Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hem icra dairesinin yetkisine hem de borca itiraz edilmesi halinde ise, itirazın iptali davasında görevli olan genel mahkeme İİK'nun 50. maddesi uyarınca itirazın iptali davasının koşullarından biri olduğundan öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemek ve sonucuna göre bir karar vermek durumundadır. Temyizen incelenmesi istenen dosya ve kapsamında yer alan icra dosyası nüshasının yapılan tetkikinden; davalı- borçlu tarafından borca itiraz edildiği ve icra dairesinin yetkisine yönelik bir itirazda bulunulmadığı gibi, mahkemenin yetkisine dair bir ilk itirazda da bulunulmadığı anlaşılmıştır. Bu itibarla; her ne kadar icra takibinin başlatıldığı icra dairesi ile itirazın iptali davasının açıldığı mahkemenin yargı çevresi farklı ise de; öncelikle icra dairesinin ve ayrıca mahkemenin yetkisine itiraz edilmediğinden icra takibindeki yetki itirazının öncelikle incelenmesi gerektiğine dair yargılama ön şartından bu dava açısından bahsedilemeyeceği açıktır....

    Sayılı İhtiyati haciz kararının uygulanması sonucunda 25.08.2021 tarihinde malvarlığına haciz konulması nedeniyle muttali olunduğunu, 2)Yetki itirazı yönünden; icra takibine konu senetlerde ihtilaf vukuunda senette yetkili olarak belirtilen adres ... ili olmasına rağmen takibin ... ... Sarayında açıldığını, yetkili icra dairesinin ... icra daireleri olduğunu, 3)İmza itirazı yönünden; senetlerdeki ve 12.03.2018 tarihli protokoldeki imzaların müvekkiline ait olmadığını, 4)Borca itiraz yönünden; takip konusu senetlerin bir kısmı zamanaşımına uğradığını ve müvekkilinin karşı tarafa bir borcu bulunmadığını, 5)Faize, faiz oranına itiraz yönünden; talep edilen işlemiş ve işleyecek faiz oran ve miktarına itiraz ettiklerini, müvekkilinin temerrüde düşmesi için ihtarname keşide edilmediğini, bu nedenle yetki itirazının kabulü ile ... İcra Dairelerinin yetkili olması nedeniyle ......

      Yetki itirazı yerinde görülürse, “takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı” gerekçesiyle, “açılan itirazın iptali davasının reddine” karar verilmelidir. Somut uyuşmazlıkta; davalı işyerinin adresi ... olup icra takibi ... İcra Dairesinde yapılmıştır. Davalı icra takibine itirazında, bu duruma itiraz ederek Büyükçekmece İcra dairelerinin yetkili olduğunu belirtmiş ancak itirazı neticelendirilmeden açılan itirazın iptali davasının esasına girilmiş ve yargılamaya devam edilmiştir. Davalı itirazında haklı olup, takibin yapıldığı icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle, itirazın iptali davasının reddine karar verilmesi gerekirken, davanın esasına girilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. F)Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Ltd Şti'nin icra dairesinin yetkisine dair itirazının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T7 Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekili tarafından müvekkil şirket hakkında Hadim İcra Müdürlüğü'nün 2018/2 Esas sayılı icra dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin borca itiraz ettiğini, diğer borçlu şirketin de yetkiye itiraz ettiğini, icra müdürlüğünce müvekkili şirket için borca itiraz, T8 yetki itirazı nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiğini, müvekkili şirketin itirazının geçerli bir itiraz olduğunu, icra müdürlüğünce icra takibinin durdurulmasına ilişkin kararın yerinde olduğunu, şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        Maddesi gereğince itirazın iptali istemine yönelik olduğu, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibinde davalının süresinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davalı tüzel kişinin ikametgahının Bodrum olduğu, davalının süresinde mahkemenin yetkisine itirazda bulunduğu, davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak İzmir İcra Dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmediği, icra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmadığı, HMK.nın 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesi olduğu, buna göre, davalı şirketin dava tarihi itibariyle şirket merkezi Bodrum'da bulunup, davalı tarafça süresi içinde yetki itirazında bulunulduğundan davalının yerleşim yerinin de Bodrum olması nazara alınarak...

