"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından, menfi tespit talebinin reddedilen kısmı ve yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının, dava dilekçesinde yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik bir isteği bulunmadığı halde, talep aşılarak yoksulluk nafakasının kaldırılması isteğinin reddine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; yoksulluk nafakasının kaldırılma şartlarının oluşmadığını, iştirak nafakalarında yapılan artışın az olduğunu, asıl ve karşı davada verilen kararın kaldırılmasına, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması taleplerinin kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece; davalı lehine boşanma neticesinde hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocukların bakım iaşe giderleri,eğitim giderleri dikkate alındığında müşterek çocuklar için bağlanan iştirak nafakalarının azaltılmasına yönelik talebin reddine karar verilmiş, verilen bu hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava yoksulluk nafakasının kaldırılması, iştirak nafakasının azaltılması talebine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; davalının yoksulluk durumunun ortadan kalkıp kalkmadığı noktasında toplanmaktadır. ./.. -2- Kural olarak, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. (TMK m. 176/4) İrat biçiminde ödenmesine karar verilen nafaka, alacaklı tarafın yoksulluğunun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla kaldırılır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2019 NUMARASI : 2018/1064 ESAS-2019/1006 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Kaldırılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Tarafların 1999 tarihinde evlendiğini, müşterek bir çocuklarının olduğunu, 16.07.2003 tarihinde verilen karar ile boşandıklarını, müvekkilinin ödemesi için müşterek çocuk için aylık 500,00 TL iştirak, davalı anne için aylık 300 euro karşılığı 500,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, müvekkilinin ekonomik durumunda olumsuz değişiklikler olduğunu beyanla, iştirak nafakasının azaltılmasını ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir....
Aile Mahkemesinin 08.07.2021 tarih, 2019/242 Esas ve 2021/434 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.2. maddesi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm tesisine. 1- Davacı T1'ün iştirak nafakasının kaldırılması veya azaltılması taleplerinin REDDİNE, 2- Davacı T1'ün yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin REDDİNE, 3- Davacı T1'ün yoksulluk nafakasının azaltılması talebinin KABULÜ ile; Antalya 5....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-Kocanın Soyadının Kullanılmasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından her iki dava yönünden; davalı tarafından ise yoksulluk nafakasının indirilen miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı tarafından temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması talep edilmiş ise de; HMK’nın 369. maddesinde yoksulluk nafakanın kaldırılması ve kocanın soyadının kullanılmasının kaldırılmasına ilişkin davaların temyizinin duruşmalı inceleneceğine dair hüküm olmadığından duruşma talebinin reddine, 1- Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 Sayılı HMK’nın 362 nci maddesinin 1 inci fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen...
İstinaf edenin sıfatına ve istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere yapılna inceleme sonucunda; Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller kapsamında; davacının davasının kabulü ile davalının evlilik tarihi olan 16/08/2018 tarihi itibari ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş ise de; tüm dosya kapsamı birlikte dikkate alındığında, davalı kadının dava tarihi itibariyle asgari ücretli olarak çalışmaya başladığı, aylık 1300TL gelirinin bulunduğu, bu hususun kadının da kabulünde olduğu, yoksulluk nafakasının kaldırılması koşullarının oluştuğu anlaşılmakla, mahkemece dava tarihi itibariyle nafakanın kaldırılması yerine evlilik tarihi olan 16/08/2018 tarihi itibari ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş olması doğru değil ise de; davacı taraf bu hususta istinaf yasa yoluna başvurmadığından istinaf edenin sıfatına göre istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir....
Türk Medeni Kanunu'nun 176. maddesi gereğince "Nafaka alacaklısının evlenme olmaksızın, fiilen evliymiş gibi yaşaması" yoksulluk nafakasının kaldırılması sebebidir. Ortada yoksulluk nafakasının kaldırılması koşulları varken yoksulluk nafakasına hükmetmek yasanın amacına uygun olamaz. Bu durumda davacı kadın yararına yoksulluk nafakası verilmesi koşulları oluşmamıştır. Bu sebeple mahkemenin davacı kadının ağır kusurlu olduğuna yönelik belirleme ve yoksulluk nafakasının reddi yönündeki gerekçesi yerinde değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, sonuç itibariyle doğru olan hükmün kusur belirlemesine ilişkin gerekçesinin ve yoksulluk nafakasının reddine ilişkin gerekçesinin açıklanan şekilde değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m. 438/son)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın artırılması ve nafakanın kaldırılması davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Asıl dava ile iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması, karşı dava ile de iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılması istenmiştir. Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir. Karar taraflarca temyiz edilmiştir....
Mahkemece; davalı kadının işe başladığından ve yoksulluk durumunun kalmadığından bahisle davanın kabulü ile 250 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasında görülen boşanma dava dosyasında davalı kadın lehine 250 TL yoksulluk nafakasına 06.11.2013 tarihinde karar verilmiş, bu dava ise 07.07.2014 tarihinde açılmıştır. Davada, TMK'nun 175. maddesi gereğince hükmedilen yoksulluk nafakasının, TMK'nun 176/4 md.si gereğince kaldırılması talep edilmektedir. Davacının özel güvenlik görevlisi olup, aylık 1.244 TL aldığı, davalının da özel güvenlik görevlisi olarak çalışıp, asgari ücret aldığı tespit edildiğine göre, Yargıtay'ın ve Dairemizin yerleşik uygulamaları gereğince asgari ücret düzeyinde gelire sahip olunması yoksulluğu ortadan kaldıran neden değildir....