"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile; davacı için ödenen aylık 400.00.- TL yoksulluk nafakası ile ortak çocuklar için ödenen 150.00.- şer TL iştirak nafakalarının, masraflar arttığından yeterli olmadığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının aylık 700.00.- TL ye, iştirak nafakalarının aylık 350.00.- şer TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı duruşmadaki beyanında; ortak çocuklar ... ve...'...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/58 Esas 2018/365 Karar nolu ilamı ile, davacı T1 için hükmolunan aylık 800 TL yoksulluk nafakasının aylık 1000 TL'ye yükseltilmesine, ortak çocuk 09/11/2016 doğumlu Ece için hükmolunan aylık 600 TL iştirak nafakasının aylık 800 TL'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, her iki nafaka miktarının takip eden yıllar için ÜFE oranında arttırılmasına, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması talebinin öncelikle reddine karar verilmesi gerektiğini, aksi takdirde davacının sosyal ve ekonomik durumunun ayrıntılı bir şekilde araştırılması için dosyanın yerel mahkemeye iadesine karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE : Dava; iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması isteğine ilişkindir....
Anılan bu karar ile boşanma kararı ile birlikte 1.000 TL olarak belirlenen iştirak nafakalarının 750'şer TL'ye, boşanma kararı ile birlikte 1.000 TL olarak belirlenen yoksulluk nafakasının 1.000 TL'ye indirildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece yoksulluk nafakasının indirilmesi talebi kısmen kabul edildiğinden; yoksulluk nafakasının 1.000 TL'den 1.000 TL'ye indirilmesine karar verilmesinin maddi hata içerip içermediği anlaşılamamış; bu talep kabul edildiğinden yeni yoksulluk nafakasının 1.000 TL'den az takdir edilmesi gerektiği, aksi takdirde bu talep reddedilecek ise mahkeme kararındaki gerekçe ile hüküm fıkrasının çelişeceği, bu karışıklığın çözülmesi gerektiği anlaşılmıştır. İlk takdir edilen yoksulluk nafakası miktarı ile bu dava ile indirilen yoksulluk nafakası miktarı aynı olduğundan kararın bozulması gerekmiştir.Mahkemece; eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/638 Esas, 2008/346 Karar sayılı ilamı boşandıkları, davalı kadın lehine aylık 275,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, 23.01.2013 tarihinde kesinleşen ... 4. Aile Mahkemesinin 13.11.2012 tarihli ve 2012/220 Esas 2012/903 Karar sayılı ilamı ile davalı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının 375,00 TL'ye yükseltildiği, yoksulluk nafakasının artırımı talepli bir sonraki davada ise ... 6. Aile Mahkemesinin 03.03.2016 tarihli ve 2015/975 Esas 2016/178 Karar sayılı ilamı ile yoksulluk nafakası artırım talebinin reddine dair kararın Dairemizin 2016/10343 E., 2017/703 K.sayılı ilamı ile onandığı anlaşılmaktadır. Somut olayda; mahkemece, davacı kadının yoksulluk nafakasının aylık 275,00 TL olduğu gözetilerek hüküm kurulduğu, davanın açıldığı tarihte davacı kadının aldığı yoksulluk nafakasının aylık 375,00 TL olduğu halde, bu hususun taraflarca ileri sürülmediğinden mahkemece yargılama sırasında değerlendirilemediği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ÇİNE ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 23/12/2014 NUMARASI : 2014/188-2014/584 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde 100 TL yoksulluk nafakasının 800 TL ye çıkarılmasını ve söz konusu nafaka miktarının her yıl üfe oranında artırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde aylık 200 TL yoksulluk nafakası ödemeyi kabul ettiğini belirterek fazlaya ilişkin talebin reddini istemiştir....
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacı kadın, Zilşan İrem, Yüşra Gülşah ve Yılmaz Yüşa için dava tarihinden geçerli olmak üzere belirlenen yoksulluk ve iştirak nafakalarının 325 TL olarak belirlenmesine, karar kesinleştikten bir yıl sonra Üfe oranında artış uygulanmasına, fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; 944 TL olan iştirak nafakasının 500 TL'ye düşürülmesini isteyerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması isteğine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı tarafından yalnızca iştirak nafakası miktarı bakımından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup yoksulluk nafakası yönünden verilen karar istinaf incelemesi dışında bırakılmıştır. Hal böyle olunca davalı açısından hükmün miktar itibariyle kesinlik sınırını belirlemede iştirak nafakası bakımından verilen kararın esas alınması gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacı yanın iştirak nafakasının artırılması talebinin reddine, davacı yanın yoksulluk nafakasının artırılması talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile Ankara Batı 5. Aile Mahkemesinin 2018/147 Esas 2018/870 Karar sayılı 18/02/2019 kesinleşme tarihli ilamı ile hükmedilen aylık 250 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden başlamak ve mükerrer ödemeye yer vermemek üzere aylık 350 TL'ye çıkarılarak davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, nafakaların üfe oranında artırılması talebinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; iştirak nafakası artırım talebinin ve nafakaların üfe oranında artırım talebinin reddi, yoksulluk nafakası miktarı bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakası arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınmış olan yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının 200 TL’ den 500 TL’ ye, iştirak nafakasının ise çocuklardan her biri için 150 TL den 250’şer TL ye artırılmasını talep etmiştir....
Davalı - birleşen dosya davacısı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; önceki kararda nafakalarda üfe oranında artışa hükmedilmesinin dikkate alınmadığı, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin kadının çalışmaya başlamasına ve erkek kadar gelir elde etmesine rağmen reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı, davacının müvekkilinin yanında kalan çocuk için iştirak nafakası ödemediğinin gözetilmediği, davanın kısmen reddedilmesine rağmen vekalet ücretine hükmedilmediğini belirterek kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava; davacı adına hükmedilen yoksulluk nafakasının ve müşterek çocuk adına da iştirak nafakasının artırılması, birleşen dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemiyle açılmıştır....
Ancak, davanın evlilik birliği devam ederken ayrı yaşamaya dayalı tedbir nafakası niteliğinde olduğu, taraflar arasında gerçekleşmiş kesinleşmiş boşanma davası bulunmadığı, yoksulluk ve iştirak nafakalarının boşanmanın kesinleşmesinden sonra hüküm ifade etmesi nedeniyle sadece tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken “karar kesinleştikten sonra tedbir nafakasının yoksulluk ve iştirak nafakası olarak devamına” karar verilmesi doğru değilse de; bu konunun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün 1-a maddesindeki "karar kesinleştikten sonra tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına" ve 1-b maddesindeki “ karar kesinleştikten sonra tedbir nafakasının iştirak nafakası olarak devamına” ifadelerinin hükümden çıkartılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....