DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava kambiyo senetlerine özgü takipte yetkiye ve imzaya itiraza ilişkindir. Dava dilekçesinin içeriği incelendiğinde davacı Halil İbrahim'in sadece yetkiye itirazda bulunduğu, davacı Alime'nin ise hem yetkiye ve hem de imzaya itirazda bulunduğu anlaşılmaktadır. Yargılama sırasında 17/05/2022 tarihinde takibin tedbiren durdurulmasına karar verilmiş, davacıların davadan feragat ettiklerini bildirir dilekçelerini sunmaları üzerine mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı Halil İbrahim'in itirazı ve davacı Alime'nin itirazlarının bir tanesi yetkiye itiraza yöneliktir. İİK.nun 169/a-6. maddesi gereğince tazminata hükmedilebilmesi itirazın, anılan maddenin 1.fıkrasında belirtildiği üzere, borcun olmadığı, itfa veya imhal edildiği iddialarına dayanması ve bu iddianın kanıtlanmış olması koşuluna bağlıdır. Diğer bir ifadeyle itirazın mahkemece esasa ilişkin nedenlerle kabul edilmiş olması gerekmektedir....
. - K A R A R - Davacı vekili; müvekkilinin davalı ile olan ticari ilişkisi nedeniyle alacağının olduğunu, davalının fatura bedelini ödememesi üzerine aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, taraflar arasında alım satım ilişkisinin kurulduğu ve müvekkili tarafından edimin ifa edildiği yerin Ezine olduğu, davalının yetkiye itirazının bu nedenle yerinde olmadığını belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40'tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili; İzmir icra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğunu, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, ayrıca takibe dayanak faturayı kabul etmediklerini, müvekkiline takibe dayanak fatura konusu malların teslim edilmediğini, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı ... İnş....
Davalı borçlu vekili 10.02.2014 tarihli itiraz dilekçesinde, müvekkili şirketin adresi Antalya olduğundan yetkili icra müdürlüğünün Antalya İcra Müdürlüğü olduğunu, yetkiye itiraz ettiğini, müvekkilinin alacaklı görünen tarafa borcu bulunmadığını bildirerek yetkiye, borca, faize ve ferilerine itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması isteminde bulunmuştur. Davalı, söz konusu alacağın yargılamayı gerektirdiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte, borçlular yetkiye ve faize itiraz etmiş olup, mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda yetkisizlik kararı verilmişse de, borçlu, 20.4.2009 tarihinde icra müdürlüğünce yapılan haciz sırasında, yetki itirazından feragat ettiği yolunda beyanda bulunmuş olup, mahkemece, yetki itirazından feragat nedeniyle, bu yöndeki istemin reddi ile diğer itirazların incelenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Maddesinde ödeme emrine itiraz üzerine yapılacak işlemler düzenlenmiştir. Kanunda borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri üzerine nelere itiraz edebileceği sayılmıştır. Yetkiye, borcun tamamına veya bir kısmına ya da alacaklının takibat icrası hakkına itiraz yolu açıktır. Ancak 7155 sayılı yasanın 7/5.maddesine göre , sadece yetkiye itiraz hâlinde alacaklı avukatı, yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir. Takip talebinde belirtilen icra dairesinde haciz işlemlerinin başlatılabilmesi için bu dairenin bağlı bulunduğu mahkemede yetki itirazının kaldırılması şarttır. Sadece yetkiye itiraz hâlinde, alacaklı avukatı MTS üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğini seçerek, UYAP üzerinden entegre bilişim sistemleri vasıtasıyla borçlunun mal, hak veya alacağı olup olmadığını sorgulayabilir veya yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının talebinin davalının yetkiye yönelik itirazının iptaline ilişkin olduğu BK.nun 73.maddesi uyarınca dava konusu alacağın bir miktar para borcundan ibaret olması nedeniyle yetkili icra dairesinin alacaklı davacının ikametgahı icra daireleri olan Antalya İcra Daireleri olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi nedeniyle davacı alacağının tahsili için girişilen takibe itirazın iptaline ilişkindir. Davalı vekili, icra takibine karşı yaptığı itirazda yetkili İcra Dairesinin müvekkili borçlunun ikametgah yeri olan Ankara İcra Daireleri olduğunu ileri sürüp icra dairesinin yetkisine ve ayrıca borcun bir kısmına itiraz etmiştir....
Davalı ..., zamanaşımı def’inde bulunup, yetkiye, kusura ve hasara itiraz ederek davanın reddini savunmuştur. Davalı, .... Otomotiv San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili zamanaşımı def’inde bulunup, yetkiye, kusura ve hasara itiraz ederek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili, zamanaşımı ve işbölümü itirazında bulunup, sorumluluklarının poliçe limiti ile sınırlı olduğunu ve dava açılmasına sebebiyet vermediklerini bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre dava dilekçesinin mahkemenin yetkisizliği nedeniyle reddine, dosyanın talep halinde yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TTK.nun 1301 maddesine dayalı olarak açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davalılar... Otomotiv San. Ve Tic. Ltd. Şti vekili ve ... dilekçelerinde, Osmaniye veya Osmaniye/Bahçe mahkemelerinin yetkili olduğundan söz ederek yetki itirazında bulunmuşlardır.....
Belediyesi tarafından kanuni süresi içerisinde yetkiye ve borca itiraz edilmesi sebebiyle takip durmuştur. İtirazın iptali davalarında, yetkiye itiraz olması durumunda mahkemece ilk önce bu hususun değerlendirilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan kanuni düzenlemeler ve açıklamalara göre, somut olayda yetkili icra dairesi ...İcra Dairesidir. İtirazın iptali davalarında, yetkili icra dairesinde takip yapılması dava şartıdır. Bu itibarla, yetkili icra dairesinde takip yapılmaması sebebiyle dava şartı yokluğundan, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.11.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünün 2015/19618 Esas sayılı dosyasında davalılar aleyhine takip başlattığı, bu dosyada davalı Lütfi'nin borca, davalı Necmettin'in borca ve yetkiye itiraz ettiği, bunun üzerine takip dosyasının gönderildiği Çaldıran İcra Müdürlüğünün 2016/81 E sayılı dosyasında davalıların borca yeniden itiraz ettikleri, mahkemece davalı Necmettin yönünden davanın kabulüne, davalı Lütfi yönünden davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Van 1. İcra Müdürlüğünde açılan takibin, borçlulardan birinin yetkiye ve borca itirazı üzerine icra dairesinin sehven iki borçlu yönünden de takip dosyasını Çaldıran İcra Dairesine gönderildiğini, ancak davalı Lütfi'nin Çaldıran İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyip yalnız borca itiraz ettiğinden bu borçlu yönünden usulden ret kararı verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür. İtirazın iptali davasının ön şartı, geçerli bir takibin bulunmasıdır. Davaya konu icra takibi Van 1....
Somut olayda, borçluların öncelikle yetkiye itiraz ettiği, ancak mahkemece borçlulara ödeme emrinin hangi tarihte tebliğ edildiği ve bu tebliğ tarihine göre borca itiraz davasının süresinde açılıp açılmadığının denetlenmeksizin eksik incelemeyle Muş İcra Dairesinin yetkisizliğine dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Mahkemece itiraz eden borçluların itirazının süresinde olup olmadığının değerlendirilmesi ve oluşacak sonuca göre yetki itirazı ile itiraz dilekçesindeki diğer hususlar hakkında değerlendirme yapılması gerekirken eksik inceleme ile verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; davalı takip alacaklısı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353/1- a.6 maddesi uyarınca ilk derece mahkeme kararının kısmen kaldırılmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur....