Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2020/175 ESAS, 2020/321 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Bakırköy 6. İcra Müdürlüğünün 2020/5249 esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, takibe konu çekin keşide yerinin İstanbul olduğunu, İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olduğundan Bakırköy İcra Dairelerinin yetkisine itiraz ettiklerini, ayrıca çekteki ciranta imzasının müvekkiline ait olmadığını, bu nedenle borca ve imzaya itiraz ettiklerini söyleyerek itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir....

Diğer borçlu yönünden itiraz tarihi itibariyle İstanbul İcra Dairelerinin yetkisi kesinleşmemiş olduğundan itiraz eden borçlu yönünden yetkili yer Kayseri İcra Dairesi olup, İstanbul İcra Müdürlüğü takipte yetkisizdir. Bu durumda Mahkemece, borçlunun yetki itirazının kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygun olup, HMK'nun 355. maddesi uyarınca resen yapılan inceleme sonucunda kararda kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı anlaşılmakla, davalının istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; İstanbul 6....

nin adresinin Ankara olduğunu ve bu borçlu yönünden imzaya itiraz edilse de yetkiye itiraz edilmediğini, diğer borçlu yönünden yetki hususunun kesinleştiğini belirterek, davanın reddine, takibin devamına, tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir....

Davalı vekili; genel yetki kuralı gereği davanın davalı yerleşim yeri adresinde açılmaması nedeni ile yetki itirazı ile birlikte, müvekkil şirketin davacıya borcu olmadığını, müvekkil şirkete tebliğ olunmayan sözleşmenin tamamına ve imzaya itiraz ettiklerini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; davaya konu sözleşmedeki imzaların bilirkişi marifeti ile incelenmesinde imzanın davalı şirket yetkililerine ait olmadığı, dolayısıyla geçerli bir özel yetki kuralı bulunmadığı, İİK.50. maddesi gereği genel yetki kuralına göre icra takibinin yetkili icra müdürlüğünde yapılmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu sözleşme 23.04.2004 tarihli olup sözleşme altında davalıyı temsilen imzası bulunanlardan ...'...

    İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/353 E. sayılı dosyası ile yetki ve imzaya itirazda bulunulduğunu, mahkemece yetki itirazı kabul edilerek dosyanın İstanbul 29. İcra Müdürlüğünün 2020/8450 E. sayılı dosyasına gönderildiğini, davacı tarafa ödeme emri tebliğ edildiğini, davacı tarafça bu ödeme emri ile davaya konu iki adet çekten haberdar olunduğu iddia edilerek imza ve borca itirazda bulunulduğunu, davanın borcu sürüncemede bırakmak amacıyla kötü niyetli olarak açıldığını beyanla, davanın reddine, davacının tazminat ve para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İstanbul 8. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 21/04/2022 gün, 2020/581 Esas- 2022/633 Karar ilamı ile, "1- İmzaya itirazın KABULÜNE, İstanbul 29....

    yerin Isparta olduğunu, müvekkilinin herhangi bir şubesinin bulunmadığını belirterek, yetki itirazının kabulü ile dosyanın Isparta Mahkemesine gönderilmesine, bu mümkün olmadığı takdirde imzaya itirazın kabulü ile takibin iptaline, takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve %10 oranında para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/127 Esas sayılı dosyası yönünden verilen karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlunun, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal süresi içinde icra mahkemesine müracaat ederek imzaya itiraz ettiği, mahkemece imzaya itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 170/3. maddesine göre, imzaya itirazın kabulü kararı ile takip durur....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu bononun müvekkilden nakden alınmış borç para karşılığında tanzim edildiğini, davacının borcun olmadığına ilişkin yazılı bir belge sunmadığını, ispat yükünün davacıda olduğunu, imza itirazının alacağı sürünceme de bırakmak maksadıyla kötü niyetli olarak ileri sürüldüğünü beyan etmiş bu sebeplerle davanın reddini, davalının tazminata mahkum edilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...,Yetki itirazı incelendiğinde; davacı dava dilekçesinde yetkiye itiraz ettiğini bildirdiği, ancak, yetkili icra dairesini HMK'nun 19/2. maddesi gereğince itiraz dilekçesinde açıkça belirtmediğinden yetki itirazı geçersiz olup davacının yetki itirazının reddine karar verilmiştir....

      CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Trabzon İcra Müdürlüğünün 2018/27015 Esas sayılı dosyası ile borçlular aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlattıklarını, borçlu davacının 27/09/2018 tarihinde takiple ilgili yetkiye, ciro/imzaya ve borca itiraz ettiğini, yetki itirazının yerinde olmadığını, müvekkil şirket ile davacı borçlu arasında ticari ilişki olduğunu, bu ilişkiye dayanak müvekkil şirkete daha önce de aynı mahiyette aynı imzaları taşıyan senetler verdiğini ve bu senetlerin ödendiğini, bu senetlerdeki ve faturalardaki imzalarla dava konusu senet üzerindeki imza karşılaştırıldığında ve aynı zamanda mahkemece yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda imzaların aynı kişinin el ürünü olduğunun anlaşılacağını beyan ederek davanın reddi ile davacı tarafın tazminata mahkum edilmesini istemiştir....

      a diğer davalılar kefaletiyle kredi kulllandırıldğını, bunun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, icra dairesine verdikleri dilekçe ile yetkiye borca ve imzaya itiraz ettiklerini, yetki itirazından vazgeçtiklerini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, toplanan delillere, Adli Tıp Kurumu ve bilirkişi raporlarına göre, davaya konu genel kredi taahhütnamesindeki imzanın davalı ... Bayramoğluna ait olmadığı gerekçesiyle bu davalı hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu