Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davacı tarafından girişilen icra takibine yetki ve borç yönünden itiraz edildiğini, yetkili icra dairesinin Ankara olduğu, yetkili mahkemenin Antalya Sulh Hukuk Mahkemesi olmadığını bildirerek davanın öncelikle yetki yönünden reddine, neticede esastan reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, icra dosyasından, davalının Ankara adresinde oturduğu, takibe karşı yetki itirazında bulunduğu gibi davaya karşı da yetki itirazında bulunması nedeniyle yetkili mahkemenin davalının ikametgahı yeri olan Ankara Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi olduğundan mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı şirket vekili, davaya konu Antalya 5.İcra Müdürlüğünün 2005/10019 takip sayılı dosyasına süresinde verdiği itiraz dilekçesinde yetkili icra müdürlüğünün Ankara İcra Müdürlüğü olduğunu bildirerek icra müdürlüğünün yetkisine itirazla birlikte borca da itiraz etmiştir....

    İcra Dairesinde 2015/11331 esas sayılı dosyası ile ilamsız takipte bulunduğunu, müvekkilin yetki itirazı durduğunu, daha sonra dosyanın Tokat'a gönderilerek Tokat 3. İcra Müdürlüğünün 2019/16084 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunduğunu, müvekkilin borca faize ve tüm ferilerine itirazı ile takibin durduğunu, davacı tarafın Tokat 3. İcra Müdürlüğünün 2019/16084 esas sayılı dosyasında herhangi bir işlem yapmadığını, daha sonra aynı davalı tarafın aynı faturanın bedelinin tahsili için Tokat 3. İcra Müdürlüğünün 2019/27126 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunduğunu, ancak söz konusu Tokat 3. İcra Müdürlüğünün 2019/27126 esas sayılı icra takibi müvekkil borçlu tarafın, alacaklının aynı faturaya yani aynı alacak için daha önce bir takip yaptığı ve bu takibin devam etmekte olduğu itirazı, yani derdestlik itirazı ile borca itiraz ederek takibin durdurulduğunu, Tokat 3....

    İcra takibine yapılan itiraz üzerine itirazın iptali davası açılmışsa ve icra dairesine yapılan itirazda aynı zamanda yetki itirazında da bulunulmuş ise itirazın iptali davasını gören mahkemenin ilk önce icra dairesinin yetkisine yapılan itirazı incelemek suretiyle icra takibinin yetkili icra dairesinde yapıldığına kanaat getirmesi halinde işin esasına girmesi, icra dairesinin yetkili olmadığının belirlenmesi durumunda ise esas hakkındaki itirazlara girişilmeksizin, yetkili icra dairesinde yapılan bir icra takibi bulunmaması nedeniyle itirazın iptali davasının reddine karar vermesi gerekir. İtirazın iptali davasını gören mahkeme, kendi yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, öncelikle icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazı incelemek ve sonuçlandırmak zorundadır. İlamsız takipte yetkili icra dairesi, İİK'nın 50. Maddesi yollamasıyla, HMK'nın genel hükümlerine göre belirlenecektir (Y.10.H.D. 2016/ 16424- 15193, 2016/4117- 2018/ 4006)....

    İcra Müdürlüğü'nün --- Esas sayılı dosyasıyla başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptali istemi ile açılan itirazın iptali davasıdır. Dava konusu uyuşmazlık, ilamsız icra yolu ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptali hususundadır. İcra dairelerinin yetkisi İİK 50. maddesi uyarınca, mahkemelerin yetkisini düzenleyen HMK.'daki yetki kurallarına göre belirlenir. İİK m. 50 ve HMK. m. 6 hükümleri göz önünde bulundurulduğunda genel yetki kuralı gereği yetkili icra müdürlüğü, borçlunun ikametgahının bulunduğu icra müdürlüğüdür. Bu kuralın istisnaları yine HMK. m. 7 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Aynı Kanunun 14/2.maddesinde, özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık ve üyelik ilişkileri sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatla diğerine karşı açacakları davalar için, ilgili tüzel kişiliğin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir....

