000 doğumlu Buket'in velayetinin davacı anneye verildiği, kararın Kocaeli 2....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat, velâyet, iştirak nafakası miktarı ve yoksulluk nafakası yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise tazminatların miktarı, iştirak ve yoksulluk nafakasının miktarı ile tedbir nafakaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin iştirak nafakasına, davalı-davacı kadının tedbir nafakasına yönelik temyiz dilekçelerinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince verilen kararlar, istinaf edilmeyen yönlerden kesinleşmiş olup istinaf edilmeyen konular temyize getirilemez. Davacı-davalı erkeğin iştirak nafakasına, davalı-davacı kadının tedbir nafakasına yönelik istinaf talebi bulunmadığından, taraflarca istinaf edilmemiş bu yönlere ilişkin kararlar temyiz edilemez....
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına ve küçükler Riham ve Suhip’in ihtiyaçlarına göre; kadın lehine hükmedilen tedbir/yoksulluk ve müşterek çocuklar lehine takdir edilen tedbir/iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak, daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
Davalı vekilinin yoksulluk nafakası ile ilgili tümden red kararında lehlerine ücreti vekalet olması gerektiğine ilişkin istinaf başvurusunda; Toplanan deliller,Manisa 2.Aile Mah.nin 2016/691 E-2018/425 K.sayılı ilamı,bu ilama ilişkin dairemizin 2018/1528 E-2021/143 K.sayılı 15.02.2021 tarihli ilamı,dairemizce sözkonusu ilam ile kadın lehine ilk derece mahkemesince belirlenen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ve yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verildiği,dairemiz kararının temyiz denetiminden de geçerek kesinleştiği ve ortadan artırılması gereken yoksulluk nafakası kalmadığı,mahkemece de belirtilen gerekçe ile kadının kendisi için yoksulluk nafakası talebinin tümden reddine karar verildiği ve bu karara ilişkin davacı kadın tarafından kanun yollarına başvurulmadığı, kadının tümden reddedilen yoksulluk nafakası talebi üzerinden davalı lehine HMK 323/1- ğ madde/fıkra/bendi ve Av.Asg.Ücr.Tar.gereğince ücreti vekalete hükmedilmesi gerekirken hükmedilmediği,istinaf başvurusunun bu...
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-) Davalı-davacı kadın vekilinin, kusur belirlemesine yönelik istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KISMEN KABULÜNE, B-) Davalı-davacı kadın vekilinin, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarına, müşterek çocuklar lehine hükmedilen iştirak nafakası miktarlarına ve kadın lehine hükmedilen tazminat miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 4. Bendindeki yoksulluk nafakası hükmünün, 5. Bentteki iştirak nafakası hükmünün ve kadın lehine hükmedilen tazminatlara ilişkin olan 6. Bendin KALDIRILARAK, kaldırılan bu hükümlerin yerine YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, 4. Bentteki kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası hükmünün 4- (a) bendi olarak, 5....
Her ne kadar davacı erkek vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı yoksulluk nafakası talebinin reddinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de dosya üzerinde yapılan incelemede; yerel mahkemece anlaşmalı boşanma davasında tarafların duruşmada birbirlerine tedbir ve yoksulluk nafakası istemediklerini beyan etmeleri, protokolde de bu yönde düzenleme yaptıkları, bu yönüyle anlaşma protokolü ve duruşmadaki beyanların tarafları bağlayacağı gerekçesiyle yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacının yoksulluk nafakasına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği anlaşılmıştır....
ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece verilen önceki hüküm, Dairemizin 03.05.2017 tarih, E.2016/487-K.2017/5206 sayılı ilamı ile; yoksulluk ve iştirak nafakalarının gelecek yıllar artış talebi hakkında olumlu-olumsuz hüküm kurulmaması, davacı kadın ve ortak çocuklar lehine hükmolunan tedbir nafakalarının başlangıç tarihleri, davacı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası ve maddi tazminat miktarları yönünden bozulmuş, davacı kadın lehine hükmolunan tedbir nafakası miktarı yönünden bir bozma yapılmamış, hükmün bu bölümü onanmıştır....
I) davası açıldığı; boşanma davasının kabulüne karar verildiği ve davacının 150 YTL iştirak nafakası istemine karşılık istek aşılarak 200 YTL iştirak nafakasına karar verildiği konusunda değerli çoğunluk ile aramızda "görüş birliği" vardır. Çekişme nedir?; Değerli çoğunluğun " ...Velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk için 150 YTL iştirak nafakası istenildiği nazara alınmadan istek aşılmak suretiyle 200 YTL iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru olmamıştır.(HUMK m. 74) " şeklindeki görüşüne istek aşılarak iştirak nafakasına hükmedilebileceği düşüncesi ile katılmıyorum. İştirak nafakası verilmesine ilişkin ilkeleri; iştirak nafakası verilmesinde "isteğe ilişkin" ilkeler, iştirak nafakası verilmesinde "miktarın belirlenmesine" ilişkin ilkeler olarak ayrımlıyorum. İştirak nafakası (TMK. m. 182 f. II) verilmesinde isteğe ilişkin ilkelerden biri de iştirak nafakası verilmesinde "istek aşılabilmelidir" ilkesidir....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; A) 1- Davacı kadının iştirak nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarlarına, ayrıca reddedilen yoksulluk nafakası talebine yönelik istinaf istemlerinin 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KABULÜNE, 2- Zonguldak 2....