        Maddesi gereğince itirazın iptali istemine yönelik olduğu, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibinde davalının süresinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davalı tüzel kişinin ikametgahının Bodrum olduğu, davalının süresinde mahkemenin yetkisine itirazda bulunduğu, davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak İzmir İcra Dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmediği, icra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmadığı, HMK.nın 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesi olduğu, buna göre, davalı şirketin dava tarihi itibariyle şirket merkezi Bodrum'da bulunup, davalı tarafça süresi içinde yetki itirazında bulunulduğundan davalının yerleşim yerinin de Bodrum olması nazara alınarak...

          Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada belirlenecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığıdır. Uyuşmazlığın çözümü için icra dairelerinin yetkisine ilişkin açıklama yapılmasında da yarar vardır. Bilindiği üzere icra takiplerinde yetki hususu, 2004 sayılı İİK’nın 50. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK) hükümlerine göre yapılmaktadır. İİK’nın 50. maddesi “Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir. Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır....

            İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosya ile icra takibi başlattığını, davalı tarafından 04.12.2018 tarihinde borca ve ferilerine kısmi itiraz yapılarak asıl alacağın 6.880,96 TL'si kabul edildiğini, 8.628,04 TL'lik kısmına ise itiraz edildiğini, davalının mezkur icra takibine haksız ve hukuka aykırı olarak sırf alacağın tahsilini geciktirmek maksadıyla itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, müvekkili ile davalı borçlu arasındaki iş ilişkisinin, ödemeli kargo olup icra takibin dayanağının da bu ödemeden kaynaklı olduğunu, takip konusu alacağın davalı borçlunun kendi kayıtları ile de sabit olduğunu, davalının sırf tahsilatı geciktirmek ve süreci uzatmak amacıyla bu takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, iş bu sebeple huzurdaki davayı açma zarureti hasıl olduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile itirazın iptali ve takibin devamıyla davalının %20 ' den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir....

              İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosya ile icra takibi başlattığını, davalı tarafından 04.12.2018 tarihinde borca ve ferilerine kısmi itiraz yapılarak asıl alacağın 6.880,96 TL'si kabul edildiğini, 8.628,04 TL'lik kısmına ise itiraz edildiğini, davalının mezkur icra takibine haksız ve hukuka aykırı olarak sırf alacağın tahsilini geciktirmek maksadıyla itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, müvekkili ile davalı borçlu arasındaki iş ilişkisinin, ödemeli kargo olup icra takibin dayanağının da bu ödemeden kaynaklı olduğunu, takip konusu alacağın davalı borçlunun kendi kayıtları ile de sabit olduğunu, davalının sırf tahsilatı geciktirmek ve süreci uzatmak amacıyla bu takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, iş bu sebeple huzurdaki davayı açma zarureti hasıl olduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile itirazın iptali ve takibin devamıyla davalının %20 ' den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir....

                İcra Müdürlüğü'nün 2013/3132 sayılı dosyasında yaptıkları icra takibine de itiraz edildiğini belirterek yapılan icra takibine davalının itirazının iptâline karar verilmesini talep etmiş, davalı icra takibindeki itirazında yetkili icra dairesini göstermeksizin yetkiye, borca itiraz ettiğini açıklamış, tebligata rağmen yargılamaya katılmamış, mahkemece ... 4. İcra Müdürlüğü'nün 2013/3132 Esas sayılı dosyasında borçlunun yetki itirazında bulunduğu takibin bu nedenle durdurulmasına karar verildiği alacaklı tarafından yetki itirazının kaldırılması yönünde dava açılmadığı ve takibin kesinleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu