İcra Müdürlüğü'nün 2018/23955 esas sayılı dosyasına süresi içinde yaptığı borca ve yetkiye itiraz nedeniyle takip durmuş olup taraflarınca dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi talepleri üzerine, dosyanın Amasra İcra Müdürlüğü'ne gönderilmiş olduğunu, bundan sonraki süreçte yetkisiz olan İstanbul 18....
Takibin İstanbul 15.Asliye Ticaret Mahkemesinden alınan 21.03.2018 tarih, 2018/289 D.İş Esas sayılı kararla 23.03.2018 tarihinde başlatıldığı, borçluya ödeme emrinin 27/03/2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. İİK'nın 168, 169 ve 170 ve 170/a maddelerinde; kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren takip müstenidi kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu, borçlu olmadığı, borcun itfa edildiği, mehil verildiği, alacağın zaman aşımına uğradığı veya yetki itirazını sebepleri ile birlikte, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre kambiyo hukuku bakımından takip hakkı olmadığını (şikayet yoluyla) beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Anılan yasa hükümlerine göre imzaya, borca, yetkiye itiraz ve kambiyo hukuku bakımından şikayet ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süreye tabidir....
Ödeme emrinin tebliği üzerine süresinde icra dairesinin yetkisi ile borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu anlaşılmıştır. Davalının icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazı, davacı vekilinin 22.09.2017 tarihli dilekçesiyle kabul edilmiş ve dosyanın Bakırköy İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir. Dosyanın gönderildiği Bakırköy 16. İcra Müdürlüğünün 2017/19524 Esas sayısına kayıt edilmiş, ancak takip nedeniyle ödeme emri borçluya tebliğ edilmediği için davalı tarafça takip dosyasına itiraz edilmemiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde Bakırköy icra dairesinin dosyasına yönelik itirazın iptali istemiş, anılan dosyada itiraz bulunmadığının belirlenmesi üzerine son oturumda Denizli icra dairesinin dosyasına yönelik itirazın iptali istenmiştir. İtirazın iptali davaları, icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardandır....
Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır.Somut olayda icra dairesinin yetkisine itiraz kabul edilerek dosyanın aktarıldığı yetkili icra dairesinde ödeme emri çıkartılmadan yetkisiz icra dairesi tarafından gönderilen ödeme emri üzerine yapılan borca itiraz üzerine elde ki davanın açıldığı, itirazın iptali davasının görülmesinin ön koşulu yetkili icra dairesinde usulen ödeme emri üzerine borca geçerli bir itiraz bulunması gerektiği, dava tarihi itibariyle yetkili ------ İcra Dairesince ödeme emrinin tebliğe çıkartılmadığı görüldüğünden davanın usulden reddine karar verilmiştir....
adresine yapılan usulsüz tebliğin iptaline, borca, takibe, ödeme emrine, faize, yetkiye, gecikmiş itirazlarının kabulüne ve takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde; davalı -alacaklının davacı-borçlular hakkında 30/04/2015 tanzim 24/04/2019 vade tarihli 4.000.000,00 TL bedelli senetten kaynaklanan 1.687.401,00 TL asıl alacak ve 38.061,00 TL işlemiş gecikme cezasına dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yaptığı, çıkarılan örnek 10 nolu ödeme emrinin davacılara 25/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın da 29/07/2019 tarihinde yasal süresinde açıldığı anlaşılmıştır Davacı taraf dilekçesinde ödeme emrine itirazı ile birlikte yetki, borca ve imzaya itiraz etmiş olup, mahkemece ödeme emrine yönelik itiraz kabul edilerek ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir....
Bu halde, ilk derece mahkemesi kararı usulsüz tebligat şikayetine ilişkin yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden usul ve yasaya uygun görülmemiştir. Davacı tarafın, yetkiye ve borca itirazı yönünden verilen karara karşı da istinaf istemi bulunmaktadır. Yetkiye ve borca itirazın, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde İİK.nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğüne yapılması gerekir. İcra müdürlüğü yerine icra mahkemesine yapılan itiraz fuzuli olup bir hukuki sonuç doğurmayacaktır. Somut olayda, davacıların iddialarının yetkiye ve borca itiraz niteliğinde olduğu, İİK'nın 62. maddesi uyarınca her türlü itirazın icra müdürlüklerine yapılması gerektiği, icra mahkemesinin itirazları değerlendirme yetkisi bulunmadığı anlaşılmakla davacıların yetkiye ve borca itiraza yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....
edildiğini, takip dayanağı çeke dair herhangi bir bilgisinin olmadığını, kendisinin şirketi 02/05/2019 tarihinde devraldığını, dayanak çekin ticari defterlerde kaydı olmadığından çeki ve çekten kaynaklanan sorumluluğu kabul etmediğini, ödeme emri ile birlikte çekin sureti gönderilmediğinden çekteki imzayı inceleyemediği, bu nedenle imza itirazında bulunduğunu, ayrıca borca itiraz ettiğini, ödeme emriyle birlikte dayanak belge gönderilmediğinden ödeme emrinin iptalinin gerektiğini belirterek icra dairesinin yetkisine, borca ve imzaya itirazlarının kabulüne, ödeme emrinin iptaline, %20 den az olmamak üzere tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
İlk derece mahkemesi kararında özetle: Alacaklı davalı tarafından davacı borçlu aleyhine girişilen kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ödeme emrinin davacıya 01/07/2021 tarihinde tebliğ üzerine borçlunun mahkemeye başvurarak borca itiraz niteliğindeki iddialarını ileri sürdüğü anlaşıldığı, İİK'nun 168/5. maddesi hükmü gereği kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde borçlunun yetkiye, imzaya ve borca itirazlarını beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerektiği, bu sürenin hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği, borçluya gönderilen ödeme emrinin 01/07/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 09/07/2021 tarihinde mahkemeye başvurarak borca itiraz niteliğindeki iddialarını ileri sürdüğü ve açıkça ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürmediği, bu itibarla davanın ödeme emrinin tebliğinden itibaren işleyen yasal 5 günlük süresinde ileri sürülmediği anlaşıldığından süre aşımı nedeniyle reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır...
İcra Dairesi'nin 2019/11536 Esas sayılı dosyasıyla kambiyo takibi başlattıklarını, ödeme emrinin davacıya 07.02.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, yetkiye ve borca ilişkin itirazların, 5 gün içerisinde yapılması gerektiğini, davacı borçlunun yasal süre geçtikten sonra yetki itirazında bulunduğunu, bu sebeple davacının itirazları ve davası süresinde olmadığını, davacının borca, açıkça itiraz etmediğini, davacının icra dairesinin yetkisine itiraz etmişse de takibe konu çekin Konya'da keşide edildiğini, çek metninden açıkça anlaşıldığını, çekin düzenlenme yeri olduğu için Konya İcra Dairelerinin takibe yetkili olduğunu, bu sebeple davacının yetki itirazının yersiz olduğunu, bu nedenle davanın öncelikle süreden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davacı aleyhine Konya 10....