O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davacının talebinin tümden reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden, davacının istinaf talebinin kabulü ile mahkeme kararının kaldırılarak davacının davasının kısmen kabulü ile, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 215,00 TL artırılarak aylık 365,00 TL 'ye çıkarılmasına, artırılan nafakanın kararın kesinleşmesini takip eden yıllarda kendiliğinden ÜFE oranında artırılmasına karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile düşük nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın ...’in yayınladığı ... oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, boşanma davasında lehine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, nafakanın yetersiz kaldığını, davalının kadrolu işçi olarak çalıştığını belirterek, yoksulluk nafakasının aylık 400,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kabulü ile 200,00 TL olan yoksulluk nafakasının aylık 400,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava vekili dava dilekçesinde; boşanma ilamıyla aylık 150,00 TL olarak belirlenen yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, nafakanın ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, davalının muhtar olarak görev yapmaya başladığını belirterek yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; maddi durumunda değişim olmadığını, mide kanseri olup, tedavi masrafları olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda; önceki nafakanın artırımı davasının 30.07.2008 tarihinde açılmış olup, 27.04.2010 tarihinde 150 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, bu davanın ise 25.03.2015 tarihinde açılmış olduğu, davacı kadının, ev hanımı olduğu, 177 TL ölüm aylığı aldığı, aylık 365 TL kira gideri olduğu; davalının ise memur olup 2.625 TL maaş aldığı, lojmanda ikamet ettiği, evli olduğu, adına kayıtlı 1 adet dairesinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında, önceki nafakanın artırımı davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek miktar nafaka takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Kaldırılması - Nafakanın Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm yoksulluk nafakasının kaldırılması ve artırılması isteğine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 13.09.2010 (Pzt.)...
Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değşiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"Y A R G I T A Y İ L A M I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : EDİRNE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/12/2014 NUMARASI : 2013/522-2014/813 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde, tarafların İpsala Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/65 Esas sayılı kararı ile boşandıklarını, boşanma hükmüyle davacı yararına 500 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, nafakaya hükmedilen tarih itibariyle aradan geçen sürede davacının ihtiyaçları, paranın satın alma gücündeki değişiklikler gözönüne alındığında nafakanın yetersiz kaldığını, davalının ise ekonomik koşullarında artış meydana geldiğini, aylık 500 TL yoksulluk nafakasının 900 TL'ye yükseltilmesine...