Bu doğrultuda; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Açıklanan nedenlerle, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı yararına takdir edilen yoksulluk nafakası miktarının uygun olduğu kanaatine varıldığından davacı tarafın istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Kabul edilen yoksulluk nafakası arttırım miktarının yıllık toplamının (250 TLx12=3.000 TL) karar tarihi itibariyle HMK'nun 341/2. maddesinde belirtilen parasal sınırın altında ve kesin nitelikte olduğu, bu durumda, davalının verilen kesin nitelikteki bir karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşıldığından, HMK'nun 341/2.maddesi gereğince davalının istinaf dilekçesinin miktar itibariyle reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Zonguldak 2....
Nitekim somut olayda da USD olarak yoksulluk ve iştirak nafakası ödenmesi taraflarca kabul edilmiş ve bu anlaşma mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, çocuğun ihtiyaçlarına ve de hukuki statüye uygun bulunmuş (MK m. 150/5), verilen karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Kesin hüküm tarafları ve mahkemeyi bağlayıcıdır (HUMK m. 237). Ancak, TMK m. 176/3 hükmü uyarınca; tarafların mali durumunun değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde yoksulluk nafakasının artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. TMK m. 182/2 hükmüne göre; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararlan esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır." Aynı şekilde 331. madde uyarınca; "Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır."...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/11/2019 NUMARASI : 2018/936 ESAS, 2019/791 KARAR DAVA KONUSU : YOKSULLUK VE İŞTİRAK NAFAKASININ KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, tarafların Ümraniye 1....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.10.1998 tarih ve ....sayılı Kararında da kabul edildiği gibi yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir. Somut olayda; davacının ev hanımı olduğu ve annesine ait evde oturduğu; davalının çiçekçi dükkanının bulunduğu, aylık 3000 TL gelir ve aylık 1400 TL kira gelirinin bulunduğu,işyerine ait 4 adet ticari aracının olduğu anlaşılmaktadır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, ekonomik göstergelerdeki olumsuz değişiklikler ve.... artış oranları dikkate alındığında davacı yararına hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının fazla olduğu anlaşılmaktadır....
İstirdat talebi yönünden yapılan incelemede; Mahkememizce dosyaya temin edilen ve gerekçeli, açıklamalı olması nedeniyle hükme esas alınan 26/07/2021 tarihli ek bilirkişi raporuna göre davacının SGK bünyesinden aldığı maaştan yapılan kesintilerinde incelenmesi sonucu davacının davalıya mükerrer ödeme yaptığı, davacının fazla ödemesinin 8.274,91 TL olduğu anlaşılmakla; davacının davasının kısmen kabulüne, fazladan ödediği ve sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince iadesi gereken 8.274,91 TL'nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE, 1- Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması yönelik isteminin REDDİNE, 2- Davacının fazla ödenen yoksulluk nafakasının istirdatına yönelik isteminin KISMEN KABULÜ ile 8.274,91.-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" karar verilmiştir....
İstirdat talebi yönünden yapılan incelemede; Mahkememizce dosyaya temin edilen ve gerekçeli, açıklamalı olması nedeniyle hükme esas alınan 26/07/2021 tarihli ek bilirkişi raporuna göre davacının SGK bünyesinden aldığı maaştan yapılan kesintilerinde incelenmesi sonucu davacının davalıya mükerrer ödeme yaptığı, davacının fazla ödemesinin 8.274,91 TL olduğu anlaşılmakla; davacının davasının kısmen kabulüne, fazladan ödediği ve sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince iadesi gereken 8.274,91 TL'nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE, 1- Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması yönelik isteminin REDDİNE, 2- Davacının fazla ödenen yoksulluk nafakasının istirdatına yönelik isteminin KISMEN KABULÜ ile 8.274,91.-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" karar verilmiştir....
yoksulluk nafakasının 1.000 TL müşterek çocuklar için de 500'er TL'den toplam 1.500 TL iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Yoksulluk ve iştirak nafakası davalarının birlikte görülmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, davacı davalı kadının bu yöndeki istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. TMK'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. TMK'nun 328/1. maddesi gereğince; ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. (TMK.182/2) TMK'nun 331. maddesi uyarınca; “durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır.” Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemelere göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu gerektirmesi gerekmektedir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tüm dosya kapsamı, dinlenen tanık beyanları, yapılan sosyal ve ekonomik durum araştırmaları göz önüne alındığında mahkemece hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakası miktarlarının fahiş miktarda olduğunu, müvekkilinin bu miktarları karşılamasının mümkün olmadığını bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve lehlerine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırım davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....