Karar taraflarca yukarıda gösterildiği şekilde temyiz edilmiştir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 176 ncı maddesinin birinci fıkrasında, yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebileceği öngörülmüştür. Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücünün göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. Kadın yararına hükmedilen aylık 500,00 TL tedbir nafaka miktarı çok olduğu gibi, yoksulluk nafakasının irat şeklinde ödenmesine hükmedilmesi tarafların ekonomik sosyal durumu ile evlilik süresi dikkate alındığında toptan yoksulluk nafakasının ödenmesi hususunun tartışılmaması doğru olmamıştır (TMK m. 176/1)....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-k.davalı vekili istinaf dilekçesi ile; yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, boşanma kararının kesinleştiği 25/07/2018 tarihinden itibaren enflasyon oranları, paranın alım gücü dikkate alındığında yoksulluk nafakasının arttırılması gerektiğini, ayrıca müşterek çocuk için hükmedilen 600.00TL iştirak nafakasının çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini, red edilen talepleri yönünden kararın kaldırılarak talepleri gibi davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı-k.davacı istinafa cevap dilekçesi ile; davacının tüm beyanlarının asılsız ve yersiz olduğunu davacının tüm taleplerinin reddi ile kararın onanmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakasının reddi ve vekâlet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar ve tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadının tarafından yoksulluk nafakasının reddi istinaf edilmeyerek kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından, davacı-karşı davalı kadının yoksulluk nafakasının reddine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, davalı lehine hükmedilen 250 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması istenilmiştir.Mahkemece davanın kabulüne ilişkin verilen karar, Dairemizin 27.10.2011 tarih ve 2011/6983 E.-2011/16656 K.sayılı ilamı ile; “davalı kadının zorunlu ihtiyaçları ve TMK.nun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de nazara alınarak uygun miktarda yoksulluk nafakasının indirilmesine karar verilmesi gerektiği” belirtilerek bozulmuştur.Dairemizin bozma ilamına mahkemece uyulmuş ise de bozma gereği yerine getirilmemiş, “davacının yoksulluk nafakasının indirilmesine ilişkin talebi bulunmadığı” gerekçe gösterilerek dava reddedilmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde, daha önce hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını belirterek iştirak nafakasının 100 TL'den 300 TL'ye, yoksulluk nafakasının 150 TL'den 400 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevabında, davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının kaldırılması-iştirak nafakasının indirilmesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, davalı lehine daha önce hükmedilen 150 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması ve tarafların müşterek çocukları lehine hükmedilen iştirak nafakalarının indirilmesi talep edilmiş, mahkemece, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 100 TL'ye indirilmesine, iştirak nafakalarına yönelik indirme talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmiştir. 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2013 tarihinden itibaren 1.820 TL. ye çıkarılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; yoksulluk nafakasının artırılması davası ile davalı lehine 700 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının babasının vefat etmesi nedeniyle davalıya yetim maaşı bağlandığını ve taşınmazlar kaldığını, davalının yoksulluğunun ortadan kalktığını belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalıya yetim maaşı almaya başladığını, kanser tedavisi gördüğünü, yoksulluğunun kalkmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
düzeyde olmadığı, yine davacının davalıya yoksulluk nafakası ödemesinin dayanağının mahkeme kararı olduğu, dolayısıyla davacının maddi hukuk bakımından borçlu olduğu parayı ödediği, kaldı ki yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik talebin de reddine karar verildiği, bu haliyle talebe konu yoksulluk nafakalarının iadesinin talep edilemeyeceği anlaşılmakla davacının davasının reddine," karar verilmiştir....
Aile Mahkemesinin 2007/340 Esas sayılı ilamı ile davacı için aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasının 350 TL'ye artırılmasına hükmedildiğini, Palu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/66 Esas ve 2010/52 Karar sayılı ilamı ile aylık 350,00 TL yoksulluk nafakasının 250 TL ye indirilmesine hükmedildiğini, aradan geçen zamanda yoksulluk nafakasının günün ekonomik koşullarına göre ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, bu nedenle davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının aylık 600,00 TL 'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde, talep edilen nafakaları ödeme gücünün olmadığını bu nedenle davanın reddini istemiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının babasından miras kalan oturduğu evi aldığını, 2.500,00 TL olan aylık gelirinin yoksulluk sınırının altında kaldığını, davacının ise iddialarının aksine, sunulan sosyal medya fotoğrafları dikkate alındığında son derece lüks bir yaşam sürdüğünü özetle belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. MAHKEME KARARI; Mahkemece davalının almakta olduğu gelirin kendisini yoksulluktan kurtaracak düzeyde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin hüküm kurulmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİ; Davacı; hükmün tamamına yönelik istinaf başvurusunda bulunarak davanın kabulünü talep etmiştir. GEREKÇE; İstinaf incelemesine ilişkin konu yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkindir. Dava taraflarının ekonomik durumlarının olağanın dışında değişmesi halinde yoksulluk nafaka miktarının yeniden değerlendirilmesi mümkün olduğu gibi davalının yoksulluk durumunun ortadan kalkması halinde yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması olasıdır....