WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2016/31276 eas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin müvekkiline usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin takipten 23/11/2017 tarihinde haberdar olduğunu, takip dayanağı senetteki imzanın müvekiline ait olmadığını, müvekkilinin borcu bulunmadığını belirterek usulsüz tebligat nedeniyle tebliğ tarihinin 23/11/2017 tarihi olarak kabulüne, imzaya ve borca itiraz nedeniyle takibin iptaline, tazminata ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı/alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafa yapılan tebligatın geçerli ve usulüne uygun olduğunu, imzaya ve borca itirazın yasal 5 günlük süresi içerisinde olmadığını, itirazlarının yerinde olmadığını belirterek davanın reddine, tazminata ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi; ödeme emrinin 19/10/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacı/borçlu vekili Av....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının doğru olmadığını savunarak davanın reddine, tazminata ve para cezasına karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi; ödeme emrinin borçluya 14.02.2022 tarihinde tebliğ edildiği, davanın İİK'nın 169/a maddesine dayalı borca itiraz olduğu, 21.02.221 tarihinde açılan davanın süresinde olmadığı gerekçesiyle davanın süre yönünden reddine, tazminat ve para cezası talebinin reddine karar vermiş, kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 11.10.2022 tarih, 2022/3124 Esas, 2022/2147 Karar sayılı kararı ile davacıya ödeme emrinin 14.02.2021 tarihinde tebliğ edildiği, 21.02.2021 tarihinde davanın süresinde açıldığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....

Hukuk Dairesinin ilamının dava konusu ile ilgisinin olmadığını ve alacaklının itirazın kaldırılmasını istemekle hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususları ile ilgili bir ilam olduğunu, mahkemece eksik inceleme sonucunda hukuka aykırı ve somut olayın özelinde değerlendirme yapılmaksızın karar verildiğini, kararda belirtilen Yargıtay ilamının davanın esasını çözümlemeye elverişli olmadığını, İcra İflas Kanununda ve Tebligat Kanununda borca itiraz konusunda düzenlemelerin emredici nitelikte olduğunu, mahkemece de bu emredici hükümlere ve hukuka aykırı karar verdiğini, borçlu T3 ödeme emrinin 06/08/2022 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen 7 günlük itiraz süresi içerisinde borca itiraz etmediğini ve ödeme emri tebliğ öncesi yapılan borca itirazın da değerlendirilmemesinin gerektiğini, şikayetlerinde İİK'nun 62. maddesinin net olduğunu, yoruma ve tartışmaya açık olmadığı dikkate alınmadan karar verildiğini, icra müdürlüğünden ödeme emrine yapılan itirazın süresinde ve usulüne göre yapılmadığını...

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın takibin ve ödeme emrinin iptali sebebi ile şikayet talebinde bulunduğunu, borçlunun İ.İ.K nun 170/a maddesine göre kambiyo hukuku bakımından şikayetinin İ.İ.K 'nun 168/3 fıkrasına tabi olup buradaki şikayet süresinin ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 gün olduğunu, borçluya ödeme emrinin 29.03.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, şikayet tarihinin ise 05.04.2021 tarihi olması sebebi ile 5 günlük süre içerisinde yapılmadığını, bu sebeple şikayetin süresinde yapılmamış olması sebebi ile reddini talep ettiklerini, borçlunun cezai şarta itirazının ise borca itiraz niteliğinde olduğundan yine 5 günlük süre içerisinde borca itiraz şeklinde talep edilmesi gerektiğini, Cezai şarta ilişkin itirazın borca itiraz olması sebebi ile şikayet yolu ile talep edilemeyeceği gibi yasal 5 günlük süre içerisinde de talep edilmediğini, bu sebeple reddini talep ettiklerini, borçlunun işlemiş faize ve faiz oranına itirazının da borca itiraz niteliğinde...

a nakli sırasında hasarlandığını, müvekkilinin meydana gelen zararı sigortalısına ödeyerek haklarına halef olduğunu, zararın tazmini için davalı aleyhine İzmir İcra Dairesinde giriştikleri icra takibine davalının yetkiye ve borca itirazı üzerine açtıkları itirazın iptali davasında mahkemenin Kemalpaşa İcra Dairelerinin yetkili olduğu yönünde karar verdiğini, bunun üzerine takibin Kemalpaşa İcra Dairesi'ne gönderilip davalıya tekrar ödeme emri tebliğ edildiğini, davalının bu sefer haksız olarak borca itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....

    Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine dair ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı taraf işbu takibe itiraz ettiğini ve haksız olan bu itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu, borçlunun itirazı haksız ve dayanaksız olduğunu, borçlunun itirazında borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği ve bu haksız itirazı nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiğini, borçlunun uzun süreden beri müvekkile olan açık faturalardan kaynaklanan borcunu ödemediğini, müvekkilinin mal ve hizmeti teslim ettiğini ve bunun sonucunda alacağa konu faturayı tanzim ettiğini belirterek ... 33 . İcra Müdürlüğü’nün...Esas sayılı dosyasına yapılan davalının haksız itirazının iptali ile icra takibinin devamına, davalı/borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir....

      Somut olayda; davacı şirket, faturaya dayalı olarak, davalı şirket aleyhine19.08.2013 tarihinde ilamsız icra takibi başlatmış, ödeme emri davalı şirkete 01.10.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu (davalı) şirket vekili 02.10.2013 tarihli itiraz dilekçesiyle borca ve faize itiraz etmiş, aynı gün icra hukuk mahkemesinde, dayanak belgelerin ödeme emrine eklenmediği gerekçesiyle ödeme emrinin iptali için dava açmış, bu sırada alacaklı vekili 21.10.2013 tarihinde temyize konu itirazın iptali davasını açmış, itirazın iptali davasının yargılaması devam ederken, icra mahkemesince 26.12.2013 tarihli ilamla, ödeme emriyle birlikte dayanak belge örneklerinin borçluya gönderilmediğinden bahisle, ödeme emrinin iptaline karar verilmiş, ödeme emrinin iptaline karar verilmesi nedeniyle huzurdaki itirazın iptali davası da reddedilmiştir. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için usulüne uygun açılmış bir icra takibinin bulunması gerekir....

        İcra Dairesi'nin 2022/28084 Esas dosyası ile başlatılan takip neticesinde kendisine ödeme emri gönderildiğini, ödeme emrinin tebliğine binaen davacı/borçlu tarafça hem yetkiye hem de borca itiraz edildiğini, borçlunun yetki itirazının taraflarınca kabul edildiğini ve dosyanın Suluova İcra Dairesi'ne gönderildiğini, yetki konusunda bir karara varılır ve mevcut icra dairesinin yetkisiz olduğu tespit edilir ise yetkisiz icra dairesinin yapmış olduğu tüm işlemler geçersiz olacağından dolayı dosyanın Suluova İcra Dairesine gönderilmesinden sonra tekrar ödeme emri tebliğ edilmesi gerektiğini, davacı/borçlu vekili tarafından her ne kadar İstanbul 31....

        Noterliğinin 2 mayıs 2012 tarih ... yevmiye sayılı vekaletname ile itiraz eden vekile verdiği vekaletnamenin dosyaya harçlarıyla birlikte sunulduğu anlaşılmakla icra dosyasında vekaletname bulunmadığına yönelik gerekçe doğru olmamıştır. İİK 67.m. uyarınca itirazın iptali davası açılabilmesinin koşullarından biri borçlunun aleyhindeki ilamsız icra takibine ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde itiraz edip takibi durdurmasıdır. Vekil tarafından borca itiraz dilekçesinde ; icra takibini haricen öğrendikleri belirtilerek borca ve ferilerine itiraz ettikleri belirtilmiştir....

          Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından başlatılan takibe ilişkin olarak borca, faize ve fer'ilerine, ödeme emrine, ödeme emrinin takip talebine aykırı düzenlenmesine ilişkin nedenlerini belirterek süresiz şikayet yoluyla itiraz ettiklerini, takibe konu borç düzenli olarak alacaklının banka hesabına yatırıldığından müvekkilinin borcunun bulunmadığını, ancak mahkemece eksik soruşturma yapılarak, usul ve esasta hata yapılarak davanın reddine karar verildiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Borçlu, kira alacağına dayalı genel haciz yoluyla ilamsız takipte ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesini, ayrıca ödeme emrine, borca, faiz ve ferilerine yönelik itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir....

          UYAP Entegrasyonu