WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; tarafların 17/11/2011 tarihinde boşandıkları ve boşanma ilamı ile birlikte davalı lehine aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, davacının 08/04/2014 tarihinde yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin açtığı davada mahkemece verilen kaldırma kararının Yargıtay 3. HD’nin 01/04/2015 tarih ve 2014/18996 E- 2015/5335 K sayılı ilamıyla yoksulluk nafakasında hakkaniyete uygun bir indirim yapılması gerektiği gerekçesiyle bozulduğu, davacının halen yoksulluk nafakası ödemekle yükümlü olduğu görülmüştür. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden davalı kadının asgari ücretle çalıştığı anlaşılmaktadır. Bu durumda kendisi yoksulluk sınırında bulunan ve yoksulluk nafakası alan davalının ortak çocuklar için iştirak nafakasıyla yükümlü tutulması doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır...” gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-#Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemenin 18.5.2005 günlü kararında, davalının yoksulluk nafakası isteği reddedilmiş, Dairemizce bu karar yalnızca kadın yararına maddi tazminat ile tedbir nafakası verilmesi gerektiği düşüncesiyle bozulmuştur. Mahkemece bu bozmaya uyulduğuna göre artık bozma kapsamı çerçevesinde karar verilmesi gerekir. Bu yön üzerinde durulmadan bozma kapsamı dışına çıkılarak yazılı şekilde yoksulluk nafakası takdir edilmesi doğru görülmemiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (kadın) tarafından; tedbir nafakası ve tazminatların miktarı yönünden, davalı (koca) tarafından ise; boşanma hükmü ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının yoksulluk nafakası isteğinin bulunmaması sebebiyle hüküm fıkrasında "koşulları oluşmadığından yoksulluk nafakası talebinin reddine", kararın gerekçe kısmında ise "tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına" denilmesinin sonuca etkili olmamasına göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru...

        Davalı erkek 02/12/2020 tarihli dilekçesinde, manevi tazminat yönünden istinaf talebinde bulunduğu, davacının yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı davalarından feragat ettiğini, feragatini kabul ettiğini, kendisinin de istinaf talebinden feragat ettiğini, yargılama gideri ve vekalet ücreti istemediğini beyan etmiştir. Davacı kadının, yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı talebinden feragat etmesi nedeniyle ilk derece mahkemesi kararının 2., 3. ve 4. nolu bentlerinin kaldırılmasına, davacı kadının yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı taleplerinin feragat nedeniyle reddine, davacı kadının ve davalı erkeğin istinaf talepleri konusuz kaldığından ve davalı istinaf talebinden feragat ettiğinden, davacının istinaf talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalının istinaf talebinin feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        Mahkemece, davasının kısmen kabulüne, davacı kadın için dava tarihinden itibaren başlamak mükerrer ödemeye yer vermemek üzere aylık 200-TL olarak ödenen nafakanın aylık 100-TL arttırılarak 300-TL yoksulluk nafakası olarak devamına, Müşterek çocuklardan Emin Arslan için 200-TL olarak ödenen nafakanın aylık 100- TL arttırılarak 300- TL iştirak nafakası olarak devamına, diğer çocuk....n için 300- TL olarak ödenen nafakanın aylık 100- TL arttırılarak 400-TL iştirak nafakası olarak devamına, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından kusur belirlemesi ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece taraflar eşit kusurlu kabul edilerek davacı kadın yararına yoksulluk nafakasına karar verilmişse de; yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; davacı kadının eşini istemediğini, sevdiğinin olduğunu, babasının zoruyla evlendiğini söylediği, bir kaç kez eşine fiziksel şiddet uyguladığı, davalı kocanın ise; eşini ailesiyle yaşattığı, ....'ye getirerek baba evine bıraktığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya neden olan olaylarda davacı kadın ağır kusurludur, ağır kusurlu eş yararına yoksulluk nafakası verilmez....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından yoksulluk nafakasının toptan ödenmesine hükmedilmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında, Türk Medeni Kanunu'nun 176/1. maddesi nazara alınarak, hâkimin takdir yetkisi çerçevesinde "toptan ödeme" kararı verilmesinde kanuna aykırı bir durum yok ise de; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumu gözönüne alındığında, davalı-karşı davacı yararına hükmedilen toptan yoksulluk nafakası miktarı az olmuştur. Ayrıca, hükmolunan toptan yoksulluk nafakası karşılığının, iki yıl süre ile sınırlı olacak şekilde belirlenmesi de hatalı olmuştur....

              Görülmekte olan davada davacı kadın yararına yoksulluk nafakası konusunda verilmiş ve kesinleşmiş bir karar bulunmadığı gibi, mahkemece bozma kararına uyulduğu halde koşulları oluşmadığından yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilecek yerde, yazılı şekilde yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.01.2017 (Pzt.)...

                Davacı-davalı kadın lehine yoksulluk nafakası koşulları gerçekmeşmiş ise de; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre mahkemece takdir edilen yoksulluk nafakası çoktur. Mahkemce Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Ne var ki bu husus ilk incelemede gözden kaçırılmış olup davacı-davalı kadının Dairemizin 23.11.2015 gün 2015/7927 esas, 2015/22100 sayılı yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekir şeklindeki bozma kararına karşı karar düzeltme isteğinin kabulü ile hükmün değişik gerekçe ile bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

                  Davacı kadının, dava dilekçesinde yer almayan, ilk defa ön inceleme duruşmasında ileri sürülen yoksulluk nafakası isteği, talep sonucunun genişletilmesi niteliğindedir. Aynı oturumda hazır bulunan davalı erkeğin bu isteğe açık muvafakati yoktur. Bu durumda ıslah da söz konusu olmadığına göre, davacı kadının yoksulluk nafakası talebi bu davada artık incelenemez. Bu durumda, yoksulluk nafakası talebi hakkında “karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 31.03.2016 (Perş.)...

                    UYAP Entegrasyonu