Y.. lehine aylık 150,00 TL yoksulluk nafakası,müşterek çocuk S. C. lehine aylık 100 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; aradan geçen zamanda takdir edilen nafakaların ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle, yoksulluk ve iştirak nafakasının ayrı ayrı 300,00 TL'ye çıkartılmasını ve nafakalara her yıl TEFE -TÜFE oranında artış uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, davacı E.. Y.. için 150,00 TL olan yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 200,00 TL' ye, müşterek çocuk S.. K.. için aylık 100,00 TL olan iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 140,00 TL' ye çıkartılmasına ve nafakaların her yıl başından itibaren TEFE-TÜFE oranında artırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasınının artırılması istemine ilişkindir....
Davalı taraf hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakası miktarının yüksek olduğunu, birleşen dosyadaki yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin ve fazladan ödenen yoksulluk nafakasının iadesi talebinin reddinin de hatalı bildirerek kararı istinaf etmiştir....
Davada, iştirak nafakasının arttırılması istenmiştir. Mahkemece, kurulan hükümde nafaka yoksulluk nafakasının arttırılması olarak nitelendirilmiş, yine ikinci bendinde tedbir nafakası olarak belirtilmiştir. Mahkemece, HMK'nın 297. maddesine aykırı hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 2)Bozma sebebine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine mahal olmadığına karar verilmiştir....
Davalı davacı erkek , kadın lehine verilen ve kesinleşen 300 TL yoksulluk ve 300 TL iştirak nafakasının kaldırılmasını olmadığı takdirde indirilmesini dava etmiş, davası reddedilmiş, karar davalı davacı tarafından istinaf edilmiştir. Kaldırılması ya da indirilmesi talep edilen iştirak ve yoksulluk nafakası miktarı yıllık 5.880,00 TL nin altında olduğundan karar davalı açısından HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir. Davacı tarafından aylık 300 TL iştirak nafakasının 750 TL ye 300 TL yoksulluk nafakasının aylık 1000 TL ye yükseltilmesi talep edilmiş, mahkeme tarafından iştirak nafakasının aylık 460 TL sına yükseltilmesine, yoksulluk nafakasının ise 500 TL sına yükseltilmesine hükmedilmiş, karar davalı tarafından artışa yönelik olarak da istinaf edilmiştir. Kabul edilen nafaka artırım miktarı yıllık 5.880,00 TL nin altında olduğundan karar davalı açısından HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını ortak çocuğun velayetinin müvekkiline verildiğini, çocuğa bağlanan iştirak nafakasının çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olduğunu belirterek 250 TL olan aktüel iştirak nafakasının 4750 TL artırılarak 5000 TL ye yükseltilmesine, müvekkiline bağlanan 350 TL cari yoksulluk nafakasının müvekkilinin ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olduğunu belirterek yoksulluk nafakasının 4650 TL artırılarak 5000 TL ye yükseltilmesine nafakaların yıllık TÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı / vekili cevap dilekçesi sunmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının ve iştirak nafakasının arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 4.50 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı...
GEREKÇE: Dava, boşanma kararı ile hükmedilen tedbir nafakasının arttırılması ve yoksulluk nafakası istemine ilişkindir....
Dava dilekçesinde, daha önce hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırılması istenilmiş, mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, adına iştirak nafakasının arttırılması istenilen müşterek çocuklardan Selin 03.06.1984 doğumlu olup, dava tarihinde 18 yaşını doldurmuştur. Reşit olan çocuk adına velayeten annesi iştirak nafakası isteyemez. Şartlan var ise reşit çocuk yardım nafakası talebinde bulunabilir (TMK. md. 364). Mahkemece, dava tarihinde reşit olan Mehmet Özer adına annesi tarafından açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu çocuk için de nafakaya hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi; “davanın kısmen kabulüne, iştirak nafakasının aylık 350,00 TL’ye artırılmasına, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin ise reddine” hükmetmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı kadın, hükmün tamamına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması istemine ilişkindir. 6763 sayılı Yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, mahkemece davanın kısmen kabulü ile davacı kadın için boşanma kararı ile hükmedilen aylık 240 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 390 TL ye, müşterek çocuk için takdir edilen 230 TL iştirak nafakasının ise dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 380 TL ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine, yoksulluk nafakası yönünden yapılan temyiz incelemesinde; 2-)TMK'nun 175.maddesine göre; ''Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.''...