Davacının dava dilekçesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik açıkça bir şikayeti bulunmadığından, bu hususun değerlendirilmesinde toplanacak bir delil bulunmamaktadır. Davacı/borçlu vekili dava dilekçesinde; takip talebinde borçlunun adresinin belirtilmediğini ileri sürmüş olup, bu iddia İİK'nın 16. maddesi kapsamında şikayet niteliğindedir. 7 günlük süre içerisinde ileri sürülmelidir. Davacının yetkiye, borca ve fer'ilerine yönelik diğer itirazları ise İİK'nın 168. maddesine göre yasal 5 günlük süre içerisinde ileri sürülmedilir. Somut olayda; davacı/borçluya 12/07/2019 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş olup, bu şikayet ve itirazlar yönünden 09/12/2019 tarihinde yapılan başvuru süresinde değildir. Davacının takipte alacağın Türk Lirası karşılığının belirtilmediği yönündeki şikayet ise İİK'nın 58/3. maddesine aykırılık kapsamında süresiz şikayete konu olup, kamu düzenine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ....... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun İcra Mahkemesi'ne yaptığı başvuruda, örnek 10 ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini belirterek usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte yetkiye ve borca itiraz ettiği, mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin reddi ile birlikte yetkiye ve borca itirazın süre aşımından reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat muhatabın bilinen en...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca itiraz KARAR Alacaklı tarafından ilk takip ilamsız takip olarak başlatılmış olup, devamında buna bağlı olarak yapılan her türlü itiraz ve şikayeti inceleme görevi 12. Hukuk Dairesi'ne aittir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 22.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, alacaklının icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borçlunun icra dairesi nezdinde borca itirazı olmadığını, sadece yetkiye itiraz ettiği halde, icra müdürü tarafından takibin borca ve yetkiye itiraz nedeniyle durdurulduğunu ileri sürerek, borca itiraz nedeniyle takibin durdurulması işleminin iptalini ve borçlunun yetki itirazının kaldırılmasını istediği, mahkemece, yetkiye ve borca itiraz nedeniyle takibin durdurulması işlemi usul ve yasaya uygun olduğundan şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine özgü takipte usulsüz tebligat şikayeti, yetki, borca, faiz oranına, işlemiş faize itiraz ile İİK'nın 45. maddesi uyarınca öncelikle ipoteğe başvurulması gerektiğine dair şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 15. ve 17. maddeleri, İİK'nın 45, 50/1. ile 169/a maddeleri, TTK'nın 777/3 maddesi. 3....
Davalı vekili, davacının, belirtmiş olduğu ödemelerin dava konusu bonoya istinaden yapıldığını ve bononun anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu ispat etmesi gerektiğini, davacı tarafın şikayeti üzerine müvekkili hakkında açılan ceza davasında beraat kararı verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlular tarafından imzaya ve borca itiraz edildiği, mahkemece yasal süresi içinde açılmayan itirazın reddine karar verildiği görülmektedir. Somut olayda, 15.04.2014 tarihinde tebliğ edilen ödeme emri üzerine borçluların, takip dayanağı senet aslının icra dosyasına sunulmadığı şikayeti ile birlikte borca itiraz ettiği, ....
İcra Müdürlüğü'nün usulsüz tebligatı inceleme yetkisi olmadığından dolayı itiraz ve şikayeti kabil olmak üzere 30.10.2020 tarihinde taleplerinin reddine karar verdiğini, söz konusu icra dosyasına taraflarınca 28.10.2020 tarihinde vekalet sunulmuş olup yine aynı tarihte vekalet harcı yatırıldığını, 18.11.2020 tarih ve saat diliminden sonra icra dosyası içeriğinden bilgi sahibi oluklarını, usulsüz tebligat ve usulsüz tebligata bağlı diğer itirazlarının icra müdürlüğünce itiraz ve şikayeti kabil olmak üzere reddedildiğinin 18.11.2020 tarihinde öğrenildiğini, 7 günlük şikayet süresinin bu tarihten başlatılması gerektiğini, müvekkiline ödeme emrinin Tebligat Kanunun 21. maddesine göre usulsüz olarak tebliğ edildiğini belirterek, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, Bakırköy 11....
Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, kambiyo şikayeti ile birlikte imzaya, borca, fer'ilerine, faize ve faiz oranına da itiraz ettiği halde mahkemece bu hususlarda bir değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. O halde, mahkemece, HMK'nun 297/2. maddesi gözetilmek suretiyle, borçlunun imzaya, borca, fer'ilerine, faize ve faiz oranına itirazları da incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayeti, yetki itirazı ve borca itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 168,169 ve 169/a maddeler, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlu vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....