WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliğinin 25.06.2019 tarih ve 14372 yev. nolu ihtarnamesi tebliğe çıkartılmış ise de tebligat mazbatası görülememiştir. 6100 sayılı HMK'nun 297. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; hükmün, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılmasını ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri içermesi gerektiği; aynı maddenin 2. fıkrasında ise; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu ifade edilmiştir. Davacı borca ve faize itiraz etmiştir. Mahkemece davacının faize itirazı incelenmemiş ve faize itiraz hakkında hüküm kurulmamıştır....

Maddesinde "15/8/2018 tarihli ve 30510 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden yapılandırılması Hakkında Yönetmelik kapsamında yapılandırma imkanı tanınmış olması gerekir hükmüne açıkça aykırı davranıldığı için yetkisiz icra dairesinde açılan takibe, rehin hakkına, borca, faize ve tüm ferilerine de itiraz ediyoruz." beyanının yer aldığı, borçlu tarafın borca itiraz dilekçesinde kredi sözleşmesi ve rehin sözleşmesindeki imzayı inkar etmediği, bu durumda akdi ilişkinin kabul edildiği, bu durumda, olaya uygulanması gereken TBK.nun 89. maddesine göre, alacaklının kendi ikametgahında icra takibi başlatmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde yetkiye, borca, ferilerine, takip talebi ve icra emrine, vasfa yönelik şikayet ve itiraz niteliğindedir....

GEREKÇE : Uyuşmazlık genel haciz yolu ile yapılan ilamsız takibe karşı yetkiye, borca ve ferilerine itiraz ile takibin ve ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Adana 14.İcra Müdürlüğünün 2020/5071 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 vekili tarafından, borçlu T1 Ltd....

Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Davacı vekilinin icra mahkemesine müracaat ile İstanbul 14. İcra Müdürlüğünün 2018/5922 Esas sayılı takip dosyasında davalı aleyhine yapılan ilamsız takipte borçlunun yetki ve borca itirazının kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece yetkiye ve borca itirazın kaldırılmasına, takibin devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği görülmektedir. Somut olayda; borca itirazın borçlu vekili H....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçluların icra mahkemesine başvurusunda; takibin dayanağı bononun onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte kendilerine tebliğ edilmediğine dair şikayetlerinin yanı sıra yetkiye, borca, imzaya, faize itiraz ettiklerini, takibin zamanaşımına uğradığını ve takas mahsup isteminde bulunduklarını ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptalini talep ettikleri, mahkemece, işlemiş faize yönelik itirazın kısmen kabulüne, diğer şikayet ve itirazların reddine karar verildiği...

    DAVA KONUSU : Borca, İmzaya ve Yetkiye İtiraz KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: İzmir 19. İcra Müdürlüğünün 2016/8559 esas sayılı dosyası üzerinden vekil edeni şirket aleyhine icra takibi yapıldığını, yetkili icra müdürlüğünün Menemen İcra Müdürlüğü olduğundan takibe itiraz ettiklerini, ayrıca takibe konu çeklerde bulunan imzanın vekil edeni şirket temsilcisine ait olmadığın, takibe konu borcun tamamına ve faize de itiraz ettiklerini belirterek takibin durdurulmasını ve tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; davanın reddinin gerektiğini savunmuştur. İzmir 11. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiştir....

    Davacı tarafça dava açılırken imzaya, borca ve faize itirazın yanında yetkiye itirazda ve kambiyo şikayetinde de bulunulmuş, mahkemece 26/09/2019 tarihinde yetki itirazı ve kambiyo şikayeti taleplerinin tefrikine, diğer talepler yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 11/10/2019 tarihli karar ile de imzaya, borca ve faize itiraz yönünden açılan davanın HMK'nın 320/4 maddesi gereği açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İİK.nun 170/a-2 maddesi gereğince hakim, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verir. Ancak bunun için, icra mahkemesine yapılan itiraz veya şikayetin beş günlük sürede olması gerekir....

    -YTL alacağın tahsili için yapılan icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ..., davaya cevap vermemiştir. Davalı ... davalı ...’ın sahip olduğu şirketin davacıdan aldığı krediye kefil olduğunu, borcun miktarı konusunda bilgisinin bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davalılardan ...'in icra takibinde yetkiye, işlemiş faize, faiz oranına ve fer’ilerine, diğer davalı ...’ın ise borca, faize, faiz oranına ve fer’ilerine itiraz ettiği, davalı ...’ten takip tarihiyle davacı bankanın alacağının 6.759.65.-TL, ...’dan ise 6.280.85.-TL olduğu gerekçesiyle davalının icra takip dosyasında itirazlarının kısmen iptali ile takibin davalı ...’ın 6.280.85.-TL’den sorumlu olmak kaydıyla 6.759.65.-TL üzerinden ve ödeme emrindeki diğer şartlarla devamına, kabul edilen miktar üzerinden %40 oranında hesaplanan 2.703.86....

      (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2009/12- 185 esas 2009/182 karar) Borçlu vekilince sunulan 13/10/2020 havale tarihli itiraz dilekçesinde, "Tarafımıza 06/10/2020 tarihinde tebliğ edilen ödeme emrine ilişkin takibin esasına ilişkin olarak borca, işlemiş faize, işleyecek faize, borcun tüm ferilerine, ayrıca ve açıkça yasal süresi içerisinde itirazımızdır. Takibe konu alacak kalemlerine ilişkin yapılan incelemede müvekkil idarenin takipte talep edilen alacak miktarı kadar borcu bulunmadığı tespit edildiğinden iş bu dosyaya ilişkin borca, işlemiş faize, işleyecek faize, borcun tüm ferilerine ayrıca ve açıkça itiraz ediyoruz." şeklinde itirazlarını belirttikleri, İcra Müdürlüğünce önce takibin durdurulmasına karar verildiği, sonra itirazın kısmi itiraz olarak değerlendirilip durdurma kararının kaldırıldığı anlaşılmıştır. Borçlunun, icra dairesine itirazı, kısmi itiraz olmayıp borcun tamamına itirazdır....

      UYAP Entegrasyonu