Davalı borçlu aleyhine girişilen icra takibinde borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ederek yetkili icra dairesinin ... olduğunu ileri sürmüştür. Yetkili icra dairesinde takip yapılması, itirazın iptali davası koşullarından biri olup mahkemece İİK'nun 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenmelidir. Davacının ikametgahı ...., davalının ikametgahı......, satınalma sözleşmesinde belirlenen yetkili yer ise ...'dur. BK:nun 73. maddesine göre davacı alacaklının ikametgahı mahkemesi ve icra daireleri yetkili olup, sözleşmedeki yetki kuralı genel yetkili mahkemenin ve icra dairesinin yetkisini ortadan kaldırmayacaktır. Davacının ikametgahı olan ... ilçesi ... Adliyesinin yetki sınırları içerisindedir. Davacı yan ise, icra takibini ...'de başlatmıştır. ... davacının ikametgahı veya sözleşmede belirlenen yetkili yer değildir....
Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, öncelikle yetki, görev ve zamanaaşımına itiraz ettiklerini, davacının icra dosyasına süresinde ve açıkça imzaya itiraz etmediğini, çekin sahteliğine ilişkin zamanaşımının 6 ay olduğunu ve çek sahteliğine ilişkin görevli mahkemenin Asliye Hukuk veya Ceza Mahkemeleri olduğundan davanın usulden reddinin gerektiğini, davanın takibin taliki veya iptali şeklinde açılmış ise de takibin taliki sebeplerinin İİK'da gösterildiğini, davacının bu sebeplerin herhangi birisine dayanmadığını ve takibin iptalini gerektiren bir sebebi ileri sürmediğini, davada her iki tarafın ticari defterlerinin incelenmediğini, müvekkilinin davacı borçlu hakkında takip başlattığını ve icra memuru tarafından kambiyo senedi vasfı taşımadığından taleplerinin reddedildiğini, Sivas 1....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2021 NUMARASI : 2021/101 ESAS, 2021/250 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|Takibin Taliki Veya İptali|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 25....
İlk derece mahkemesinin; davacı borçlunun yetki itirazının kabulü kararında isabetsizlik bulunmadığı gibi davalının istinaf dilekçesinde kendi müvekkilinin tacir olduğu iddiasının bulunduğu karşı tarafla ilgili bir iddiasının bulunmadığı da sabit olmakla bu istinaf sebebi de yersizdir. Borca itiraz yönünden ise yukarıda da değinildiği gibi yetki itirazının kabulüne karar verilmekle, sair itiraz ve şikayetlerin de konusuz kalacağı ve bu hususlarda, yetkili icra müdürlüğünce çıkartılacak ödeme emri üzerine, itiraz halinde yetkili icra mahkemesince gerekli kararın verilebileceği aşikardır. HMK.'nun 355. Maddesi kapsamında Dairemizce resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/12/2019 NUMARASI : 2019/426 ESAS 2019/1125 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 13....
İİK'nun 168/5. maddesi hükmü gereği kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde borçlunun, borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte 5 gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda borçlulara örnek 10 numaralı ödeme emrinin 04.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, yapılan bu tebligata karşı tebligat usulsüzlüğünün ileri sürülmediği, borçluların yasal 5 günlük itiraz süresinin sona ermesinden sonra 10.12.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak borca itiraz ettikleri görülmektedir. O halde mahkemece, İİK’nun 168/5. maddesi uyarınca itirazın süre aşımından reddi gerekirken işin esasının incelenerek sonuca gidilmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibariyle doğru kararın onanması gerekmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2021 NUMARASI : 2021/5 ESAS - 2021/186 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine Konya 6....
ın sadece borca itiraz ettiği, diğer takip borçlularının ise icra dairesinin yetkisine itiraz ettikleri anlaşılmıştır. Davalı ... icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş olmakla birlikte, yasal süresi içerisinde sunduğu davaya cevap dilekçesi ile mahkememizin yetkisine itiraz etmiştir. İcra dairesinin yetkisine yönelik itiraz dava şartı itirazıdır. Mahkemenin yetkisine yönelik itiraz ise ilk itiraz mahiyetindedir. Yine ipotek borçlusu davalı ile diğer takip borçluları arasında zorunlu takip arkadaşlığı bulunsa dahi zorunlu dava arkadaşlığı mevcut değildir(bkz. Yargıtay 11 Hukuk Dairesi'nin 2013/11527 esas, 2013/21362 karar sayılı kararı). Bu nedenle mahkememizin 2020/45 esas sayılı dava dosyasındaki diğer davalıların mahkemenin yetkisine itiraz etmemiş olmaları, davalı ... yönünden yetkisiz mahkemeyi yetkili hale getirmeyecektir....
Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tarafından 06.06.2024 tarihli borca itiraz dilekçesi ile '' hiçbir borcu olmadığı/bulunmadığı '' gerekçesi ile takibe itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, arabuluculuk görüşmelerinde de anlaşma sağlanamadığını, müvekkili şirketin faaliyeti kapsamında davalı borçlu şirkete motor bloğu sattığını ve bu satışa dair 07.05.2024 tarihli, ......
daki yetki kurallarının kıyasen uygulanacağı düzenlenmiştir. HMK.'nun 17. maddesi “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” hükmünü haizdir. Davacı tarafın davaya dayanak yaptığı kredi sözleşmesinde; davacı banka kredi kullandıran, dava dışı----------- sözleşmesinin borçlusu, davalı ..------işbu genel kredi sözleşmesinin kefilidir. Eş deyişle; davalı ....---- sözleşmesinde kefil sıfatını haizdir. Huzurdaki itirazın iptali davasında, davaya dayanak ilâmsız icra takibinde borçlu vekili icra dairesinin yetkisi ile borca birlikte itiraz etmiştir. İcra dairesinin yetkisine itiraz sözkonusu olduğundan öncelikli olarak Mahkememizce icra dairesinin yetkili olup olmadığının tespiti cihetine gidilmiştir....