GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı borçlular vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilleri hakkında Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün 2018/20669 Esas sayılı dosyası kapsamında icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin 30/11/2018 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, süresi içinde borca ve ferilerine, çekteki imzaya ve yetkiye itiraz ettiklerini, Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün yetkili olmadığını, Şanlıurfa İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, bu yönden yetkiye itiraz ettiklerini, çek altındaki imzaların müvekkillerine ait olmadığını, imzalara da ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, müvekkilinin borcunun olmadığını, dosyanın yetkili olan Şanlıurfa İcra Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmesini, imzaya ve borca itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İlk derece mahkemesi tarafından; “…Davacı ikametgahının Samsun/Çarşamba olduğunu belirterek çarşamba icra müdürlüklerinin yetkili olduğunu iddia etmiş ise de, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü yazısına göre davacı şirketin adresi Çekmeköy/İSTANBUL olduğundan yetki itirazının yerinde görülmediği, mzaya ve borca itirazları yönünden sürekli mazeret verildiği, son kez mazeretleri kabul edildiği belirtildiği halde yine davayı takip etmedikleri tespit edildiği gerekçesi ile “1- Davacının yetki itirazının REDDİNE, 2- İmzaya ve borca itirazları nedeniyle HMK. 320/4 maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA ” karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; dava dilekçesindeki nedenlere dayalı olarak kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Başvuru; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde yetkiye, imzaya ve borca itiraza ilişkindir. Yetki itirazının, İİK.'...
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvuru nedenleri yerinde olmamakla birlikte kamu düzeni yönünden yapılan incelemeye göre, kararın usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına, yetki itirazı ve imzaya itirazın reddine, borca itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, davacılar hakkında başlatılan takibin Adana İcra Müdürlüklerinde açılmasını gerektirecek herhangi bir sebebin mevcut olmadığından davacıların yetki itirazının kabulüne, Adana İcra Müdürlüklerinin yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı borçlular yönünden dosyanın görevli ve yetkili Kahta İcra Müdürlüğüne gönderilmesine, davacı borçlular tarafından imzaya ve borca itiraz edilmiş ise de; Yerel Mahkemece yetki itirazı kabul edilmiş olduğundan davacıların bu husustaki talebi yönünden bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan yetkiye ve borca itiraz davasına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre, davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde, hem icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edildiği, hem de imzaya itiraz edildiği, yetki itirazı sebebiyle davalı tarafa dava dilekçesi tebliğ edilip, savunma hakkı tanındıktan sonra duruşma açılıp yetki itirazının değerlendirilmesi gerekirken dava dilekçesi tebliğ edilmeden ve duruşma açılmadan davanın açılmasından bir gün sonra dosya üzerinde karar verilmesi doğru bulunmamıştır....
Somut olayda, davacı yetkiye, borca ve imzaya itiraz etmiş, yetki itirazı değerlendirilmeden dosyanın işlemden kaldırılmasına ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İİK'nun 169/a-1. maddesinin son cümlesine göre; icra mahkemesi hakimi, yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir. Bu nedenle borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazı yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilemez. O halde mahkemece, öncelikle borçlunun yetki itirazının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile yetki itirazı yönünden de davanın açılmamış sayılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Tüm bu nedenlerle eksik inceleme sonucu verilen karara yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK'nun 353/1- a(6) maddesi uyarınca kaldırılmasına, dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemesine iadesine karar verilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/07/2020 NUMARASI : 2019/383 ESAS 2020/703 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine İstanbul 30....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2022 NUMARASI : 2021/816 ESAS 2022/185 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, imzaya itiraz ettiklerini, dayanak çekteki keşide yerinin Tekirdağ olduğunu, müvekkilinin Finike'de ikamet ettiğini, Finike adliyesinin yetkili olduğunu, ancak Kumluca icra müdürlüğünde takip başlatıldığını, yetkiye, imzaya ve borca itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğundan bahisle Diyarbakır İcra Müdürlüklerinin yetkisine itirazda bulunduğu, mahkemece;borçlunun yetki itirazı incelenmeksizin ve bu konuda hüküm kurulmaksızın borçlunun, takibe konu bononun ön yüzünde şirket kaşesi dışında açıkta imzasının bulunması nedeniyle borçtan şahsen sorumlu olduğu gerekçesiyle borca ve imzaya itirazın reddine hükmedildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 50/2. maddesinde; ''Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur'' hükmüne yer verilmiştir....
Davacının yetki itirazı kabul edildiğinden borca ve imzaya itiraz taleplerinin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "A)2020/211 Esas numaralı dava yönünden davacının yetki itirazının KABULÜNE, İstanbul Anadolu 18. İcra Dairesi'nin 2020/5408 Esas sayılı takip dosyasındaki ödeme emrinin davacı/borçlu yönünden yetkisizlik sebebiyle iptaline, B)Karar kesinleştiğinde ve talep halinde takip dosyasının davacı/borçlu yönünden tefriki ile yetkili Erzurum İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine, 2- A)Birleşen 2020/212 Esas numaralı dava yönünden davacının yetki itirazının KABULÜNE, İstanbul Anadolu 18....