      İcra Müdürlüğünün 2015/5335 sayılı dosyadan başlattığı icra takibine davalıların itirazı üzerine, duran takibin devamına yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı taraflar, vekilleri aracığıyla icra ödeme emrine süresinde itiraz ederek öncelikle takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığını, yetkili icra dairesinin borçluların ikametgahının bulunduğu yer icra dairesi olan Koçarlı İcra Dairesi veya iade davasına konu kazanın meydana geldiği yer olan Bodrum İcra Müdürlüğü olduğunu bildirirek İzmir 18. İcra Müdürlüğünün yetkisine ve takibin esası ile ilgili ana para ve faiz olmak üzere borca da itiraz etmişler, İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiştir....

        Ancak, yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılan takipte borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine itirazı yanında borca da itiraz etmesi halinde öncelikle çözümlenmesi gereken yetki itirazı olup, yetki itirazının kabulü ile takip dosyasının yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi halinde, yetkili icra müdürlüğünde tebligat yapılması zorunludur ve borçlunun yeni tebligatı aldığı tarihten itibaren yasal sürede yetkili icra müdürlüğünde de itirazda bulunması gerekir. Daha önce yetkisiz icra müdürlüğünde yapmış olduğu borca itirazı geçerliliğini korumaz. (emsal nitelikte ; Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin Esas No: 2012/20788 Karar No: 2012/38376 Sayılı kararı) Somut olayda; mahkemece yetkisizlikle gönderilen takip dosyası gönderildiği icra dairesinden celp edilerek incelenmemiş olup, bu sebeple yetkili icra dairesince davalıya yeniden ödeme emri tebliğ edilip edilmediği, davalının/vekilinin herhangi bir borca itirazına ilişkin dilekçe sunup sunmadığı belli değildir....

        Dava; cari hesap alacağının tahsili için davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK'nin 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. Davalı borçlu, ... İcra Dairelerinin yetkisine itiraz ederek yetkili icra dairesinin ... İcra Daireleri olduğunu ileri sürmüştür. Bilindiği üzere itirazın iptali davalarında davanın dinlenebilmesinin ön koşulu, yetkili icra dairelerinde usulüne uygun başlatılmış bir takibin bulunması zorunludur. Yetkili icra dairesinde usulüne uygun bir takip başlatılmamış ise itirazın iptali davası dinlenemez. Davalı borçlu, genel yetki kuralı gereği İcra Dairelerinin yetkisine itiraz ederek yetkili icra dairesinin ... İcra Daireleri olduğunu belirtmiş; davacı taraf ise, taraflar arasındaki yetki sözleşmesi gereği davacının ... Merkez mahkemelerinin ve icra dairelerinin yetkili olduğu, bu nedenle yetkili kılınan ... İcra Dairesinde takibin başlatıldığını ileri sürmüştür....

          Somut olayda, davalı borçlu, dava konusu takip dosyasında ödeme emrine itiraz dilekçesinde, icra dairesinin yetkisine de itiraz etmiştir. Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, İtirazın iptali davalarında, hem icra dairesinin hem de mahkemenin yetkisine itiraz edilmesi durumunda İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın, HMK'nın 164. maddesi hükmü uyarınca ön sorun olarak incelenmesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır(HGK’nın 28.03.2001 gün ve 2001/19-267 E. 2001/311 K.;20.03.2002 gün ve 2002/13-241 E.,2002/208 K.)....

            İlamsız icra takibinde takip borçlusunun yetkiye ve borca birlikte itirazı nedeniyle takibin durması ve takip alacaklısının takibin devamını sağlamak üzere İcra İflas Kanunu'nun 68 ve 69’uncu maddelerine göre icra hukuk mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemek yerine, aynı Kanun'un 67’nci maddesi gereğince mahkemeye başvurarak itirazın iptalini istemesi durumunda, mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itirazı İcra hukuk mahkemesinin yerine geçerek İcra İflas Kanunu 50’nci maddesi hükmü çevresinde inceleyerek sonuçlandırması gerekmektedir. İİK 50/2’nci maddesinde, Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır, icra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur, hükmü yer almaktadır....

              Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, itirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır(HGK’nın 28.03.2001 gün ve 2001/19-267 E., 2001/311 K.; 20.03.2002 gün ve 2002/13-241 E., 2002/208 K.; 25.04.2018 gün ve 2017/19-902 E., 2018/973 K.). Yapılan ilamsız icra takibinde borçlu, icra dairesinin yetkisi yanında borca veya faize itiraz etmiş ise açılan itirazın iptali davasında mahkeme, ilk iş olarak; icra dairesinin yetkili olup olmadığı yönünde bir inceleme yaparak bu hususta bir karar vermelidir....

                UYAP Entegrasyonu