Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/09/2021 NUMARASI : 2021/365 ESAS 2021/590 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz, Tebligat Şikayeti KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkikinin istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; icra takibinden davacının 08/06/2021 tarihinde e-devlet üzerinden haberdar olduğunu, yapılan ödeme emri tebliğ işleminin geçersiz olduğunu, bono üzerindeki imzayı açıkça inkar ettiklerini, asıl alacak ve ferileri de olmak üzere borcun tamamına itiraz ettiklerini, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 08/06/2021 tarihi olarak kabulü ile borca, imzaya ve ferilerine itirazlarının kabulünü talep etmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2019 NUMARASI : 2018/834 ESAS 2019/1118 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; icra takibene dayanak bonodaki imzamın müvekkiline ait olmadığını, bu nedenle imzaya itiraz ettiğini, bonodaki TC kimlik numarasının yanlış olduğunu, bononun kendisi tarafından düzenlenmediğini belirterek imzaya itirazlarının kabulüne ve tazminata hükmedilmesini talep etmiştir....

Dairemizin 28/05/2021 tarih, 2020/592 esas ve 2021/1234 karar sayılı kararı ile; Bakırköy 2.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2019/556 esas sayılı dava dosyasından, davacı/borçlunun, davalı/alacaklı aleyhine açtığı menfi tespit davası olduğu, davanın konularından birinin eldeki takibe konu iki adet bono olduğu, davanın 18/07/2019 tarihinde açıldığı, dava dilekçesinin, 12, 13 ve 14 numaralı kısımlarındaki açıklamalara göre takibe konu senetlerin davacı tarafından paraf atılmak suretiyle imzalandığının kabul ve ikrar edildiği, bu ikrarın eldeki imzaya itiraz davası bakımından da bağlayıcı olduğu, mahkemece imzaya itirazın reddine karar verilerek, davacının borca ve özellikle faize yönelik itirazları incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde imzaya itirazın kabubüne karar verilmesinin yerinde olmadığı gerekçesi ile davalının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6. maddesi uyarınca kabulüne, Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından iki adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte borçluların imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece bonolardaki imzanın borçluların eli ürünü olduğu gerekçesiyle imzaya itirazın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda borçlular tarafından, borcun ödenmesi üzerine senetlerin yırtıldığının beyan edilmesi sebebiyle imzaya itiraz edildiği, senetlerin ödendiği iddia edilerek ödeme belgesi sunulduğu görülmektedir....

    İcra Müdürlüğünün 2019/15767 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı lehtar tarafından davacı keşideci borçlu aleyhine üç adet bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 ödeme emrinin davacı borçluya 18.12.2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal 5 günlük süre içerisinde 23.12.2019 tarihinde imzaya itiraz ettiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 170/3. maddesine göre; icra mahkemesi, 68/a maddesinin 4. fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda, inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir. İnkar edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip İİK'nun 170/2. maddesine göre durdurulmuşsa, borçlu sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın %20' sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına ve takip konusu alacağın %10'u oranında para cezasına mahkum edilir ve itiraz reddedilir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 12/01/2021 gün 2020/584 E. 2021/16 K.sayılı kararla; 1- Davacının imzaya itirazının KABULÜ ile İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğünün 2020/16852 Esas sayılı dosyasındaki takibin DURDURULMASINA, 2- İşin esasına girilmediğinden davalı aleyhine icra inkar tazminatı ve para cezası hükmedilmesine yer olmadığına, '' karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; imzaya itiraz davalarında bilirkişi incelemesi için gider avansı yatırılması yönünde ara kararı tesis edilemeyeceğini, yerel mahkemece yapılması gerekenin HMK 324 maddesi uyarınca delil avansı ikamesi için süre verilmesi ve bu eksiklik tamamlandıktan sonra işin esasına girilmesi gerektiğini, borçlunun imzaya itirazının takibi sürüncemede bırakmayı amaçladığını, imzaya itirazla birlikte borca itiraz edilmediğini beyanla, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/08/2021 NUMARASI : 2021/277 ESAS- 2021/653 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine İstanbul 31. İcra müdürlüğünün 2021/10530 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra müdürlüğünün yetkili olmadığını yetkili icra dairesinin Büyükçekmece icra müdürlüğü olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün yetkisine imzaya ve borca itirazda bulunmuştur....

    Somut olayda, takip borçlularından Davut'a 10 örnek ödeme emri Düzce adresinde tebliğ olunmuş, adı geçen borçlunun yetki itirazında bulunduğuna dair herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığına göre, Düzce İcra Dairesi'nin yetkisi kesinleşmiştir. Bu durumda yetki itirazının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne dair hüküm tesisi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Temyiz Eden: Davalı/alacaklı vekili Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava; borca, imzaya, İcra Dairesi'nin yetkisine itiraz ile takibin iptali istemine ilişkindir....

      Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 2011/12-177 E. - 2011/300 K. sayılı ve 11.05.2011 tarihli kararı). Somut olayda borçlunun imzaya itiraz ettiği tarihte verilmiş bir çek iptali kararı mevcut olmayıp imzaya itirazın esasının incelenmesi zorunludur. Öte yandan .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1-856 sayılı dosyasındaki dava hasımsız görülerek sonuçlandırılmış olup, alacaklı, bu davada taraf olmadığından verilen karar kendisini bağlamaz. O halde mahkemece, borçlunun imzaya itirazının esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetk,i itirazının yerinde olmadığını, davacının tacir olduğunu, Yalova adresinde faaliyet gösterdiğini, ayrıca para alacağına ilişkin alacak nedeni ile müvekkilinin adresinin Tuzla İstanbul olması nedeni ile yetki itirazının geçersiz olduğunu, İstanbul Anadolu ve Yalova İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu söyleyerek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak tetkik edildiğinde; davacı borçlu, aleyhine başlatılan icra takibinde icra müdürlüğünün yetkisine, takibe konu senetlerdeki imzaya ve borca itiraz etmiş ise de; usule ilişkin itiraz olması nedeniyle mahkememizce ilk olarak borçlunun yetkiye itirazı değerlendirilmiştir. Davacı, İstanbul Anadolu icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ederek yetkili olduğunu ileri sürdüğü Karamürsel İcra Müdürlüğüne dosyanın gönderilmesi talebinde bulunmuştur....

        UYAP Entegrasyonu