Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi'nin 2005/3 Esas ve 2006/269 Karar sayılı ilamı ile müvekkili için 175.00 TL yoksulluk nafakası hükmedildiğini, ... Aile Mahkemesi'nin 2010/1271 Esas ve 2011/598 Karar sayılı ilamı ile 2000 doğumlu ... ... için 200 TL, 1994 doğumlu ... için 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede takdir edilen nafakaların ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, bu nedenle yoksulluk nafakasının 275 TL ye, iştirak nafakasının ... için 300 TL , 1994 doğumlu ... için 350 TL 'ye yükseltilmesini dilemiştir. Mahkemece; asıl davanın kabulü ile davalı ... Aşçı adına belirlenen yoksulluk nafakasının kaldırılması, birleşen davanın ise kısmen kabulü ile müşterek çocuk 28/08/1994 doğumlu ... için aylık 250 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren müşterek çocuk ... reşit olduğu 28/08/2012 tarihine kadar devam etmek üzere 50 TL artırılarak 300 TL'ye yükseltilmesine, müşterek çocuk 2000 doğumlu ......

    Vural'a bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz üzerine, Dairemizin 15.06.2015 tarih 2015/2947 E-11017 K sayılı ilamı ile; ''Develi Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2011/584 Esas, 2012/235 Karar sayılı dosyanın getirtilerek, davalı lehine belirlenen yoksulluk nafakası miktarının tespit edilmesi, yine davacının sosyal ve ekonomik durumunun değişip değişmediği, davalı kadının yoksulluk nafakası takdir edilmesi sırasında çalışıp çalışmadığı hususlarının belirlenmesi, çalışıyor ise bu olgu gözetilerek yoksulluk nafakası takdir edilmiş olduğu nazara alınıp, asgari ücret düzeyindeki gelirin yoksulluk nafakasını tamamen kaldıran bir husus olmadığı da gözönünde bulundurularak, hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması olmalı iken, eksik araştırma ve inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.'' gerekçesi ile bozulmuştur....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafından müvekkili için ödenen 150 TL yoksulluk nafakasının 600 TL’ye, müşterek çocukları ..... için ödenen 100 TL iştirak nafakasının 400 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davanın reddini, ayrıca davacının gayri resmi ilişki yaşadığı dava dışı .....’den çocuk sahibi olduğu için ödediği yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, davacının gayri resmi birlikteliğinden çocuk dünyaya getirmesi yöresel koşullar ve gayri resmi evliliğin bölgede yaygın olması gözetildiğinde, davacının haysiyetsiz hayat sürmesi olarak değerlendirilmemiş, davacının davasının kabulü ile yoksulluk nafakasının 250 TL'ye, iştirak nafakasının 150 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiştir....

        Aile Mahkemesinin 2003/220 Esas- 2004/457 Karar sayılı ve 25.04.2004 tarihli kararı ile yoksulluk nafakasının 150 TL, iştirak nafakasının 200 TL’ye yükseltildiği, aradan 6 yıldan fazla süre geçtiği, ödenen yoksulluk ve iştirak nafakalarının günümüz şartlarında paranın alım gücünün azamasından dolayı ekonomik bir anlam ifade etmediğini, ihtiyaçlarını hiç bir şekilde karşılayamadığını beyan ederek, müvekkili için bağlanmış olunan 150,00 TL yoksulluk nafakasının 850,00 TL ye, müşterek çocuk için bağlanmış olunan iştirak nafakasının 1.150,00 TL ye çıkarılmasına karar verilmesini vekaleten talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesi ile, özetle davacının Meslek Yüksek Okulu mezunu olduğunu, sigortalı bir işte çalıştığını, davacıya anne ve babasından çok miktarda taşınmaz kaldığını, fiilen çalışarak gelir elde etmeleri sebebi ile mali durumlarında bir kötüleşme olmasının söz konusu olmadığını, nafaka miktarının artmasını gerektiren esaslı bir nedenin gerçekleşmediğini beyan ederek davanın...

          Aile Mahkemesi'nin 10/09/2018 tarih, 2016/2362 esas, 2018/1436 karar sayılı ilamı ile yalnız 1.000 TL olan yoksulluk nafakasının 500 TL'ye indirildiğini, çocuklar için ödenen toplam 2.000 TL nafakanın devam ettiğini, yoksulluk nafakası koşullarının bulunmadığını belirterek yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılmasına kabul edilmediği takdirde indirilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı- davacı vekili karşı dava dilekçesi ile iştirak nafakalarının TÜİK tarafından yayımlanan üfe artış oranı uygulanmak suretiyle bulunan 1.866,84 TL'den toplam 3.733,66 TL'ye yükseltilmesini istemiştir....

          Aile Mahkemesinin 14/10/2020 tarih 2019/592 Esas, 2020/951 Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA B)HMK'nın 353/1- b-2 maddesi gereğince yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; 1- Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin talebinin REDDİNE, 2- Davacının yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin KISMEN KABULÜ ile; Ankara 6....

          Yoksulluk durumu günün ekonomik koşulları ile birlikte, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları değerlendirilerek takdir edilmelidir. Evlilik birliğinde eşler arasında geçerli olan dayanışma ve yardımlaşma yükümlülüğünün, evlilik birliğinin sona ermesinden sonra da kısmen devamı niteliğinde olan yoksulluk nafakasının özünde, sosyal ve ahlâki düşünceler yer almaktadır. Nafaka talep edilen eşin kusursuz da olsa nafaka ödemekle yükümlü kılınması, yoksulluk nafakasının tazminat ya da cezadan farklı bir nitelik taşıdığını göstermektedir. Yoksulluk nafakasının amacı hiçbir zaman nafaka alacaklısını zenginleştirmek değildir. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünülmüştür....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkeme davacının yoksulluk nafakasının arttırılmasına ilişkin talebinin kısmen kabulü ile, Kayseri 5.Aile Mahkemesinin 2017/442 Esas 2017/706 Karar sayılı ve 04/10/2017 tarihli kararı ile, davacı için aylık 400,00 TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile) dava tarihinden itibaren aylık 600,00 TL arttırılmasına, toplamda davacı kadın için aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl TÜİK tarafından açıklanan TÜFE oranında arttırılmasına, davacının iştirak nafakasının arttırılmasına ilişkin talebinin kısmen kabulü ile, Kayseri 5.Aile Mahkemesinin 2019/2 Esas 2019/160 Karar sayılı ve 26/02/2019 tarihli kararı ile, tarafların müşterek çocukları Altuğ ve Nisa'nın her biri için ayrı ayrı aylık 400,00'er TL olarak hükmedilen iştirak nafakasının (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile), dava tarihinden...

            H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan sebeplerle, I-Davalı T3 vekilinin; erkeğin kabul edilen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasına yönelik istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile; Antalya 10. Aile Mahkemesinin 04.11.2022 tarih, 2022/30 Esas ve 2022/473 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.2. maddesi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm tesisine. 1- Davacı T1 yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin REDDİNE, 2- Davacı T1 yoksulluk nafakasının azaltılması talebinin KABULÜ ile; Antalya 3....

            Aile Mahkemesinin 11/03/2009 tarih 2009/83E-2209/155K sayılı ilamı ile müşterek çocuk lehine hükmedilen 500TL iştirak nafakasının kaldırılmasını talep ettiği, ekinde bulunan 18.11.2008 tarihli protokolün 4. maddesi ile; davacı babanın müşterek çocuk lehine 500TL iştirak nafakası ödemeyi kabul ettiği, 5. maddesi ile de; davalı kadının kendisi lehine yoksulluk nafakası talep etmediği anlaşılmaktadır. Ne var ki mahkemece; davacının talebinin yoksulluk nafakasının kaldırılması olarak nitelendirilerek, gerekçeli kararda da davalı kadın aleyhine yoksulluk nafakasının kaldırılması şartlarının oluşup oluşmadığı tartışılarak sonucuna göre karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu