Dosyada mevcut tüm delillerin incelenerek değerlendirilmesinde, hükme esas olarak alınan 28/11/2021 tarihli mali müşavir bilirkişi raporu dayanak yapılarak; Davalı vekili tarafından icra takip dosyasına borca itiraz dilekçesi ile birlikte ilk itiraz olarak yetki itirazında da bulunulmuş ise de; TBK 89/1 maddesine göre para borçlarının götürülecek borçlardan olduğu,--- davalı vekilinin yetki itirazının reddine karar verilmiştir....
İcra dairesinin yetkisine ve borca itiraz üzerine davacı alacaklı yetki itirazını kabul ederek dosyanın yetkili Ula İcra Müdürlüğüne gönderilmesini istemiş ve dosya yetkili Ula İcra Müdürlüğüne gönderilmiş ise de yetkili icra dairesinde davalıya ödeme emri gönderilmeden ve yetkili icra dairesinde yapılan takibe itiraz vaki olmadan işbu dava açılmıştır. İtirazın iptali davası açılabilmesi için öncelikle geçerli bir icra takibi yapılması ve yapılan icra takibine itiraz edilmesi dava şartıdır. Temyize konu davada yetkili icra dairesinde davalıya ödeme emri gönderilmediği gibi, yapılmış bir itiraz da bulunmadığından dava şartı yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı biçimde davanın kabulü isabetsizdir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tapu Müdürlüğü'nün 28,02.2012 tarih ve ... yevmiye nolu ipotek belgesi ve resmi senedin de yetki şartı ve Üst sınır ipoteğinin varlığı geçerli ve açık olduğundan ve açıkça borca itiraz edilmediğinden bu sebeplerle itirazın reddi gerekmektedir. Davalıların borca açıkça itiraz etmemelerine rağmer borca itiraz ettiklerinin kabulü halinde bile borca itirazlarının reddi gerekmektedir. Davalı borçlu şirketin, müvekkil şirketten almış olduğu malların bedelini ödememesi üzerine, müvekkil şirketin cari hesaplarında görünen ve (fazlaya ilişkin haklar ve tüm alacak kalemleri saklı olmak üzere) yaklaşık olarak 2.685.320,76 -TL miktarında bir borcu bulunmamaktadır. Müvekkil şirketin ticari kayıt ve defterleri incelendiğinde bu husus tespit edilecektir. Ayrıca bu borç ile ilgili olarak davalılara ... Noterliği'nin 04.03.2016 tarih ve ... yevmiye nolu muacceliyet ihtarnamesi gönderilmiştir. Bu kapsamda davalıların itirazları kabul edilemez olup reddi gerekmektedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonunda, '' Dava, yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun yetki itirazını düzenleyen 50. maddesi gereğince yetkiye ve borca aynı anda itiraz edilmesi halinde İcra Mahkemesinin öncelikle yetki meselesini karara bağlayacağı yönünde amir hüküm bulunmakla öncelikle davacı yanın yetki itirazı değerlendirilmiş; bu doğrultuda takip dosyasında bulunan çekin incelenmesi neticesinde çekin tanzim yerinin ve borçlunun adresinin Of olduğu, yetkili Mahkemenin ise belirlenmeyerek "T.C. Mahkemelerinin yetkili olduğu" yönünde düzenleme yapılmış olduğu görülmüştür....
İlk derece mahkemesi tarafından; alacaklı tarafından hizmet sözleşmesine dayalı olarak borçlu hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede yaptığı başvuruda, borca itirazı ile birlikte Ankara İcra Dairesinin yetkisiz, İzmir İcra Dairesinin yetkili olduğunu ileri sürerek yetkiye itiraz ettiği, alacaklının ikametinin dosya ekindeki vekaletnameye göre Adapazarı/ Sakarya olduğu, borçlu davalının yerleşim yerinin ödeme emrinin tebliğ edildiği Narlıdere/ İzmir olduğu, bu hali ile Ankara İcra Müdürlüğünün yetkisiz olduğu gerekçesi ile, yetki itirazının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir....
