ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 09/06/2014 NUMARASI : 2014/337-2014/324 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının yeniden evlendiğini ileri sürerek davalı yararına hükmedilmiş olan 200,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı; davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; davanın kabulüne, yoksulluk nafakasının davalının evlendiği 28.05.2014 tarihi itibari ile kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Medeni Kanunun 176/3....
BİLİRKİŞİ RAPORUEK RAPORKAMULAŞTIRMA BEDELİNİN ARTIRILMASI 5436 S. KAMU MALİ YÖNETİMİ VE KONTROL KANUNU İLE BAZI K... [ Madde 1 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki “ “Kamulaştırma bedelinin artırılması” ” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Silivri Asliye 2.Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 21.02.2008 gün ve 2007/578 E-2008/69 K. Sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin 10.11.2008 gün ve 2008/9224-14049 sayılı ilamı ile; ("...Mahkemece bozma kararına uyulmuş ise de bozma gereği yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; Kuru tarım arazisi niteliğindeki taşınmaza bilirkişi kurulunca münavebe ürünü olarak alınan buğday ve kavunun değerlendirme tarihindeki İlçe Tarım Müdürlüğünce bildirilen dekara ortalama verim miktarları ile üretim giderleri esas alınarak değerlendirme yapılması gerektiğinden bahisle karar bozulmuştur....
Ne var ki ilk inceleme sırasında bu husus gözden kaçtığından yoksulluk nafakası yönünden kararın onandığı anlaşılmakla, davacı-davalı erkeğin karar düzeltme isteği bu yönden yerinde görülerek, kabulü ile, Dairemizin 23.10.2017 tarih 2016/6277 esas 2017/11501 karar sayılı onama ilamının yoksulluk nafakası yönünden, kaldırılmasına, hükmün yukarıda gösterilen sebeple yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
Mahkemece; asıl davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının 125 TL'den 175 TL'ye artırmasına, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, karşı davanın reddine karar verilmiş, hükmü taraf vekilleri temyiz etmiştir. Dosya kapsamından, tarafların 2003 yılında boşandıkları, boşanma ilamı ile 100 TL yoksulluk, 100 TL iştirak nafakasına karar verildiği, daha sonra 28.03.2005 tarihinde açılan nafaka artırma davası ile nafakanın 100 TL'den 125 TL'ye artırıldığı, bu davanın ise 06.08.2013 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Asıl davada, yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması, karşı davada ise yoksulluk nafakasının indirilmesi talep edilmiştir....
davacı için 1000 TL yoksulluk nafakasının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Kendisine aylık 175 TL yoksulluk nafakası bağlanmış, boşanmadan sonra SGK'dan emekli olmuş, aylık 840 TL maaş almaya başlamış, asgari ücret seviyesinde bir gelire kavuşmuştur. Sadece, aldığı nafaka ile geçinmesi günümüz ekonomik koşullarında mümkün görünmemektedir. Aldığı nafaka ile, maaşının toplamı ise, davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde değildir. Zira, yoksulluk durumu; günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları değerlendirilerek takdir edilmelidir. Yoksulluk nafakası, ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanır....
Mahkemece; davalının, SSK hizmet dökümüne göre, boşanmadan sonra çalışmaya başladığı; 2013 yılı Ağustos ayında net 898,90 TL maaş aldığı, o tarihte bu miktardaki gelirin asgari ücret seviyesinin üzerinde olduğu; bu nedenle, davalı kadının yoksulluğunun ortadan kalktığı, yoksulluğun ortadan kalkması ile birlikte de davacının yoksulluk nafakası ödeme yükümlüğünün sona erdiğinden, dava tarihi olan 13/11/2013 tarihinden geçerli olmak üzere, ayda 500,00 TL olarak tespit olunan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/3.maddesinde; irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın, yoksulluğunun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla kaldırılacağı hükme bağlanmış; ancak, anılan maddede yoksulluğun hukuksal tanımı yapılmamıştır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin boşandıktan sonra mahalle baskısından rahatsız olduğu için yeni bir hayat kurmak için . iline taşındığını, orada Vestel isimli firmada çalışmaya başladığını, net aylığının 1.000 TL olduğunu, davacının devlet okulunda öğretmen olarak çalıştığını ve net maaşının 3.120 TL olduğunu, davacının geçimini zor karşılayacak bir durumda olmadığını, ağustos ayı itibariyle bir kişinin yoksulluk sınırının aylık 1.628,00 olarak belirlendiğini, müvekkilinin ise aldığı maaşının yoksulluk sınırının altında kaldığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir....
maddesi koşullarının davalı-karşı davacı kadın eşin yararına gerçekleşmediği gözetilerek yoksulluk nafakası isteminin reddi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykırıdır. Ancak bu husus ilk temyiz incelemesi sırasında sehven gözden kaçırıldığından hüküm yoksulluk nafakası yönünden onanmıştır. Davacı-karşı davalı erkek eşin, yoksulluk nafakasına yönelik karar düzeltme isteğinin kabulü ile; Dairemizin 23.10.2014 gün ve 2014/9457-20642 sayılı kısmen onama ve kısmen bozmaya ilişkin ilamının yoksulluk nafakası yönünden hükmün onanmasına ilişkin 2-a bendinin ortadan kaldırılmasına, hükmün davalı-karşı davacı kadın eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi yönünden de bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalıya aylık 250.00.- TL yoksulluk nafakası ödediğini, davalının çalıştığını, davacının ise işsiz olduğunu ileri sürerek yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir . Davalı; asgari ücret karşılığında çalışan davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığını belirtmiştir. Mahkemece; davalının sigortalı işte çalıştığı, yoksulluk nafakasını gerektiren sebeplerin ortadan kalktığı, davacının işsiz olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir ....