Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde yetkiye, borca, ferilerine, takip talebi ve icra emrine, vasfa yönelik şikayet ve itiraz niteliğindedir....

Somut olayda ödeme emri borçluya 17.06.2009 tarihinde tebliğ edilmiş olup borçlu yasal 7 günlük süresi içinde 24.06.2009 tarihinde yetkiye ve borca itiraz etmiştir. Buna göre, icra mahkemesinin itirazın süresinde olmadığına dair kararı yerinde değildir. Öte yandan, borçlu borca itirazları yanında yetkiye de itiraz ettiğinden, borçlunun borca itirazından feragat etse dahi, geçerli ve sürede bir yetki itirazı olduğundan takip durmaya devam eder. İtiraz üzerine duran takipte takibin devamı alacaklının İİK 66 ve devamı maddeleri koşulunda icra mahkemesinde itirazın kaldırma kararı ile yapılabilir. Bu durumda mahkemece yapılacak işlem takibin devamına dair icra dairesi kararına yönelik şikayetin kabulü ile takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılmasına karar vermekten ibarettir....

    Bilindiği üzere 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 168. maddesinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte ödeme emrine yazılacak hususlar düzenlenmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı alacaklı 15.04.2013 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 20.10.2015 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile toplam 4.400,00 TL kira alacağının faiziyle tahsilini talep etmiş, davalı borçlu adına çıkartılan ödeme emrine ilişkin tebligat iade edilmiştir. Davalı borçlu 10.11.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, böyle bir borcu bulunmadığını bildirerek takibe ve borca itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması isteminde bulunmuştur....

        İcra Müdürlüğünün 2013/15155 esas sayılı dosyasının tetkikinden; ödeme emrinin borçluya 04/07/2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 12/07/2013 tarihli dilekçesiyle borca itirazda bulunduğunun anlaşıldığı, yedi günlük itiraz süresi geçtikten sonra borçlu tarafından itiraz yapılmış olduğu, davacının dava açtmakta hukuki yararın olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davaya konu icra takip dosyasındaki ödeme emrine itirazın süresinde yapılmamış olması nedeniyle dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Dairemizce 03.04.2017 tarihli geri çevirme kararında dosyadaki borca itiraz dilekçesinin UYAP'a giriş tarihini gösteren evrakların dosya içerisine konulması istenmiştir....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; borca ve yetkiye yasal süresi içerisinde itiraz edilmediğini, bu nedenle borca ve yetkiye itiraz talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı tarafından ayrıca yetkiye de itiraz edildiğini, yetkili icra müdürlüklerinin Bakırköy İcra Müdürlükleri olduğuun belirtildiğini, taraflar arasında imzalanan ve takibe konu olan senetlerden anlaşılacağı üzere düzenleme ve ödeme yerinin istanbul ataşehir olduğunu, bu nedenle yetkiye itirazın reddedilmesi gerektiğini, davacı tarafından davalı müvekkiline hiçbir ödeme yapılmamış olduğunu, borcun ödenmesi için takibe geçildiğinde ise itiraz edildiğini beyanla, borçlu tarafından yapılan yetkiye ve borca itirazın iptaline, karşı taraf vekalet ücretinin lehlerine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          Takip dosyasının incelenmesinde; çekin hamili ve yasal süre içerisinde çeki ibraz eden davalı alacaklı tarafından, keşideci T1 ile ile cirantalar Fesih Yaşar ve Ayhan Gülmez aleyhine 100.000,00- TL bedelli çeke istinaden kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin yetkiye itiraz eden borçlu şirkete 26/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davanın yasal 5 günlük sürede açıldığı anlaşılmıştır. İİK'nun 50/1. maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HMK'nun 447/2. maddesi atfıyla HMK'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Ayrıca, takip dayanağı akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir....

          Karara karşı davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunarak, müvekkilleri aleyhine icra takibi başlatıldığını ve ödeme emrinin müvekkillerine tebliğ edildiğini, takibe konu senedin borçlularının müvekkilleri olduğunu ve senedin vadesi geldikten sonra borçlu müvekkili T1'un alacaklı T4 borcunu banka yolu ile ödediğini ve davalıya karşı borcunu bitirdiğini, davalı tarafından mahkeme dosyasına yasal süre içinde cevap dilekçesi sunulmadığını, ve süresi içinde sunulmayan cevap dilekçesinin hükme esas alındığını, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararları doğrultusunda süresi içinde sunulmayan dilekçesin hükme esas alınmasının mümkün olmadığını, davalının müvekkillerinden aldığı parayı ödeme emrine ve bahse konu senede yansıtmadığını, haksız ve yersiz olarak başlatılan takibin iptalinin gerektiğini, bu nedenle ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına ve dosyanın yeniden incelenmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          İİK'nun 8. ve İcra İflas Kanunu Yönetmeliği'nin 22/2. maddesi gereğince ise; "İcra ve iflas daireleri, yaptıkları muamelelerle kendilerine vaki talep ve beyanlar hakkında bir tutanak yaparlar. Sözlü itirazlar ile talep ve beyanların altları, ilgililer ve icra müdürü veya muavini veya katibi tarafından imzalanır.'' Buna göre; ödeme emrine itiraz dilekçesinin, icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılmış olması gerekir. Ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK. 13.5.2009 tarih ve 2009/12- 185 E.-2009/182 K.). İcra müdürlüğünce, itiraz dilekçesi tarihinin, önceki bir tarih olarak bildirilmesine itibar edilemez. (emsal karar; Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2019/9096 E 2020/5738 K sayılı kararı) Öte yandan, borçlu itiraz dilekçesini posta ile de gönderebilir....

          İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, dava dilekçesini tekrarla, İİK'na göre icra dairesince ödeme emri tanzim edilirken kanuna aykırı hususların ödeme emrine yazılamayacağını, kanuna aykırı hususların ödeme emrine yazılmış olmasının ödeme emrinin iptalini gerektirdiğini ve süresiz şikayete tabi olduğunu, müvekkilinden talep edilen borcun tamamen ödendiğini, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169, 169/a maddeleri uyarınca çek tazminatının fazla talep edildiği ve borcun bulunmadığı iddiaları ile borca itiraz istemine ilişkindir. Somut olayda, İzmir 9. İcra Müdürlüğünün 2019/3346 Esas sayılı takip dosyasında ödeme emri, davacıya 11/03/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, dava 24/02/2020 tarihinde ve ödeme emri tebliğini takiben beş günlük yasal süreden sonra açılmıştır....

          UYAP Entegrasyonu