Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin takibin durdurulması, yetkiye, imzaya ve borca itiraz taleplerini ihtiva etmesine karşılık, itirazın sadece "yetki" yönünden incelenerek karara bağlandığını, takibin durdurulması, tazminat ve para cezası talepleri hakkında bir karar oluşturulmadığını, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olup hükmün kaldırılması gerektiğini bu nedenle takibin durdurulmasına, lehlerine %20 tazminata, takip alacaklısı aleyhine %10 para cezasına hükmedilerek yetki itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde, yetkiye, imzaya, borca itiraz ile takibin iptali istemine ilişkindir. 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu Kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı(1) sayılı tarifede gereğince istinaf başvuru harcının ve istinaf peşin harcının alınması zorunludur....

İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince: "Davacıların yetki itirazı yönünden: takibe konu çekin keşide yerinin İstanbul olduğu anlaşılmakla reddine; imza itirazı yönünden, mahkememizce uzman bilirkişiden aldırılan 21/02/2022 tarihli rapor ile itiraz edilen senet üzerindeki imzanın davacının eli ürünü olduğu hususunun saptandığı, raporun yerinde olduğu, denetlemeye ve hükme elverişli bulunduğu anlaşılmış olmakla davacının imza itirazının reddine; davalı yanın tazminat ve para cezası isteminin şartları oluşmadığı için (İİK.md.170/3) reddine" dair karar verildiği görülmüştür....

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, kambiyo senetlerine özgü takipte kambiyo şikayetine, yetkiye ve imzaya itiraza ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda yetki itirazı ve kambiyo şikayetinin reddine, imzaya itirazın kabulüne karar verilmiş, karara karşı sadece davalı tarafından istinaf yoluna başvurulduğundan istinaf incelemesi sadece kararın imzaya itirazın kabulü kısmına yönelik yapılmıştır. Ortaca İcra Müdürlüğünün 2022/2844 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu ve dava dışı Burcu Tarımcılık şirketi hakkında çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya 28/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ tarihine göre davanın süresinde olduğu görülmüştür. Senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti senet elinde olup, takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir....

Akdi ilişkinin varlığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık varsa, bu durumda alacaklının kendi yerleşim yeri mahkemesinde açtığı itirazın iptali davası yetki itirazı ile karşılaşabilir. Borçlu takibe itirazında sadece alacağın varlığını ve bu ilişki nedeniyle takip konusu meblağ kadar alacaklı olduğunu kanıtlamalıdır. Somut olayda borçlu, borca, takibe ve imzaya itiraz etmiştir. Bu durumda akdi ilişkinin çekişmesiz olduğu kabul edilemeyeceğinden, TBK'nın 89/1. maddesi uygulanmaz. Davalının ikametgahı ...'de, davacının ikametgahı ise ...'dadır. Davalı yetki itirazında kendi ikametgahına göre yetkili mahkemenin ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu bildirmiştir. Bu durumda uyuşmazlığın, süresinde yapılan yetki itirazı üzerine ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1....

    Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece açıkça imzaya itiraz etmelerine rağmen davanın niteliği itibariyle borca itiraz olarak değerlendirip imza örnekleri almadan davanın reddine karar verildiğini, dava dilekçelerinde konu, sonuç ve talep kısmında borca ve ferilerine ve imzaya itiraz ettiklerinin açıkça belirtildiğini, yerel mahkemece dava dilekçelerinin eksik özetlendiğini, İstanbul Anadolu 1.İcra Müd.2020 /16295 sayılı takibe konulan 10.11.2018 tanzim 17.07.2019 vade tarihli 30.000,00- TL tutarlı senetteki imzanın kesinlikle müvekkiline ait olmadığını, Adil Üstündağ, Zafer Gökmen ve T3 isimli şahısların sahte imzalarla ya da mobing ve zorla işçilere boş senedi imzalatarak piyasaya sürdüklerini, dava konusu senedin ise sahte imza ürünü olduğunu, bu takibe karşıda yetki itirazında bulunduklarını ve menfi tespit davası açacaklarını, yetkili icra müdürlüğünün Seyhan İcra müdürlüğü olduğunu belirterek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına...

    Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı doğrultusunda, itiraz eden borçlu vekilinin ileri sürdüğü itirazların ayrı ayrı değerlendirildiği; yetki itirazı yönünden ihtiyati haciz kararına dayanak kambiyo senetlerinde ... mahkemelerinin yetkili olduğuna dair kayıt bulunduğu bu haliyle yetkiye ilişkin itirazın kabul edilemeyeceği, aleyhine itiraz edilen alacaklı vekilinin senetlerin meşru hamili olmadığına dair itiraz yönünden talebe konu senetlerin lehdar tarafından ciro edildiği ancak cironun lehtar tarafından iptal edilerek son olarak aleyhine itiraz edilen alacaklı şirkete ciro edildiği bu haliyle ciro zincirinin kopuk olmadığı, alacaklının senetlerin meşru hamili olduğu, imzaya itiraz yönünden ise ihtiyati hacze itiraz sebeplerinin İİK'nın 265. maddesinde sınırlı şekilde sayıldığı, imzaya itirazın bu sebepler arasında bulunmadığı gerekçesiyle, itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı itiraz eden (borçlu) vekili temyiz etmiştir....

