Davalı vekilince davacı borçlu tarafından derdest olduğu iddia edilen takip de olmak üzere yapılan tüm takiplere itiraz edildiği ve alacağın sürüncemede bırakılmaya çalışıldığı ve kararın bu nedenle yasaya aykırı olduğundan bahisle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Borçlunun icra dosyasına ileri sürdüğü derdestlik itirazı (Yargıtay 12. HD'nin E:2015/22001,K:2015/32459) ve zamanaşımı itirazı (Yargıtay 12....
Ödeme emri tebliği üzerine borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise, alacaklı İİK'nın 50/2. maddesi uyarınca, bu itirazın kaldırılmasını ancak, İcra Hukuk Mahkemesi'nden isteyebilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, alacaklı aynı Kanun'un 67/1. maddesi uyarınca önce İcra Hukuk Mahkemesi'ne itirazın kaldırılması için başvurabileceği gibi, dilerse genel mahkemeye itirazın iptali davası da açabilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmiş ve itirazın kaldırılması için önce itirazın kaldırılması davası açılmışsa, İcra Hukuk Mahkemesi tarafından önce yetki itirazı incelenip karara bağlanacaktır. Borçlunun yetki itirazı ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da genel mahkemede itirazın iptali davası açması halinde, genel mahkeme icra dairesinin yetkisine karşı yapılan itirazı İcra Hukuk Mahkemesi yerine geçerek çözümlemelidir. Zira, genel mahkemenin de yetki itirazını incelemeye yetkili olduğunun kabulü gerekir....
İcra Müdürlüğünün 2020/3403 Esas sayılı dosyasından takip başlatıldığını, mevcut borcu kabul etmediğini ve itiraz ettiğini, davalıyı dolandırıcılık nedeniyle şikayet ettiğini, takip dayanağı senetleri Erdal Ağdaş isimli şahsın davalıdan borç para alması nedeniyle iyi niyetli olarak ve yardım amaçlı verdiğini, kendisine bu senetlerin formalite amacıyla düzenlendiğini söylediklerini beyan ederek icra takibine, borca ve yetkiye itiraz ettiğini, takibin durdurulmasına ve borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; davanın reddine, şartları oluşmadığından davalı vekilinin tazminat talebinin reddine, dair karar verilmiştir....
HMK'nun 19/2. maddesine göre yetki itirazında, yetkili icra dairesinin doğru olarak gösterilmesi gerekir. Aksi halde geçerli bir yetki itirazının varlığından söz edilemez. Somut olayda, davacı/borçlunun yetki itirazında yetkili icra dairesini göstermediği anlaşılmakla yetki itirazının reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. İİK’nun 169/a-l. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Somut olayda, davacı borçlu taraf, borca yönelik itirazını İİK. 'nun 169/a-1 maddesinde belirtilen yazılı belgeler ile ispatlayamamıştır. İcra mahkemeleri, şikâyet ve itirazları belli bir usule uyarak yargılayan ve objektif hukuk kurallarını şikayet ve itirazlara uygulamak suretiyle bunları takip hukuku bakımından kesin hükme bağlayan mahkemelerdir....
Somut olayda, borçlu, takibe itiraz dilekçesinde, yetki itirazı yanında, borca itirazını belirtmiş olup, akdi ilişkiyi kabul etmiştir. Bu hali ile borçlunun akdi ilişkiyi kabul ettiği 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 89. maddesinin uygulanması gerektiği, Bu durumda, HMK'nun 6. maddesi uyarınca alacaklı davacının yerleşim yerinde takibin yapılmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı davalı borçlunun yetki itirazının kaldırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalının Konya 9....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1953 KARAR NO : 2023/968 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2022 NUMARASI : 2022/29 ESAS, 2022/387 KARAR DAVA KONUSU : KAMBİYO ŞİKAYETİ-YETKİ, İMZA VE BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 13....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlular hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlu ...'nin icra müdürlüğünün yetkisine, imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 50. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken HMK'nun 7/1. maddesinin birinci cümlesine göre, borçlu birden fazla ise, bunlardan birinin yerleşim yeri icra müdürlüğünde takip yapılabilir. Bu durumda, diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar....
İcra müdürlüğünün 2020/6895 esas sayılı dosyasına süresinde borca ve yetkiye itiraz edildiğini, borcun ödendiğini, icra müdürlüğü itirazları üzerine takibi durdurduğnu, duran takibe istinaden takibin devamı için yasalar itirazın iptali veya itirazın kaldırılması için alacaklıya başvuru hakkı tanıdığını, ancak alacaklının bu başvurular yerine şikayet yolu ile takibin devamını sağlamaya çalıştığını, davanın kötü niyetle açıldığını, icra Müdürlüğü 04.05.2021 tarihli kararı ile yetki yönünden takibi durdurduğunu, 13.10.2020 tarihinde borca itirazlarına istinaden takibi durdurduğunu, şikayet için yedi günlük yasal süreyi geçtiğini, şikayetin reddinin gerektiğini, Bursa İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu kabul edilse bile borca itiraz da olduğundan dolayı takibin devamının mümkün olmadığını, sadece yetki yönünden takibin devamının hiç bir fayda sağlamadığını, borca itiraz da mevcut iken takibin kanunun belirlediği yöntemler ile (itirazın iptali veya itirazın kaldırılması) devam etmesini sağlamak...
İcra Müdürlüğü'nün 2018/23955 esas sayılı dosyasına süresinde yapılan borca itiraz nedeniyle takibin durmasına rağmen, Amasra İcra Müdürlüğü tarafından müvekkiline yeniden ödeme emri gönderilmesine dair işlem nedeniyle; icra muamelesinin şikayet edildiğini, borca itiraz nedeniyle 10/09/2018 tarihinde durdurulan icra takibi nedeniyle alacaklı tarafından itirazın kaldırılması ve itirazın iptaline dair karar alınmadan icra takip işlemlerine devam olunmasının yasaya aykırı olduğunu, İstanbul 18....
İİK'nın 168, 169 ve 170 ve 170/a maddelerinde; kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren takip müstenidi kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu, borçlu olmadığı, borcun itfa edildiği, mehil verildiği, alacağın zamanaşımına uğradığı veya yetki itirazını sebepleri ile birlikte, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre kambiyo hukuku bakımından takip hakkı olmadığını (şikayet yoluyla) beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Anılan yasa hükümlerine göre imzaya, borca, yetkiye itiraz ve kambiyo hukuku bakımından şikayet ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süreye tabidir. Yasada belirtilen 5 günlük süre hak düşürücü süre niteliğinde olmakla mahkemece resen gözetilmesi gereklidir....