Mahkemece; nafakanın kaldırılması talebinin reddine, Lüleburgaz 2. Asliye hukuk mahkemesinin 2009/185 Esas-2010/388 karar sayılı dosyasında takdir edilen 300 TL yoksulluk nafakasının aylık 200 TL ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı tarafın tüm, davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir. Türk Medeni Kanununun 176/3.maddesinde yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılacağı, 176/4.maddesinde ise, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irad biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın artırılması yada azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davası üzerine mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü.. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; ... 3. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2012/265 Esas ve 2013/222 Karar sayılı ilamı ile yoksulluk nafakasının 450 TL’ye yükseltildiğini, davalının Türkiye ve Almanya'dan emekli olduğunu, taraflarca davacının Almanya'daki emeklilik puanlarının paylaşıldığını, davalının yüklü miktarda mevduatı olduğunu, Almanya'da evi olduğunu belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talep ve dava edilmiştir....
Davalı kadının çalıştığı iş koluna göre eline geçen toplam gelir miktarı, onu yoksulluktan kurtaracak ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirecek mahiyette değilse de, düzenli olarak nafaka dışında kazanç sağladığı ispatlanmıştır. Bu duruma göre, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının makûl oranda indirilmesine karar verilmesi gerekirken, davanın tümüyle reddine karar verilmesi isabetli bulunmamıştır. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda; davacının istinaf isteminin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine, yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin kısmen kabulü ile, davalı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının aylık 2.000,00 TL'ye indirilmesine ve nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
de dikkate alınarak indirilmesi şartlarının mevcut olmadığı, iştirak nafakasının indirilmesine yönelik davanın reddine karar verilmesi gerektiği, tarafların boşanma davaları sırasında ve iş bu dava sırasında aynı işlerde çalıştıkları yaklaşık aynı masraflarının olduğu, davacı - karşı davalı kadının almış olduğu nafaka miktarının makul seviyede olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile hakkaniyet ilkesi de göz önüne bulundurularak nafakanın kaldırılması veya indirilmesi şartlarının mevcut olmadığı yönünde kanaat oluştuğundan davalı - karşı davacı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı taktirde indirilmesi talebinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki "yoksulluk nafakasının kaldırılması, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması" davası ile davalı tarafından bağımsız olarak açılan "iştirak nafakasının artırılması" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, reddedilen velayet ve iştirak nafakasının kaldırılması ile iştirak nafakasının artırılması ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından...
GEREKÇE;Dava,erkeğin davasında yoksulluk nafakasının kaldırılması/olmazsa indirilmesi ve iştirak nafakalarının indirilmesi,kadının karşı davasında ise yoksulluk nafakası ve iştirak nafakalarının artırılması/gelecek yıllardaki artış oranının da belirlenmesi taleplerinden ibarettir. HMK'nun 355. maddesi gereğince; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
Mahkemece davacı-karşı davalının davasının kısmen kabulü ile müşterek çocuk için hükmedilen aylık 150,00 TL iştirak nafakasının 150,00 TL artırılarak aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasına, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine; davalı-karşı davacının davasının kabulü ile davacı için hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılması nedeniyle temyiz edilmiştir. Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılmasına, karşı dava yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4 maddesi hükmüne göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına karar verilebilir. Bu hüküm gereğince mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı gerektirmesi gerekmektedir. ......
Somut olayda, boşanma davası ve yoksulluk nafakasının artırımı davası sırasında davacının çalıştığı, davalının ise çalışmadığı, davalının yoksulluk nafakasının artırımı davası sonrasında 26.04.2014-04.08.2014 tarihleri arasında 1.200 TL ücret ile bir özel güvenlik şirketinde çalıştığı, dava tarihi itibariyle herhangi bir işte çalışmadığı anlaşılmaktadır. Davalının dava öncesinde çalışmış olması yoksulluğunu ortadan kaldırmadığı, kaldı ki davalının dava tarihi itibariyle çalışmadığı anlaşılmaktadır. Davacının yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin reddi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yoksulluk nafakasının indirilmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
İlk Derece Mahkemesine erkeğin, iştirak nafakasının ayrı ayrı 250,00'şer TL'ye indirilmesi talebi kabul edilmiş, davalı kadın lehine bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi reddedilip yoksulluk nafakası 250,00 TL'ye indirilmiştir. Davacı erkek yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması gerektiği gerekçesiyle hükmü istinaf etmiş olup, erkeğin reddedilen talebi aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasından ibarettir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 tarih ve 2005/3- 169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Davacı erkek vekili istinafa konu yerel mahkeme kararını sadece yoksulluk nafakası yönünden istinaf etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/12/2014 NUMARASI : 2014/382-2014/817 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması-indirilmesi-artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6,45 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, 29.09.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....