tarihinden itibaren başladığından, derhal süresi içinde iş bu devayı açtığını, davalıya hiçbir borcunun olmadığını, ödeme tarihi tarafına tebligat kanunu usulüne uygun yapılmadığından borca ve yetkiye itiraz etme hakkı kısıtlanmış olduğu için iş bu davayı açtığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 23/10/2021 tarihinin tespitine, borca ve yetkiye itiraz süresinin 23/10/2021 tarihinden itibaren başlatılmasına, takibin kesinleştirme işleminin ve devamındaki aleyhine yapılmış tüm taşınmaz araç banka haciz ve diğer tüm hacizlerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık borçlunun isteminin İİK'nun 169.maddesinde belirtilen borca itiraz mı; yoksa İİK'nun 170/a maddesine (borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayeti) dayalı bir şikayet mi olduğu, buna göre 5 günlük sürenin mi dikkate alınacağı, yoksa süresiz şikayete mi tabi olduğu, sonuç olarak ödeme emrinin iptaline karar verilmesinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Konuya ilişkin yasal düzenlemeler üzerinde durmakta yarar vardır. Kambiyo senetleri hakkındaki özel takip usulleri 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 167 ve devamı maddelerinde, haciz yoluyla takip 168 ve devamı maddelerinde, bu takip şekline ilişkin borca itiraz 169-169/a maddelerinde, imzaya itiraz 170.maddesinde, borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayeti ise İİK.170/a maddesinde düzenlenmiştir....
GEREKÇE : Uyuşmazlık borçlu tarafından maddi hata ile ibraz edilen borca itiraz dilekçesinin geçerli olup olmadığı noktasında memur muamelesini şikayet mahiyetindedir. Adana 9.İcra Müdürlüğünün 2020/647 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 vekili tarafından, borçlu T1 aleyhine, toplam 39.096,27 TL asıl alacak ve ferilerin tahsili amacıyla genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacı borçluya ödeme emrinin 17.01.2020 tarihinde tebliğ edildiği, 20.01.2020 havale tarihli itiraz dilekçesi ile davacı borçlu tarafından yetkiye, borca ve faize itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin başlığında Adana 8. İcra Müdürlüğüne gönderilmek üzere İcra Müdürlüğüne Besni yazıldığı, aynı tarihte Besni İcra Müdürlüğünün 20.01.2020 tarih ve 2020/90 Muh. Sayılı yazısı ile itiraz dilekçesinin Adana 8....
Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet eden-borçlular vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri İstinaf sebeplerini tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine özgü takipte, ödeme emrine dayanak senedin tebliğ edilmediğinden bahisle şikayet ile yetkiye itiraz ile bonoda tahrifat yapıldığı, senedin sonradan doldurulduğu ve teminat senedi olduğuna ilişkin borca itiraz ve faize itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, TTK'nın 780/2-f maddesinin göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanan aynı Kanun'un 680. maddesi, 3095 Sayılı Kanun’un 2/2. maddesi, İİK'nın 167/2. ve 168/1-1. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 58. maddesi ile 169/a maddesi. 3. Değerlendirme 1....
İcra Müdürlüğünün 2015/19618 Esas sayılı dosyasında davalılar aleyhine takip başlattığı, bu dosyada davalı Lütfi'nin borca, davalı Necmettin'in borca ve yetkiye itiraz ettiği, bunun üzerine takip dosyasının gönderildiği Çaldıran İcra Müdürlüğünün 2016/81 E sayılı dosyasında davalıların borca yeniden itiraz ettikleri, mahkemece davalı Necmettin yönünden davanın kabulüne, davalı Lütfi yönünden davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Van 1. İcra Müdürlüğünde açılan takibin, borçlulardan birinin yetkiye ve borca itirazı üzerine icra dairesinin sehven iki borçlu yönünden de takip dosyasını Çaldıran İcra Dairesine gönderildiğini, ancak davalı Lütfi'nin Çaldıran İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyip yalnız borca itiraz ettiğinden bu borçlu yönünden usulden ret kararı verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür. İtirazın iptali davasının ön şartı, geçerli bir takibin bulunmasıdır. Davaya konu icra takibi Van 1....
Alacaklı Mudanya İcra Mahkemesinden yetki ve borca yapılan itirazın kaldırılması istemiştir. İİK'nın 4. maddesine göre her İcra Mahkemesi kendisine bağlı icra ve iflas dairelerinin muamelelerine yönelik itiraz ve şikayetleri incelemekle yetkili olduğundan uyuşmazlığın Mudanya İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK 21, 22 ve 23. (HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Mudanya İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 13.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
B.İstinaf Sebepleri Alacaklı, borçlunun 18.09.2019 tarihinde imzaya, yetkiye ve borca itiraz ettiğini, ipotekli takipten haberdar olduğu halde itiraz dilekçesinde mükerrerlik itirazında bulunmadığını, bir yıl sonra yapılan bu şikayetin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu ve mükerrer olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI C.1.Gerekçe ve Sonuç İlk Derece Mahkemesi ile aynı gerekçeye yer verilerek mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı gerekçesi ile alacaklının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Dava ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen borca ve yetkiye itirazın takibin türüne göre icra dairesine yapılması gerektiği halde, mahkemeye bu hususların ileri sürülmesi sonuç doğurmaz, bu nedenle ilk derece mahkemesinin bu konudaki değerlendirmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Borçlu, icra takibinin şekline göre İİK’nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazını, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine bildirmeye mecburdur. Borçlunun takip talebinde istenen işleyecek faiz oranına itirazı da borca itiraz niteliğinde olduğundan bu maddede öngörülen zorunluluğa ve kurala tabi olup bu husustaki itirazını icra dairesine bildirmelidir. Ancak icra müdürlüğünce dosya hesabı yapılması halinde ise, hesap işlemi sırasında uygulanan faiz oranının takipte kesinleşen faiz oranına ve yasalara aykırılığı İİK'nın 16. maddesi kapsamında olduğundan şikayete konu edilebilir ve mahkemece bu husus denetlenebilir....
adresine yapılan usulsüz tebliğin iptaline, borca, takibe, ödeme emrine, faize, yetkiye, gecikmiş itirazlarının kabulüne ve takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
tarihinde T6 itiraz dilekçelerinin ilgili icra müdürlüğüne ulaştığını, borca ve yetkiye itiraz kabul edilerek takibin durdurulduğunu, borçlunun ölümünden sonra mirası reddetmeyen mirasçılara muhtıra gönderilmesinin yeterli olduğunu, ödeme emrinin borçlulara sehven gönderildiğini beyanla, icra müdürlüğünce yapılan hatalı işlemin kaldırılmasına karar verilerek Muğla 2....