"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu şirketin, hakkında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte süresinde yetkiye ve borca itiraz ettiği, alacaklı tarafından itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece borçlunun yetki itirazı yerinde görülmeyerek borca itirazlarının incelenmesi ile itirazın kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile yürürlükten kaldırılan 1086 Sayılı HUMK'nun 22. maddesinde; tarafların yetki sözleşmesi yapmak suretiyle yetkili olmayan bir mahkemenin yetkisini kabul edebilecekleri, buna göre tüzel kişilerin yanında...
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : İlk derece mahkemesince, yetkiye ve borca itirazın reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararına karşı, davacı borçlu asil tarafından yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunulmuş, gerekli istinaf harçları yatırılmıştır. Davacı borçlu asil istinaf dilekçesinde; senet borçlusunun Kumru ilçesinde ikamet etmekte olup, tebligatın da bu adreste yapıldığını, Kumru İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunu, yetki itirazının kabulünün gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Dava, bonoya dayalı kambiyo takibinde yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. 2004 sayılı İİK’nun 50. ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 447/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken HMK'nun 6. maddesi, "Genel yetkili mahkeme, dava açıldığı tarihte davalı gerçek ve tüzel kişinin yerleşim yeri mahkemesidir....
itirazı ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13.Hukuk Dairesinin 2018/658 E....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ödeme emrinin 26/10/2020 tarihinde davacıya borçluya tebliğ edildiğini, borçlu tarafından 03/11/2020 tarihinde takibe, borca, faize ve yetkiye itiraz edildiğini, yerel mahkemeye davacı tarafından süresinde itiraz yapılmadığını belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolunda borca ve yetkiye itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davalı alacaklının bonoya dayalı takip başlattığı, davacı borçlunun yetkiye ve borca itiraz ettiği, mahkemece yetkiye itirazın kabulün karar verildiği, davalının karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....
Dava, İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır. 28.12.2003 tarihinde Kırıkkale/Keskin’de meydana gelen trafik kazasında davacı Kurum sigortalısı ......yaralanmış, Kurumca sigortalıya yapılan masrafların tahsili amacıyla davalı ile dava dışı.....ı icra takibi yapılmış, bu takibe karşı davalı borçlu vekili; borçlunun adresinin ..... olduğunu, dolayısıyla icra takibine yetkili icra dairelerinin .... dairesi olup, ...... icra dairesinin yetkili olmadığını ifade ederek, yetkiye ve ayrıca borca itiraz etmiş ve bu itiraz nedeniyle takip durmuştur. İlamsız takipte borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca birlikte itirazı nedeniyle takibin durması karşısında, bunu kabul etmeyen alacaklıya takibin devamını sağlamak için yasada iki yol tanınmıştır....
İnş.Eml.Elek.Otom.Gıda.San.Tic.Ltd.Şti.arasında imzalana genel kredi sözleşmesi ve limit artırımına ilişkin talepte müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğunu, hesabın kat edilerek borçlulara tebliğine rağmen ödenmemesi nedeniyle başlattıkları takibin davalının yetkiye ve borca itirazı üzerine durduğunu bildirerek davalının yetkiye ve borca ilişkin itirazlarının iptaline, %40 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, alacağa konu sözleşmenin Çankırı İlinde tanzim edildiğinden ve ayrıca yetki konusunda bir düzenleme yapılmadığından Çankırı İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu bildirerek yetki itirazında bulunmuş, talep edilen faiz oranının fahiş olduğunu, sözkonusu sözleşmeye sadece sözleşme lehdarı olan ......
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Rize İcra Müdürlüğünün 2021/5604 Esas sayılı dosyası üzerinden taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, takip uyarınca müvekkiline örnek no 8 ödeme emri ve örnek no 44 icra emri şeklinde ödeme emri ve icra emri tebliğ edildiğini, takibin şekli uyarınca icra emri gönderilemeyeceğini, zira ilamlı takip yapılmasına ilişkin koşulların mevcut olmadığını, öte yandan takibin yetkisiz icra dairesi nezdinde başlatıldığını, borca ve ferilerine itiraz edildiğini ileri sürerek müvekkili hakkında başlatılan takibin ve icra emrinin iptaline karar karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu nedenle aynı alacakla ilgili takip yapıldığı takdirde bu takip itiraza uğramış ve itirazın kaldırılması veya iptaline ilişkin bir talepte bulunulmamış ise bu madde hükmüne istinaden yeni bir takip yapılamaz. Dosyanın incelenmesinde, davacı tarafından ... 2. İcra Müdürlüğünün 2012/14803 esas sayılı dosyası ile 27/08/2012 tarihinde davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu, alacaklı davacı tarafından bu defa 18/06/2013 tarihinde ... 7. İcra Müdürlüğünün 2013/14435 esas sayılı takibi başlatıldığı ve her iki takibin de aynı alacağın tahsili amacıyla yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafından davalı aleyhine daha evvel başlatılan ... 2....
. - K A R A R - Davacı vekili; davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının yetkiye ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu, senetlerin üzerinde Bodrum Mahkemelerinin açıkça yetkili kılındığını, ayrıca davalının sunduğu ödeme belgesinin başka bir borca ilişkin olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40'tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı 24/03/2011 tarihli duruşmadaki beyanında; takibe dayanak senetleri davacıdan aldığı borç paralara karşılık verdiğini, ancak borcunu ödediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
-KARAR- Davacı vekili, taraflar arasında davalının müvekkiline su ürünleri teslimine ilişkin yapılan anlaşma gereğince müvekkilinin davalıya toplam 30.346 TL avans göndermesine rağmen ürünlerin müvekkili firmaya teslim edilmediğini, alacağın tahsili için başlatılan takibin davalının yetkiye, borca ve borç miktarına itirazı üzerine durduğunu bildirerek itirazın iptali ile takibin devamına, %40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, duruşmalara katılmamış, cevap da vermemiştir. Mahkemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK’nun 67.maddesi gereğince itirazın iptali istemine ilişkindir. Bir itirazın iptali davasının görülebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış geçerli, ayakta duran bir icra takibinin varlığı şarttır. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur....