Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin tebliğ üzerine borçlunun yetkiye ve borca itirazı sonucu takibin durdurulduğu, alacaklının icra mahkemesine başvurarak yetkiye ve borca itirazın kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece; alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 50. maddesinin birinci fıkrasına göre HMK'da yetkiye ilişkin hükümler para ve teminat alacaklarına dayalı takiplerde kıyas yolu ile uygulanır....

    Dava dilekçesinin içeriği incelendiğinde davacı Halil İbrahim'in sadece yetkiye itirazda bulunduğu, davacı Alime'nin ise hem yetkiye ve hem de imzaya itirazda bulunduğu anlaşılmaktadır. Yargılama sırasında 17/05/2022 tarihinde takibin tedbiren durdurulmasına karar verilmiş, davacıların davadan feragat ettiklerini bildirir dilekçelerini sunmaları üzerine mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı Halil İbrahim'in itirazı ve davacı Alime'nin itirazlarının bir tanesi yetkiye itiraza yöneliktir. İİK.nun 169/a-6. maddesi gereğince tazminata hükmedilebilmesi itirazın, anılan maddenin 1.fıkrasında belirtildiği üzere, borcun olmadığı, itfa veya imhal edildiği iddialarına dayanması ve bu iddianın kanıtlanmış olması koşuluna bağlıdır. Diğer bir ifadeyle itirazın mahkemece esasa ilişkin nedenlerle kabul edilmiş olması gerekmektedir....

    Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmüne yer verilmiş, ilgili düzenleme İcra dairelerinin yetkisine itirazda da kıyasen uygulanır. Bu durumda yetkili icra dairesini bildirmeden, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğu belirtilerek, yapılan itiraz nazara alınmaz. Somut olayda, davalı borçlu ... İstanbul 11. İcra Müdürlüğünün 2012/8384 E. sayılı dosyasından yapılan takipte, borca itirazlarını bildirdikten sonra “bununla birlikte icra takibi yetkisiz icra dairesinde açılmıştır” demek suretiyle yetkiye de itiraz etmiş ise de yetki itirazı, yetkili icra dairesinin belirtilmemesi nedeniyle usulüne uygun değildir. Mahkemece usulüne uygun yetki itirazı bulunmadığından davalı borçlunun, borcun esasına ilişkin itirazları incelenip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile icra dairesinin yetkisiz olduğundan bahisle, itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte yetkiye ve borca itirazdır. İİK'nun 169/a-1. maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." Somut olayda, başvuru yetkiye itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur.” (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 18/09/2019 tarihli, 2019/9756 E, 2019/12929 K. sayılı içtihadı)....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlular hakkında başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde, borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine duran takibin devamını sağlamak amacıyla alacaklının icra mahkemesine başvurarak borçlunun itirazlarının kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece yetkiye itirazın kaldırılması hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden, esastan inceleme yapılarak takip dayanağı belgenin İİK'nun 68/1. maddesinde sayılan belgelerden olmadığı gerekçesiyle itirazın kaldırılması isteminin reddi yönünde hüküm tesis edildiği görülmektedir. 6100 sayılı HMK'nun "Hükmün Kapsamı...

        Kanunun 5.maddesinde, kanunlarda öngörülen ağır para cezalarının adli para cezasına dönüştürüldüğü hükmü bulunmasına rağmen ağır para cezasına hükmolunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafıinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, ancak bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla CMUK'nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükmolunan ağır para cezasının adli para cezasına dönüştürülmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          incelenmesinde; Sanığa yüklenen hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın, türü ve süresine göre 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde belirtilen 6 yıllık dava zamanaşımının, suç tarihi olan 26.01.2004 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 11.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu durumda mahkemece, duruşma açılıp taraf teşkili sağlanarak, öncelikle de borçlunun yetkiye itirazı değerlendirilerek, tarafların iddia ve delilleri tesbit edilip değerlendirildikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, İİK'nun 70. maddesinin amir hükmüne aykırı olarak evrak üzerinde yapılan inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece yetki itirazı konusunda inceleme yapılmadan esasa ilişkin olarak karar verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi raporuna itirazları nedeniyle yeni bir bilirkişi raporu alınmadığını ayrıca müvekkil tarafından yapılan şikayetin incelendiği Bakırköy CBS şikayeti ile 2022/35419 Sor. Sayılı dosyasının incelenmediğini, mahkemece eksik inceleme ile karar verildiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İİK'nın 50/2. maddesi gereğince; yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kat'i surette karara raptolunur. Dava dilekçesinde borçlu davacı, yetkiye itirazla birlikte imzaya itirazını ileri sürmüş ise de, mahkemece yetkiye itiraz hakkında öncelikle karar verilmesi gerekirken, yetkiye itiraz konusunda hiçbir değerlendirme yapılmadan esas hakkında karar verilmiştir....

              Ancak; Sanık hakkında sonuç ceza belirlenirken hesap hatası yapılarak, sanığa neticeten fazla ceza tayinine neden olunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık ... hakkında TCK'nın 142/1-b, 31/3, 62 ve 51. maddelerine göre neticeten verilen 1 yıl 4 ay 20 gün erteli hapis cezasının 1 yıl 1 ay 10 gün erteli hapis cezası olarak indirilmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, C- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında müşteki ...'...

                UYAP Entegrasyonu