Borçlu vekili, icra mahkemesine başvurusunda ödeme emri, kıymet takdiri ve satış ilanına dair tebligatların usulsüzlüğünün ileri sürmüş, şikayeti yerinde görülmez ise gecikmiş itiraz beyanlarının dikkate alınmasını talep etmiştir. O halde, mahkemece şikayetin esası incelenerek olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebligat şikayeti değerlendirilmeden hacizli malın dava tarihinde satıldığı gerekçesi ile eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Kaldı ki, ihale için belirlenen tarih 28/03/2016 günü saat 15:00 olduğu halde, dava tarihinin aynı gün saat 11:22 olduğu gibi; ihalenin aynı gün yapılmış olması usulsüz tebligat şikayetinin esasının incelenmesine engel teşkil etmemektedir....
Yerel mahkemece, derdestlik itirazına konu dava dosyasında, davacının davalıya (ayrıca davalının çalıştığı Hastahane olan Özel Yeni Hayat Hastahanesine karşı) iş bu dosyada belirtilen gerekçelerle (davalının şikayeti üzerine açılan Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/7920 soruşturma dosyası ve davalının şikayeti sonucunda davacının emeklilik işlemleri için başka hastahanelerden rapor aldırılması) manevi tazminat davası açtığı, davacının aynı sebeplerle (dava dilekçesinin 4. Sayfasındaki gerekçelerle) aynı davalıya karşı iki ayrı dava açtığı gerekçesiyle davalı tarafın derdestlik itirazının kabulü ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....
Tip Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna teslim edildiğinde saç ve sakalının kesilip kesilmemesi nedeniyle yaşanan tartışma sonrası bir infaz koruma başmemuru tarafından yüzünün sağ tarafından yumrukla vurulduğu yönündeki şikayeti üzerine sevk edildiği ... Devlet Hastanesinin 17.10.2014 tarihli raporuna göre iddia ve şikayeti doğrulayacak şekilde ''sağ zigoma üzerinde Hiperimi ödem'' bulgusunun saptandığı olayda; Sanığın şikayeti nedeniyle idari soruşturmanın şikayet olunan infaz koruma memurunun bulunduğu ceza infaz kurumu görevlilerince yapılmasından sonra, Cumhuriyet Savcısı tarafından ise sanıkla aynı koğuşta bulunan tutuklu veya hükümlüler dinlenilmeden, kamera kayıtları temin edilmeden ve lehine deliller toplanılmadan ve en önemlisi sanığın iddiasını teyit eden adli rapor gözardı edilerek CMK.nın 160/2. maddesine aykırı soruşturma yapılmıştır....
Buna göre, aşkın haciz şikayeti yönünden verilen kararın kesin nitelikte bulunduğu anlaşılmakla İİK'nun 365/3. maddesi gereğince aşkın haciz şikayetine ilişkin verilen karara yönelik istinaf başvuru dilekçesinin reddine karar vermek gerektiği, Meskeniyet Şikayeti yönünden istinaf başvurusunun incelenmesinde, ilk derece mahkemesince belirtildiği üzere meskeniyet şikayeti ancak haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanmakta olup, davacılar aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığı, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipte haciz safhası olmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı bulunmamaktadır. Bu sebeple davacıların meskeniyet şikayetinin ilk derece mahkemesince reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Somut olayda; davanın meskeniyet şikayeti ile birlikte kıymet taktirine itiraz dilekçesi verdiği, yargılama sonunda meskeniyet şikayeti yönünden davanın süre nedeniyle reddedildiği, kıymet taktirine ilişkin kararın ise İİİK'nun 363. Ve 128/a maddesi gereği kesin olduğu, istinaf dilekçesinde sebep ve gerekçe gösterilmediği HMK'nun 355. Maddesi gereğince kamu düzenine ilişkin bir aykırılığın da tespit edilemediği anlaşılmakla meskeniyet şikayeti ve kıymet taktirine itiraz yönünden aşağıdaki hüküm kuruldu....
Ayrıca İİK'nun 50/1. maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi HMK'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Açıkça itiraz ve şikayetten vazgeçilmeksizin, borcun cebri icra tehdidi altında ödenmesi itiraz ve şikayeti konusuz kılmaz. Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Mahkemece davacıların usulsüz tebligat şikayeti konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmeden davacıların yetkiye itirazının incelenmesi ve yetkisizlik kararı verilmesi yerinde bulunmadığından mahkemece davacıların usulsüz tebligat şikayeti incelenerek takip şekline göre de diğer hususların incelenmesi gerektiğinden davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK'nun 353/1- a-6 maddesi gereğince Kayseri 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/500 Esas 2020/513 Karar sayılı kararının kaldırılmasına ve dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ; 1- Davalı vekilinin İstinaf başvurusunun belirtilen sebeple sınırlı olarak kabulüne, 2- Dosya kapsamı, delil durumu ve takip dosyası içeriğine göre Kayseri 3....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/05/2021 NUMARASI : 2021/102 ESAS - 2021/727 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ Şikayeti KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine davalı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, müvekkilinin okuma yazma bilmediğini ve imza atamadığını, davalı tarafça gönderilen Uzlaşma Davetiyesi ile hakkında icra takibi başlatıldığını öğrendiğini, yapılan tebligatın yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin hakkında başlatılan icra takibini 28/01/2021 tarihinde öğrendiğini, öğrenme tarihinden itibaren yasal süresi içerisinde yetkiye, borca ve tüm ferilerine itirazlarını sunduklarını ileri...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, hesap kat ihtarnamesine itiraz edilmesi, ipotek veren davacının icra emrinde borçlu olarak gösterilmesi nedeniyle icra emrinin iptali istemi ile yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. İstanbul 10. İcra Müdürlüğünün 2018/5996 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı davalı tarafından borçlu davacı ve dava dışı borçlular aleyhine 930.000,00 TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip olduğu, icra emrinin davacı borçluya 15/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İİK'nın 149/a maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı yasanın 33. maddesi gereğince, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte, limit aşımı ve ilama aykırılık şikayeti dışındaki şikayetler yedi günlük hak düşürücü süreye tabidir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık usulsüz tebligat şikayeti ile borca, imzaya itiraz ve zaman aşımı itirazına ilişkindir. Adana 13.İcra Müdürlüğünün 2019/15436 esas sayılı dosyasının incelenmesinde Alacaklı T. Vakıflar Bankası T.A.O....