Bu durumda mahkemece yapılacak iş; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ve önceki nafaka tarihi itibariyle nafakanın niteliği gereğ.. artış oranlarına göre artış yapılarak, TMK.nun 4.maddesi gereğince hakkaniyete uygun nafaka miktarına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde fazla nafakaya hükmedilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BANAZ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/08/2014 NUMARASI : 2013/88-2014/211 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacı ile müşterek çocuğa ödenen yoksulluk ve iştirak nafakalarının günün koşularına ve artan ihtiyaçlara göre yetersiz olduğunu beyan ederek, 175 TL olan yoksulluk nafakasının, aylık 475 TL'ye, 100 TL olan iştirak nafakasının ise, aylık 400 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin davalarda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalı, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde artırım yapılmalıdır. Yargıtay'ın bu konudaki yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davacının annesi ile birlikte ikamet ettiğini, çalışıp para kazanmak yerine aldığı nafakalarla geçinmeye çalıştığını, davacı ile 23 ay evli kaldıklarını buna karşılık 5 yıldır nafaka ödediğini, maddi durumunun kötü olduğunu, çocuğa her ay peşin ödenen nafakanın çocuk için harcanıp harcanmadığını bilinmediğini ve çocuğun büyümekte olduğu bakım masrafının sürekli değiştiği için bakım masraflarının faturalandırılarak fatura karşılığı ödenmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 200 TL yoksulluk nafakasının 275 TL'ye, 100 TL iştirak nafakasının, 250 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava iştirak ve yoksulluk nafakası arttırımı istemine ilişkindir....
Bozmadan sonra kurulan hükümle bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşen, tarafların boşanmalarına, velayete, kişisel ilişkiye, davacı kadın lehine tedbir nafakası, ortak çocuk lehine tedbir ve iştirak nafakası, manevi tazminat, ziynet alacağı davası ve vekâlet ücretine dair yeniden karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Mahkemece verilen ilk hüküm davacı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının fazla olduğu gerekçesiyle bozulduğu ve mahkemece bozmaya uyulduğu halde yeniden aynı miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
için ödenen iştirak nafakasının aylık 2.000,00 TL çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/12/2014 NUMARASI : 2014/666-2014/1049 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesi ile; ödenen yoksulluk ve iştirak nafakalarının yeterli olmadığını ileri sürerek, 300.00 TL olan yoksulluk nafakasının 700.00 TL'ye, Büşra için 175.00 TL olan iştirak nafakasının 750.00 TL'ye, Emin için 150.00 TL olan iştirak nafakasının 500.00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir....
Nafaka miktarının anlaşmalı boşanma protokolü ile belirlenmiş olması, nafaka alacaklısının çalıştığı işin niteliği ve aldığı ücret, dava tarihindeki şartlara göre nafaka alacaklısının zorunlu ihtiyaçları, ülkedeki ekonomik yapı birlikte değerlendirildiğinde; nafaka miktarında yapılan indirimin fazla olduğu ve TMK'nın 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun olmadığı açıktır. Hal böyle olunca mahkemece; nafaka miktarında makul oranda indirim yapılması gerekirken, yukarıda belirtilen ilke ve esaslara aykırı olacak şekilde yanılgılı değerlendirme sonucu fazla miktarda indirim yapılması doğru görülmemiş, hakkaniyete uygun makul bir indirim yapılması için hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf ile 2013 yılında evlendiklerini, davacının kendisi ile olan evliliğinin davacının 3. evliliği olduğunu, bu evlilikten Atika Nur adında müşterek bir çocukları bulunduğunu, davacı ile Kayseri 3.Aile Mahkemesinin 2019/1418 Esas 2020/274 Karar sayılı dosyası üzerinden boşandıklarını, tarafına tedbir ve yoksulluk nafakası takdirine yer olmadığına, müşterek çocuk Atika Nur için aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasının, davacı baba Hüseyin'den alınarak, tarafıma verilmesine, taraflar yararına maddi ve manevi tazminat takdirine yer olmadığına karar verildiğini, davacı taraf dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmında yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, mahkeme aksi kanaatte ise nafakanın indirilmesine karar verilmesini istediğini, ancak Kayseri 3.Aile Mahkemesinin 2019/1418 Esas 2020/274 Karar sayılı dosyasında verilen 26/02/2020 tarihli ekli gerekçeli kararında görüleceği üzere tarafına ödenen bir yoksulluk nafakası bulunmadığını, HMK madde 26...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/07/2020 NUMARASI : 2019/477 ESAS, 2020/352 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN ARTIRIMI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Elazığ 1. Aile Mahkemesinin 2016/613 Esas sayılı dosyasında boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin davacıya verildiğini ve müşterek çocuk için 200,00 TL nafakaya hükmedildiğini, çocuğun okula gitmeye başladığını, giderlerinin arttığını belirterek nafakanın 800,00 TL olacak şekilde arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....