Mahkemece yapılan yargılama sonucunda iştirak nafakasının her bir çocuk için ayrı ayrı aylık 150,00’şer TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş ve yoksulluk nafakası talebine ilişkin herhangi bir karar verilmemiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz olunmuştur . Dava; yoksulluk ve iştirak nafakası artırım istemine ilişkindir. 1- Somut olayda; çocukların yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları dikkate alındığında takdir edilen iştirak nafakası artırım miktarı Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine uygun olup, mahkemece iştirak nafakasının her bir çocuk için ayrı ayrı aylık 150,00 TL'ye çıkarılmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması talepleri yönünden davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken gerekçeli kararda hükmedilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin tek geçim kaynağının davacı tarafından kendisine ödenen nafaka olduğunu, müşterek çocuklarının bakımını müvekkilinin üstlendiğini, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesinin hatalı olduğunu, ve müvekkilinin temel ihtiyaçlarının karşılanmasını imkansız hale getirdiğini, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakalarının ve yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir....
Temyiz Sebepleri Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin emekli maaşı haricinde geliri bulunmadığını, taşınmazlarından gelir elde etmediğini, taşınmazların bedelinin yarısının da mal tasfiyesi davası sonunda kadına verileceğini, ortak çocuk Elif'e de nafaka ödediğini ve tüm bu nedenlerle yoksulluk nafakasının çok olduğunu ileri sürerek; yoksulluk nafakasının miktarı yönünden temyize başvurmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bozma kararına uyulmasına karar veren Bölge Adliye Mahkemesinin bozmanın amacına uygun karar verip vermediği ve kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının çok olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri. 4721 sayılı Türk medeni Kanunu'nun 4 üncü, 175 ... ve 330 uncu maddeleri. 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesi ile; davacı için ödenen aylık 250.00 TL yoksulluk nafakasının yetersiz olduğunu ileri sürerek aylık 750.00 TL ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, yoksulluk nafakasının aylık 500.00 TL ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ...'nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile; davacı için ödenen aylık 150.00 TL yoksulluk nafakasının yeterli olmadığını ileri sürerek; aylık 300.00 TL daha artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, yoksulluk nafakasının aylık 350.00 TL ye çıkartılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ...'...
halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir.Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" yoksulluk nafakası bağlanmasını veya yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olarak kabul edilmemiştir.Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır.Tarafların sosyo-ekonomik durumlarının araştırılması sonucu; davacının nafakanın artırıldığı tarihte aktif olarak çalıştığı, ancak bilahare 15.3.2010 tarihinde emekli olmakla maaşının azaldığı, evlendiği eşinin ev kadını olması nedeniyle yükümlülüğünün arttığı, davalının ise SGK’dan 720,00 TL emekli maaşı, babasından dolayı 250,00 TL yetim maaşı aldığı, intifa hakkı annesine ait evinin bulunduğu, reşit 3 çocuğu ile birlikte...
Davacı vekili dilekçesinde; ödenen iştirak ve yoksulluk nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; davacı için yoksulluk nafakasının 300 TL’ye, müşterek çocuk için ise iştirak nafakasının 260 TL’ye çıkartılmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir....
Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. TMK’nun 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır. Tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırmalarına göre; davacının emekli olduğu, 2847 TL aylık aldığı; davalının ise asgari ücretle işçi olarak çalıştığı anlaşılmıştır. Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" yoksulluk nafakası bağlanmasını veya yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olarak kabul edilmemiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davalı lehine takdir edilen 300 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 150 TL'ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakası istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının tüm, davacının yoksulluk nafakasına ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Davacının, iştirak nafakası istemine ilişkin temyiz sebepleri yönünden; HMK 297/2 maddesi uyarınca; "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." hükmü kanunda yer almaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : AFYONKARAHİSAR AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2014 NUMARASI : 2014/360-2014/1160 Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; davacı ve müşterek çocuk lehine boşanma davasında hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını bu nedenle yoksulluk nafakasının 200 TL'den 400 TL'ye, iştirak nafakasının 200 TL'den 500 TL'ye artırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili cevabında; müvekkilin asgari ücretle çalıştığını, yeniden evlendiği bir çocuğu bulunduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir....