Hal böyle olunca mahkemece; davalının çalıştığı işin sabit ve güvenceli bir iş olmadığı ve her an için sona erdirilebileceği de dikkate alınmak suretiyle, elde ettiği gelirin yoksulluk durumunu ortadan kaldırmayacağı, ancak çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözönünde bulundurularak, nafaka miktarında hakkaniyete uygun bir miktar indirim yapılması gerekirken, yazılı şekilde yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/06/2022 NUMARASI : 2021/963 ESAS 2022/512 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava tarihinden itibaren aylık 150,00 TL olan yoksulluk nafakasının 400,00 TL artırımı ile 550,00 TL'ye, aylık 125,00 TL olan iştirak nafakasının 325,00 TL arttırımı ile aylık 450,00 TL‘ye çıkartılmasına, her yıl TÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; nafaka artırım taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının davasının KABULÜ İLE, Konya 3....
gücündeki düşüş ve müşterek çocuğun ve müvekkilinin ihtiyaçlarındaki artış da göz önünde bulundurularak aylık 400,00TL iştirak nafakasının dava tarihinden başlamak üzere iştirak nafakasının 2.100,00 TL. arttırımı ile aylık 2.500,00 TL....
Eldeki davada, davacı koca, lehine nafaka takdirine karar verilen davalı eşin öğretmen olarak 22.9.2005 tarihinde çalışmaya başladığını açıklayarak bu tarih itibarıyla nafakanın kaldırılmasına karar verilmesini istemiş; mahkemece talep yerinde görülmekle nafakanın 22.9.2005 tarihi itibarıyla kaldırılmasına karar verilmiştir. Dosya kapsamı ve toplanan delillere göre davalı kadının 22.9.2005 tarihinde öğretmen olarak göreve başladığı, gelir elde ettiği ve yoksulluk durumunun ortadan kalktığı anlaşıldığına göre mahkemece davalı kadın lehine hükmedilen nafakanın kaldırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, TMK.nun 176/3.maddesine göre ölüm ve evlenme halinde yoksulluk nafakası kendiliğinden sona erer, dava açılmasına gerek yoktur. Yoksulluk nafakasının diğer sebeplerle sona ermesi gereken hallerde mahkeme kararı ile ortadan kaldırılması gerekir....
Davada, boşanma kararı ile davalı kadın lehine bağlanan 200 TL yoksulluk nafakası ve müşterek çocuk için bağlanan iştirak nafakasının davacının işten çıkarılması nedeniyle indirilmesine karar verilmesi istenilmiş, son celsede nafakanın kaldırılması istenilmiştir. Davalı hem kendi, hem de müşterek çocuk için tayin edilen nafakanın, davacının tazminat ödeyeceği bu nedenle ödeme gücü kalmayacağı için kaldırılmasını kabul ettiğini bildirmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile davalı için tayin edilen aylık 200 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk Tuğrul için tayin edilen aylık 100 TL iştirak nafakasının tarafların sulhleri doğrultusunda kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 17.11.2009 tarihli celsede davacı, davalı ile anlaştığını ileri sürerek çocuğu ve davalının nafakasının kaldırılmasını istemiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı - davalı erkek tarafından kaldırılan yoksulluk nafakası hariç tutularak hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurulmuştur. GEREKÇE: Asıl erkek davası yoksulluk nafakası talebi, iştirak nafakası talebi, kadına ödenen yoksulluk nafakasının kaldırılması ve velayeti annede olan çocuk için ödenen iştirak nafakasının kaldırılmasına ilişkindir. Birleşen kadının davası ise, yoksulluk nafakasının arttırılması ve velayeti kendisinde olan çocuk için ödenen iştirak nafakasının arttırılmasına ilişkindir. Tarafların 2003 yılında evlendikleri, evlilikte 2006 ve 2011 doğumlu 2 çocukları bulunduğu, taraflarca açılıp İzmir 6....
tedbiren durdurulmasına, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, işlemiş olan ve icra takibi ile talep edilmiş olan nafaka tutarlarının da kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; Bigadiç Asliye Hukuk Mahkemesinin 14/11/2006 tarih, 2006/235 Esas 2007/13 Karar sayılı kararı ile davacı adına 200,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk için 225,00 TL iştirak nafakası taktir edildiğini ve nafakaların TÜFE oranına göre arttırılmasına karar verildiğini, ödenen nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, aylık 200.00 TL olan yoksulluk nafakası ile aylık 225.00 TL olan iştirak nafakasının her birinin 200.00'er TL artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı- birleşen dosya davalı vekili; müvekkilinin ...Asliye Hukuk Mahkemesi 2009/123 esas sayılı dosyası üzerinden verilen karar ile eşinden boşandığını, müşterek çocuk Nilay'ın velayetinin müvekkiline verildiğini, müvekkili için aylık 150 TL ve müşterek çocuk için ise aylık 200 TL nafakaya hükmedildiğini, aradan geçen zaman içinde nafakanın yetersiz kaldığını ileri sürerek müvekkili için hükmedilen nafakanın 300 TL'ye müşterek çocuk için hükmedilen nafakanın ise 400 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı- birleşen dosya davacı vekili; davacı birleşen dosya davalısının sigortalı ve sabit gelir getiren bir işte çalıştığını, yoksulluk nafakasına ihtiyacının olmadığını, müvekkilinin ise zaman zaman işsiz kaldığını, kirada oturduğunu, bir kızının daha olduğunu belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının indirilmesini talep ederek asıl davanın reddini dilemiştir....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Somut olayda mahkemece yoksulluk nafakasının indirilmesinin hangi tarihten itibaren geçerli olacağı belirtilmemiştir. 28/.../1956 tarih ve ... E.-... K. sayılı ... İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, nafakanın indirilmesine dava tarihten itibaren hükmetmek gerekirken; nafakanın hangi tarihten itibaren indirilmeye başlayacağının belirtilmemiş olması usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....