Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Rize İcra Müdürlüğünün 2021/5604 Esas sayılı dosyası üzerinden taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, takip uyarınca müvekkiline örnek no 8 ödeme emri ve örnek no 44 icra emri şeklinde ödeme emri ve icra emri tebliğ edildiğini, takibin şekli uyarınca icra emri gönderilemeyeceğini, zira ilamlı takip yapılmasına ilişkin koşulların mevcut olmadığını, öte yandan takibin yetkisiz icra dairesi nezdinde başlatıldığını, borca ve ferilerine itiraz edildiğini ileri sürerek müvekkili hakkında başlatılan takibin ve icra emrinin iptaline karar karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Esas sayılı dosyası aracılığıyla icra takibi başlatmış ve borçlu şirkete gönderilen ödeme emri üzerine de hem borca hem de yetkiye itiraz edilmiştir. Öncelikle belirtmek gerekir ki davalı borçlunun yetki itirazı yerinde değildir. Zira taraflar arasındaki hizmet ilişkisine göre hizmetin verildiği yer müvekkil şirket adresinin bulunduğu Kağıthane, İstanbul adresidir. Dolayısıyla HMK m. 10 uyarınca hizmetin ifa edildiği yer açısından İstanbul (Çağlayan) Mahkemelerinin ve İcra Dairelerinin yetkili olduğu şüphesizdir. Ayrıca; TBK m. 89'a göre para borcu götürülecek borçlardan olup işbu ediminin ifa yeri de yine alacaklı ikametgahı yani Kağıthane, İstanbul adresidir. Dolayısıyla bu yönüyle de İstanbul (Çağlayan) Mahkemelerinin ve İcra Dairelerinin yetkili olduğu izahtan varestedir....

    Davalı vekili icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde hem yetkiye ve hem de borca itiraz etmiş, davalının adresinin-------yetkili olduğunu ileri sürmüştür. Ortada geçerli bir ilamsız icra takibinin bulunması itirazın iptali davası açılabilmesinin koşullarındandır. Geçerli bir icra takibinden söz edilebilmesi için takibin yetkili icra dairesinde yapılmış olması gerekir. Borçlunun icra dairesinine yaptığı itirazda hem yetkiye hem de borca itirazda bulunması halinde öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekmektedir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili olmayıp, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır ---- İİK 50.maddesi uyarınca ilamsız takiplerde HMK.nın yetkiye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır....

      Takibe, yetkiye, borca, işlemiş faize, faiz oranına, cezai şarta ve tüm ferilerine itiraz ettiğimizden takibin durdurulmasına" beyanı ile takibin durdurulmasına istemiştir. İcra dosyasının incelenmesinde, davacı tarafın 110.249,78- TL asıl alacak ve 26.883,79- TL işlemiş faiz alacağının tahsili için takip başlattığı, borcun sebebi olarak taraflar arasında cari hesap sözleşmesi çerçevesinde asansör servis sözleşmesi kapsamında kesilen faturalara ilişkin borçlu tarafından ikrar edilen alacağa ilişkin icra takibi açıklamasının yazıldığı, takip talebi ekinde müşteri ekstresi, davalı site yönetiminin imzasını içerir bir sayfalık ihtarnameye cevap fotokopisi, fatura fotokopileri, servis teklifi başlıklı belge fotokopilerinin takibe eklendiği görülmüştür....

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki yetki itirazının kaldırılması ve icra memur muamelesini şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Alacaklı icra mahkemesine başvurusunda: ... 3. İcra Müdürlüğü'nün 2021/3637 Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine dosyanın İstanbul ......

        Dosya kapsamında bu nedenlerle Trabzon İcra Müdürlüğü değil, borca ve yetkiye itiraz dilekçesinde belirtildiği gibi Vakfıkebir İcra Dairesi yetkilidir. Bu nedenle davacının borca ve yetkiye yapılan itirazın iptali davasının, takibin yapıldığı Trabzon İcra Müdürlüğü'nün yetkili olmaması nedeni ile reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir" şeklindeki gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiş olsa da Trabzon İcra Müdürlüğünce yetkisizlik kararı verilmemesi nedeniyle icra müdürlüğünün yetkili sayılacağını, bu durum karşısında mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir....

          Davalı borçlu vekili yetkiye itiraz etmiş ise de, T.B.K.nun 89/1 maddesine göre para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir. Alacaklının adresi Ankara olduğundan Ankara İcra Müdürlükleri yetkili kabul edilmiştir. Borçlu vekili sözleşmeye itiraz etmemiş, borca karşı çıkmıştır. İİK. 63. maddesine göre itiraz eden borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında, itiraz sebeplerini değiştiremez ve genişletemez. Sözleşmeye, imzasına, şartlarına cevap dilekçesi ile yapılan itiraz bu nedenle dikkate alınmamıştır. Borcun olmadığına dair bir belge de ibraz edilmediğinden" şeklindeki gerekçe ile "Davanın kabulü ile yetkiye ve borca itirazın kaldırılmasına, Asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine," karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın İptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, takibin yetkisiz yerde yapıldığı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İİK.nun 50. maddesi hükmüne göre, takip hukukunda, HUMK.nun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanır. Buna göre ilamsız icra takiplerinde genel yetkili icra dairesi borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesidir. İcra takibinde, borçlu tarafından yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz edilmiş ise mahkemece öncelikle yetki itirazının incelenerek karara bağlanması gerekir....

            Diğer yandan, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itirazı üzerine açılan davada, mahkemenin de yetkisine itiraz edilmesi halinde, mahkemece, İİK 50. ve 6100 sayılı HMK'nın 117/2. maddesi gereğince, dava şartı niteliğinde bulunan icra dairesinin yetkili olup olmadığı hususu öncelikle incelenmelidir. Somut olayda, davalının icra dairesinin yetkisine ve borca itirazından sonra açılan işbu itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine de itiraz edilmiştir....

              Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesi'nce verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçlunun mahkemeye başvurusunda, yetkiye, borca ve imzaya itiraz ettiği, yargılama devam ederken yetki itirazından feragat ettiği, mahkemece feragat nedeni ile yetki itirazının reddine, bonoda tahrifat yapılmış olması gerekçesi ile borca itirazın kısmen kabulüne karar verildiği, alacaklı ve borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi'nce, istinaf başvurusunun esastan ayrı ayrı reddine karar verildiği, alacaklının temyiz yoluna başvurduğu görülmektedir....

                UYAP Entegrasyonu