Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Esas sırasına kaydedildiği, davalı borçlu tarafından ödeme emrine karşı borca itirazı ile birlikte takibin yetkisiz olan Bakırköy İcra Müdürlüğünde başlatıldığından ve müvekkilinin adresinin Ankara olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduğu anlaşılmakla Bursa ... İcra Müdürlüğünün ......

    İskenderun İcra Müdürlüğü'nün 2018/13515 E. sayılı icra takip dosyası incelendiğinde; davalının ödeme emrine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz etmediği anlaşılmaktadır. Davalı, eldeki itirazın iptali dava dosyasına sunduğu cevap dilekçesinde icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Borçlu, icra dairesinin yetki itirazını ödeme emrine itiraz süresi içinde icra dairesine bildirmek zorundadır. İİK'nın 50/2. maddesi gereğince yetki itirazı esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılmalıdır. Davalı (borçlu), süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederken, icra dairesinin yetkisine itirazını bildirmemiş ise; İcra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Davacı-(alacaklı)nın açtığı itirazın iptali davasında; davalının icra dairesinin yetkisiz olduğuna ilişkin itirazları kabul edilmez. Ancak, davalı borçlu daha sonra açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etme hakkı yine bulunmaktadır....

    İcra Dairesinin 2014/7832 E. sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 10.518,29TL alacağın tahsili için icra takibine başlanıldığı, davalı tarafından ödeme emrine 01.10.2011 tarihinde (süresinde) itiraz edildiği, ödeme emrine itiraz dilekçesinin incelenmesinde, davalının borca ilişkin itirazları ile birlikte işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına da itiraz ettiği ancak icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının olmadığı anlaşılmaktadır. 24. Yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, itirazın iptali davasını gören mahkeme, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyebilir ancak bunun için davalı borçlu tarafından ödeme emrine itiraz dilekçesinde, icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazlarını bildirmesi gerekmektedir. Eldeki davada davalının ödeme emrine itiraz dilekçesinde, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı bulunmadığından mahkemece icra dairesinin yetkisine yönelik karar vermesi beklenemez. 25....

      la sözleşme imzalanması hususunda futbolcu temsilcisi olarak hizmet verdiğini ve sözleşme ile kararlaştırılan 40.000 TL. bedelin ödenmediğini, yapmış olduğu icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline %40 tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı, ... mahkemeleri'nin yetkili olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, yapılan yetki itirazı haklı olduğundan davacının davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıdan sözleşmeye dayalı alacağını tahsil etmek amacı ile ... 4.İcra Müdürlüğü 2012/8620 sayılı icra takip dosyasında ilamsız icra takibi başlatmış, davalı ödeme emrine itirazında, borca, yetkiye ve tüm ferilerine itiraz ettiğini beyan etmiştir. Yetki itirazında bulunan borçlunun açıkca yetkili icra dairesini bildirmesi zorunludur. İcra takibinde usulüne uygun yetki itirazı bulunmamaktadır....

        İcra Müdürlüğünün ödeme emrine, icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz etmiş aynı zamanda itiraz süresi içinde 49.461,97 TL asıl borcu icra dosyasına yatırmıştır. Yetki itirazının kabulü ile dosya ... İcra Müdürlüğüne gönderilmiş, ... İcra Müdürlüğünce yeniden ödeme emri gönderilmiştir. Mahkemece yetkili İcra Müdürlüğünün ödeme emri tebliğinden önce borcun ödendiği kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı icra dosyasında işlemiş faizle birlikte 51.268,98 TL'nin ödenmesi talebinde bulunmuştur. İcra takibinden sonra, itirazın iptali davası açılmadan önce yapılan ödemeler yönünden davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Ne var ki, davacı icra takibinde işlemiş faiz yönünden de talepte bulunmuş olmakla mahkemece bu yönler dikkate alınarak alacak miktarı ve yapılan ödemeler değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir....