Ödeme emri davalı kiracı ... ve davalı kefil ...’a tebliğ edilmiş olup, davalı kiracı borçlu ... itiraz dilekçesinde imzaya ve borca, davalı kefil borçlu ... ise itiraz dilekçesinde imzaya, borca ve İcra Müdürlüğünün yetkisine itiraz etmiştir. Alacaklı vekili 27.04.2014 tarihli dilekçesi ile, borçlu ...’ın yetki itirazını kabul ettiklerini, bu nedenle dosyanın yetkili olan ... İcra Müdürlüğüne gönderilmesini talep etmiş, alacaklı vekilinin talebi üzerine dosya ... İcra Müdürlüğüne gönderilmiş ve 2014/5336 esasına kaydedilmiştir. Ödeme emri davalı borçlu kiracı ...’a 11.03.2014 tarihinde, davalı borçlu kefil ...’a 24.03.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir....
Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tarafından 06.06.2024 tarihli borca itiraz dilekçesi ile '' hiçbir borcu olmadığı/bulunmadığı '' gerekçesi ile takibe itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, arabuluculuk görüşmelerinde de anlaşma sağlanamadığını, müvekkili şirketin faaliyeti kapsamında davalı borçlu şirkete motor bloğu sattığını ve bu satışa dair 07.05.2024 tarihli, ......
İcra Müdürlüğünün 2018/34056 Esas sayılı dosyasına borca itirazını yinelendiğini ancak 20/11/2019 tarihli karar tensip tutanağıyla takibin devamına karar verildiğini, bu karar müvekkil tarafından haricen öğrenildiğini, birinci ve ikinci borca itiraz dilekçelerinin usulüne uygun incelenmediğini, usulüne uygun araştırma yapılmadığını, bunun neticesinde gerekli işlemler yapılmadığını müvekkil tarafından sürüncemede bırakıldığını, yapılan icra takibine konu borç 10/07/2018 saat 10:10 T1 GIDA VE TİC. LTD....
İcra Dairesi 2022/3530 E. sayılı takip dosyası İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Somut olayda takip dayanağı bonoda açıkça düzenleme yeri olarak ''Konya'' yazdığından Konya icra dairelerinin de yetkili olduğu, davacı borçlunun, borca itiraz konusunda mahkemeye bir belge ibraz etmediği, alacaklı vekili tarafından da borca itirazın kabul edilmediği, netice itibariyle borçlunun iddialarını İİK'nun 169/a maddesinde öngörülen bir belgeyle kanıtlayamadığı gerekçesiyle "Davacının yetki itirazının reddine, Davacının borca ve ödeme emrine itirazının reddine" karar verildiği görülmüştür....
İcra müdürlüğünün 2020/6895 esas sayılı dosyasına süresinde borca ve yetkiye itiraz edildiğini, borcun ödendiğini, icra müdürlüğü itirazları üzerine takibi durdurduğnu, duran takibe istinaden takibin devamı için yasalar itirazın iptali veya itirazın kaldırılması için alacaklıya başvuru hakkı tanıdığını, ancak alacaklının bu başvurular yerine şikayet yolu ile takibin devamını sağlamaya çalıştığını, davanın kötü niyetle açıldığını, icra Müdürlüğü 04.05.2021 tarihli kararı ile yetki yönünden takibi durdurduğunu, 13.10.2020 tarihinde borca itirazlarına istinaden takibi durdurduğunu, şikayet için yedi günlük yasal süreyi geçtiğini, şikayetin reddinin gerektiğini, Bursa İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu kabul edilse bile borca itiraz da olduğundan dolayı takibin devamının mümkün olmadığını, sadece yetki yönünden takibin devamının hiç bir fayda sağlamadığını, borca itiraz da mevcut iken takibin kanunun belirlediği yöntemler ile (itirazın iptali veya itirazın kaldırılması) devam etmesini sağlamak...