      Sayılı emsal içtihadında özetle;"Borçlu tarafından ödeme emri tebliğ tarihine göre beş gün içinde icra mahkemesine verilecek itiraz dilekçesiyle takibe konu senetle ilgili imza itirazıyla birlikte, imzaya itirazla çelişmeyen itiraz sebepleri de bildirilebilir (örneğin, zamanaşımı, yetki, derdestlik vb.). Buna karşılık borçlu, imza itirazıyla birlikte borcu ödediğini bildiremez. Çünkü imzaya itirazla ödeme itirazı birbiriyle çelişme halindedir.Somut olayda borçlu, itiraz dilekçesinde borcu kabul ederek ödeme iddiasında bulunduğuna göre artık geçerli bir imza itirazından bahsedilemeyeceğinden ödeme itirazını İİK'nun 169/a maddesinde sayılan belgelerden biri ile ispatlamalıdır." denilmiştir. Somut olayda, borçlular vekili itiraz dilekçesinde hem borcun ödendiğini hem de imzaya itiraz ettiklerini beyan etmiş ise de, anılan emsal içtihat gereğince imzaya yapılan itiraza itibar edilmemiştir....

      İcra Dairesinin 2022/3265 Esas sayılı dosyası ile başlatılan kambiyo senetlerine ilişkin takibe karşı itiraz davası açıldığını, mahkemece yetki itirazının kabul edildiğini, ancak taraflarınca imzaya, borca ve kabul manasına gelmemek kaydıyla fer'ilerine yaptıkları itirazların incelenmediğini, yetkilisi olduğu şirketin bu şekilde keşide ettiği bir kambiyo senedi bulunmadığını, bu sebeple yerel mahkemenin imzaya, borca ve kabul manasına gelmemek kaydıyla fer'ilerine yaptığı itirazların incelenmemesi sebebiyle eksik inceleme neticesinde karar verildiğini, icra takibinde borca, imzaya, faize ve tüm fer'ilerine açıkça itiraz ettiklerini belirterek, yetkilisi olduğu şirket hakkında başlatılan takibin durdurulmasına ve iptaline, davalının inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı tarafından borçlular Hüseyin Kargın ve Baltacı İnşaat ......

      Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece yetki itirazı konusunda inceleme yapılmadan esasa ilişkin olarak karar verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi raporuna itirazları nedeniyle yeni bir bilirkişi raporu alınmadığını ayrıca müvekkil tarafından yapılan şikayetin incelendiği Bakırköy CBS şikayeti ile 2022/35419 Sor. Sayılı dosyasının incelenmediğini, mahkemece eksik inceleme ile karar verildiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İİK'nın 50/2. maddesi gereğince; yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kat'i surette karara raptolunur. Dava dilekçesinde borçlu davacı, yetkiye itirazla birlikte imzaya itirazını ileri sürmüş ise de, mahkemece yetkiye itiraz hakkında öncelikle karar verilmesi gerekirken, yetkiye itiraz konusunda hiçbir değerlendirme yapılmadan esas hakkında karar verilmiştir....

      İ.İ.K'nun 168/5 ve 169/a maddesine dayalı yetki itirazıdır. 6100 sayılı HMK'nun 19/2 maddesine göre yetki itirazında bulunan tarafın yetki itirazında yetkili mahkemeyi, birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği yetkili mahkemeyi göstermesi gerektiği, aksi takdirde yetki itirazının dikkate alınamayacağı, davacı borçlunun yetki itirazında yetkili icra dairesini bildirmediği, yetki itirazının 6100 sy. HMK'nun 19/2 maddesine göre geçersiz olduğu anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. İmzaya İtiraz Yönünden: İstek,2004 sayılı İİK.'nun 168/4 ve 170. Maddesine dayalı imzaya itirazdır. 6098 sy. TBK'nun 504/3. maddesinde; "Vekil, özel olarak yetkili kılınmadıkça dava açamaz, sulh olamaz, hakeme başvuramaz, iflas, iflasın ertelenmesi ve konkordato talep edemez, kambiyo taahhüdünde bulunamaz, bağışlama yapamaz, kefil olamaz, taşınmazı devredemez ve bir hak ile sınırlandıramaz" hükmüne yer verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu