AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/12/2022 NUMARASI : 2022/721 ESAS 2022/1012 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin almakta olduğu aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 3.000 TL arttırımı ile aylık 3.500 TL'ye çıkartılmasını, nafakanın ÜFE oranında arttırılmasını, müşterek çocuk Zümra için hükmedilen 300 TL iştirak nafakasının 1.200 TL arttırılarak, dava tarihi itibariyle 1.500 TL'ye çıkartılmasını, yargılama giderinin karşı taraf üzerine tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi; Davalı cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....
Davalının babasına ait turizm işletmesinde çalıştığı ve aylık 2000 TL. çevresinde geliri olduğu; davacı kadının ise çalışmadığı ve geçimini babasının sağladığı anlaşılmaktadır. Evliliğin çok kısa bir zaman sürdüğü, kadın çalışmadığı ve evlenmediği sürece yoksulluk nafakasının devam edeceği göz önüne alındığında; Sosyal Güvenlik Kurumu'nun bile çoğu zaman siğortalılarına bağlamadığı bir miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilmesi, kanımca doğru olmamıştır. Hükmün daha az bir miktarda ve nafakanın Türk Medeni Kanununun 176/1. maddesi gereğince toptan ödenme biçimi de takdir edilmek üzere; kadın için hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden; davalı koca yararına bozulması gerektiğini düşünüyorum....
Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücünün göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. Somut olayda irat şeklinde ödeme tarafların ekonomik sosyal durumu dikkate alındığında Kanunun (TMK m. 176/1) amacına uygun değildir. O halde, yoksulluk nafakası yükümlüsünün yoksulluk nafakasını toptan şekilde ödemesinin uygun olacağı gözetilerek, bu yönde hüküm kurulması gerekirken, nafakanın irat şeklinde ödenmesine karar verilmesi somut olay bakımından isabetli bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir....
Bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükümde yer alan “yoksulluk nafakasının 250,00 TL’ye...iştirak nafakasının 300,00 TL’ye” ibarelerinin karar metninden çıkartılarak sırasıyla yerlerine takdiren “yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 170,00 TL’ye...iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 280,00 TL’ye” ifadeleri yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 01.07.2010 günü oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemesinin 2008/150 Esas ve 2008/444 Karar sayılı ilamı ile belirlenen 250,00 TL yoksulluk nafakanın 175,00 TL daha artırılarak 375,00 TL'ye çıkartılmasına, belirlenen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, ayrıca tespit edilen yoksulluk nafakasına TUİK' in her yıl belirlediği Tefe-Tüfe oranında artırım uygulanmasına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. ...-Dava, yoksulluk nafakasının arttırımı talebine ilişkindir. TMK'nun 175.maddesi "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Kanunda öngörülen şartlar davacı lehine gerçekleştiği takdirde, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir."...
Aile Mahkemesi’nin 27.09.2018 tarihli 2018/123 esas, 2018/942 karar sayılı ilamı ile boşandığı ve kararın kesinleştiğini, söz konusu karar ile müşterek çocuk 2017 doğumlu Mehmet için aylık 200 TL iştirak nafakasına, müvekkili için aylık 750 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, bu nafakaların günün ekonomik koşulları, müşterek çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması sonucu yetersiz kaldığını, müvekkilinin düzenli bir işi bulunmadığını, davalının polis memuru olduğunu beyan ederek; aylık 200 TL olan iştirak nafakasının 1.800 TL arttırımı ile dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile aylık 2.000 TL’ye çıkarılmasına, 750 TL olan yoksulluk nafakasının 2.250 TL arttırımı ile dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile aylık 3.000 TL’ye çıkarılmasına ve davalı erkek vekilininkarar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Açıklanan nedenlerle, arttırımı kabul edilen nafaka itibarıyla mahkeme kararı kesin olduğundan davalının istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi usûl ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre, kadın yararına takdir edilen toptan yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece 4721 sayılı Kanun'un "hakkaniyet ilkesi" ile ilgili 4 üncü maddesinin de dikkate alınarak daha uygun miktarda toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. VI....
Aile Mahkemesinin 2013/445 Esas 2013/714 Karar sayılı kararı ile artırılmasına karar verildiğini, ilgili karar ile nafakanın artış oranının belirlendiğini ve davacıya halen 466 TL yoksulluk nafakası ödendiğini, davalının iştirak nafakasının kaldırılması davası açtığını ve oğluna ödediği nafakanın kaldırıldığını ve kısa bir süre sonra 2009 model Mercedes C220 D 2009 model araba aldığını, müvekkilinin babasından dolayı SGK'dan 570,00 TL aylık aldığını, 2020 yılında nafaka ile eline 1036,00 TL geliri olduğunu, 500 TL kira ödediğini, ev ve yiyecek masrafının 1.000,00 TL olduğunu, davalının fazla mesai ile aylık 6.000- 7.000 TL aldığını , aradan geçen süre içinde davalının ekonomik durumunun iyileştiğini, nafaka miktarının aylık 1400 TL'ye çıkartılmasını karar verilmesini istemiştir....
Aile Mahkemesinin 2007/340 Esas sayılı ilamı ile davacı için aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasının 350 TL'ye artırılmasına hükmedildiğini, Palu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/66 Esas ve 2010/52 Karar sayılı ilamı ile aylık 350,00 TL yoksulluk nafakasının 250 TL ye indirilmesine hükmedildiğini, aradan geçen zamanda yoksulluk nafakasının günün ekonomik koşullarına göre ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, bu nedenle davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının aylık 600,00 TL 'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde, talep edilen nafakaları ödeme gücünün olmadığını bu nedenle davanın reddini istemiştir....