malları ile banka hesaplarına haciz tatbik edildiğini, bu nedenlerle tebligatın tebliğ tarihinin düzeltilmesini, hacizlerin fekkine, borca, faize ve faiz oranlarına itiraz edildiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir....
itiraz edilmiştir ve bu itiraz üzerine takip durdurulmuş olduğuna göre yapılan işlem usulüne uygun olup, Çorlu 4....
Davalı kiracının borcunu ödediğine ilişkin İİK'nın 296/c maddesine yazılı nitelikte bir ödeme belgesi sunmadığı gibi mahkemece alınan bilirkişi raporunda da davacı tarafın kira alacağının bulunduğu tespit olunarak ilk derece mahkemesi tarafından itirazın kaldırılmasına ve takibin devamı ile %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı vekili gerek yargılama sırasında gerekse istinaf dilekçesinde davalının icra takibine ve borca itiraz etmediğini dolayısıyla icra müdürlüğünce takibin durdurulması ve akabinde davacı tarafça itirazın kaldırılması ve tahliye davası açılmasının hukuka aykırı olduğu iddiasında bulunmuş ise de; davalı tarafın icra takibinde açıkça "borca itiraz" ettiğini belirttiği ve "takibin durdurulmasını" istediği ve takibin bu itiraz üzerine durdurulduğu, davalı vekilinin icra takibinin durdurulması kararının hukuka aykırı olduğu gerekçesi ile Antalya 4....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2021 NUMARASI : 2020/432 ESAS, 2021/173 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, borca konu senetlerin işletme devri nedeniyle verildiğini, senetlerin alacaklı kısmı, tarih kısmı, nakden yazan kısım ve düzenleme tarihinin boş olarak verildiğini ve bu kısımlardaki yazıların müvekkillerine ait olmadığını, işletme devri dolayısıyla verilen senetlerin tamamının ödenmesine rağmen müvekkillerine iade edilmeyerek takip konusu yapıldığını, faiz ve ferilerine de itiraz ettiklerini belirterek borca itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına, davalı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 8....
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK'nun 169. maddesi uyarınca, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın İİK'nun 169/a maddesi gereğince incelenmesi gerekmektedir. İİK'nun 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir.Somut olayda davacı borçlu vasisi itirazlarını, İİK'nun 169/a maddesi normlarını haiz yazılı delillerle ispatlayamamıştır. Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere göre; kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacının yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nun 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
İcra dosyasının incelenmesinde; icra takibine konu bireysel kredi sözleşmesinin borçlusunun, takip borçlularının murisi olduğu ve takibin borçlular hakkında mirasçı sıfatı ile yapıldığı, borçluların ise, icra mahkemesine başvurularında; mirası reddettiklerinden murisin borcundan sorumlu olmadıklarını, bir diğer ifade ile mirasın reddi kararı nedeniyle borçlu olmadıklarını ileri sürerek takip iptalini talep ettikleri anlaşılmaktadır. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 Esas 2014/929 Karar sayılı ilamında; borçluların mirası reddetmeleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz niteliğinde olup, ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süre içerisinde yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Dairemizce de, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir....
Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 esas 2014/929 karar sayılı kararında, borçluların mirası reddettikleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olup, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Dairemizce, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi…. Borçlunun borcu olmadığına ilişkin itirazı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanır.” (Prof. Dr....
İcra Müdürlüğünün 1999/8267 esas sayılı dosyasından müvekkiline tebligatın yapılmadığını, müvekkilinin aciz vesikasının alındığı icra dosyasından haberinin olmadığını, takibe konu edilen aciz vesikasının alındığı icra takibinden kendisine usulüne uygun tebligatın yapılmadığını, usule uyulmadan alınan aciz vesikasına konu borca ve faize de ancak itiraz etme zaruretinin doğduğunu, müvekkili aleyhine yapılan icra takibine, aciz vesikasına, aciz vesikasına konu borcun zaman aşımına uğraması nedeniyle borca itiraz ettiklerini bildirmiştir....
Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 21.01.2020 düzenleme 29.02.2020 vade tarihli 85.000 TL bedelli senede dayanarak kambiyo takibi yapılmış, davacı borçluya 11.03.2020 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş, 13.03.2020 tarihinde açılan dava ile borca itiraz edilmiş, mahkemece davanın süresinde açılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolunda ödeme emrinin tebliği üzerine borca itiraz süresi İİK.nun 168/5. maddesine göre 5 gündür. 10 örnek ödeme emri borçluya 11.03.2020 tarihinde tebliğ edilmiş ve borçlu tarafından İcra Mahkemesi nezdinde 13.03.2020 tarihinde İİK.nun 168/5. maddesinde öngörülen 5 günlük yasal süre içerisinde borca itiraz edilmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davalılar hakkında icra takibi yapıldığı, takibin örnek 9 olup borçluların mal beyanında bulunduğu ancak, takibe sadece gayrimenkul maliki T2 itiraz ettiği itiraz üzerine alacaklı vekilince itiraz eden T2 yanında itiraz etmeyen borçlulardan T17 hakkındaki itirazın da kaldırılmasının istendiği oysa ki T17'in borca itiraz etmediği yargılama sırasında borçlu Şerif Çiçeğin ölümü üzerine mirasçıların dahil edildiği istinafa konu kararda ise T17 borca itiraz etmediği nedenle bu kişi ve mirasçıları hakkındaki davaların hukuki yarar yokluğundan reddine karar vermek gerekirken hükümle birlikte bu kişi de itiraz etmiş gibi borçluların yaptığı itirazın kaldırılmasına dair hüküm kurulduğu....