AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2020 NUMARASI : 2018/723 ESAS-2020/114 KARAR DAVA KONUSU : Yoksulluk Nafakasının Arttırılması - KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-karşı davalı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların Antalya 6. Aile Mahkemesi'nin 2013/55 esas ve 2014/162 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, davacı-karşı davalı kadın yararına aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, yoksulluk nafakasının aylık 650,00 TL'ye arttırılmasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı-karşı davacı erkek vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının davasının reddine, karşı davalarının kabulü ile kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına veya miktarının indirilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda; davacının istinaf isteminin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine, yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin kısmen kabulü ile, davalı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının aylık 2.000,00 TL'ye indirilmesine ve nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; A) 1- Davacının istinaf isteminin KISMEN KABULÜ ile; ANKARA 30....
Öyle ise mahkemece; anılan ilke ve esaslar gözetilerek “çoğun içinde azda bulunur” kuralı gereğince yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması yerine davacının gelir ve malvarlığı durumu ile davalının önceki ve şimdiki gelir ve malvarlığı durumu nazara alınarak, davalının asgari ücret düzeyinde gelire sahip olmasının, onun yoksulluk durumunu ortadan kaldırmadığı bu haliyle yoksulluk nafakasının indirilmesine karar verilmesi de olanaklı iken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2021 NUMARASI : 2020/780 ESAS-2021/484 KARAR DAVA KONUSU : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı erkek vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların Antalya 3. Aile Mahkemesi'nin 2016/811 esas ve 2016/823 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, davalı kadın yararına aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini belirterek davalı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, aksi takdirde nafakanın azaltılmasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı kadın, cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesince; davanın reddine hükmedilmiştir. Davacı erkek vekili; reddedilen davaya yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/5 esas ve 2010/73 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını ,davalı lehine aylık 150 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini,aradan geçen sürede davalının çalışmaya başladığını,buna karşın müvekkilinin ise borçları nedeniyle gelirinin azaldığını belirterek, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davacının maddi durumunun iyi olduğunu,bu nedenle davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı- yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; ihtiyaçların arttığını belirterek yoksulluk nafakasının 700 TL'ye iştirak nafakasının 1000 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. Birleşen davanın davacı vekili dava dilekçesinde; davalının çalıştığını, kendi taşınmazı ve bankada parası olduğunu belirterek 350 TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece; iştirak nafakasının artırılmasına; yoksulluk nafakasının indirilmesine karar verilmiş; hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
Somut olayda; kaldırılması istenilen nafakaların 15.03.2013 tarihinde kesinleşen şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanma davası ile kararlaştırıldığı, iş bu davanın açıldığı 23.12.2014 tarihinde ise aradan geçen yaklaşık iki buçuk yıllık sürede davacının aylık ortalama gelirinde önemli bir değişiklik olmadığı, davalı Şaduman’ın aylık ortalama gelirinin ise hala asgari ücretin altında olduğu kanaatine varılarak, sonuç olarak yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin TMK 176’ncı maddesinde belirtilen yasal şartların oluşmadığı gerekçesiyle; yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine ilişkin hüküm kurulmasında ve müşterek çocuk Hülya’nın, dava tarihinden yaklaşık iki ay önce reşit olduğu gerekçesiyle; hüküm altına alınmış olan iştirak nafakasının kanun gereği kendiliğinden kalktığının tespitine yönelik hüküm kurulmasında da bir isabetsizlik görülmemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının velayet talebinin reddine, çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin konusuz kalması nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Velayet ve iştirak nafakası yönüyle ret kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan dava, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası ile yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir....
Diğer taraftan, bu hükümle getirilen anılan biçim koşulları hükmün açıklığı ve anlaşılırlığı kadar infaz kabiliyetini de sağlamak amacını taşımaktadır. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. Hatta giderek denebilir ki, dava içinden davalar doğmasına ve hükmün hedefine ulaşmasını engeller. Somut olayda; boşanma ilamı ile davalı lehine hüküm altına alınmış olan aylık 250 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması istenilmiş, mahkemece; “çoğun içinde az da vardır” ilkesi uyarınca “… hükmolunan aylık 250 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde aylık 150 TL indirilmesine ve belirlenen miktarda yoksulluk nafakasının davacıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir. Buna göre mahkemece, aylık 250 TL olan yoksulluk nafakasının indirilmiş olduğu miktar açıkça belirlenmeyerek, infaz sırasında tereddütü gerektirecek bir durum yaratılmıştır....
Ne var ki, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin incelenebilmesi, bununla ilgili nispi peşin harç noksanlığının tamamlanması halinde mümkündür. Nispi peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunamaz (Harçlar K. m. 30). Kaldırılması talep edilen bir yıllık yoksulluk nafakası miktarı üzerinden nispi peşin harç noksanlığının Harçlar Kanununun 30. maddesi gereğince tamamlattırılması, harç tamamlandığı takdirde talebin esasının incelenmesi, aksi halde Harçlar Kanunu 30. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken bu yön nazara alınmadan yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....