          -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalıya sattığı ancak bedelini alamadığı 350 kg altın bedeli olan ....404.405.84 USD alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine başlattığı ... takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın kaldırılmasını, davalının verilecek depo emrine uymaması halinde İİK' nın 154. vd maddelerince iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya dayanak yapılan ... takibinin iptaline karar verildiğini, geçerli bir takip kalmadığından bu davanın görülemeyeceğini, taraflar arasında imzalanan 03.....2005 tarihli sözleşmeye göre uyuşmazlıkların ... Uluslararası Tahkim Mahkemesinde uygulanan kurallara göre çözümleneceğinin kararlaştırıldığını, bu nedenle görev ve yetki itirazları olduğunu, ayrıca davalı aleyhine açılan bir başka iflas davası olduğunu, davaların birleştirilmesi gerektiğini, davacının alacak miktarının da belli olmadığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir....

            ın, yönetim kurulu başkan yardımcısı ... ile birlikte davalı şirketi müştereken temsile yetkili kılındıkları anlaşılmıştır. 18.10.2010 havale tarihli ödeme emrine itiraz dilekçesinde, davalı şirketi temsilen sadece ... imzasının bulunduğu, ... imzasının olmadığı görülmüştür. Buna göre, ödeme emrine karşı usulüne uygun olarak, şirketi bağlayıcı nitelikte bir itirazdan söz edilemeyeceği için dava konusu icra takibi kesinleşmiştir. Dava şartlarının resen gözetilmesi gerektiğinden ve somut olayda da dava şartı oluşmadığından, başka bir anlatımla kesinleşmiş icra takibine karşı dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığından davanın bu nedenlerle reddi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına peşin harcın istek halinde iadesine, 21.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İcra Müdürlüğü'nün 2014/2303 Esas sayılı takip dosyasına gönderildiğini ve itirazın haksız olduğunu davalı tarafın gönderdiği ipliklerin sözlü anlaşma gereği eksiksiz ve kusursuz bir şekilde kumaş haline getirildiğini ve bedelinin davalı tarafından ödenmediğini, bunun üzerine takibe haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptâli ile inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiş, davalı iş sahibi vekili, yapılan takibe yetki yönünden itiraz ettiklerini ve dosyanın gönderildiği ... 5. İcra Müdürlüğü'nün takip dosyasına yetki ve esas yönünden yeniden itiraz ettiklerini ve ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/284 Esas, 2014/274 karar sayılı kararı ile icra takibinde çıkarılan ödeme emrinin iptâline karar verildiğini, iptâl edilen ödeme emrine dayalı olarak dava açılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın usulden reddine dair verilen karar, yasal süresi içerisinde davacı vekilince temyiz edilmiştir. ... 16....

                Takip borçlusu davalının itiraz dilekçesi incelendiğinde; icra dairesinin yetkisine itirazda bulunmadığı görülmektedir. Ancak, ... Sulh Hukuk Mahkemesi’ne açılan itirazın iptâli davasında, süresi içerisinde davalı vekili, mahkemenin yetkisine itirazda bulunarak uyuşmazlığın çözümünde ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğunu bildirmiş ve ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nce de dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, uyuşmazlığın çözümünde ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğuna karar verilmiş ve HUMK’nın 193. maddesinde öngörülen 10 günlük süresi içerisinde dava dosyası ... Sulh Hukuk Mahkemesi’ne intikal ettirilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nda, itirazın iptâli davaları için özel bir yetki kuralı düzenlenmemiştir. İtirazın iptâli davalarında yetkili mahkeme, HUMK’nın 9 ve izleyen maddelerinde düzenlenen yetki kurallarına göre belirlenir....

                  Takip borçlusu davalının itiraz dilekçesi incelendiğinde; icra dairesinin yetkisine itirazda bulunmadığı görülmektedir. Ancak, Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesi’ne açılan itirazın iptâli davasında, süresi içerisinde davalı vekili, mahkemenin yetkisine itirazda bulunarak uyuşmazlığın çözümünde Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğunu bildirmiş ve Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesi’nce de dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, uyuşmazlığın çözümünde Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğuna karar verilmiş ve HUMK’nın 193. maddesinde öngörülen 10 günlük süresi içerisinde dava dosyası Bakırköy 9. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne intikal ettirilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nda, itirazın iptâli davaları için özel bir yetki kuralı düzenlenmemiştir. İtirazın iptâli davalarında yetkili mahkeme, HUMK’nın 9 ve izleyen maddelerinde düzenlenen yetki kurallarına göre belirlenir....

                    UYAP Entegrasyonu