itiraz ederek, borç ödemekten kaçınmaya çalıştıklarını, borçluların borca itiraz ederek icra sürecini kötü niyetli olarak durdurma amacı güttüklerini, borçlunun toplamda 21.326,58 TL borcu olduğunu, yetkili icra dairesi belirlenmesinden sonra borca itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
itiraz ederek, borç ödemekten kaçınmaya çalıştıklarını, borçluların borca itiraz ederek icra sürecini kötü niyetli olarak durdurma amacı güttüklerini, borçlunun toplamda 21.326,58 TL borcu olduğunu, yetkili icra dairesi belirlenmesinden sonra borca itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
itiraz ederek, borç ödemekten kaçınmaya çalıştıklarını, borçluların borca itiraz ederek icra sürecini kötü niyetli olarak durdurma amacı güttüklerini, borçlunun toplamda 21.326,58 TL borcu olduğunu, yetkili icra dairesi belirlenmesinden sonra borca itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
İİK'nun 169/a- 1 maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." Somut olayda başvuru, borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. O halde Mahkemece duruşma açılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Temyiz Sebepleri 1) Davacı borçlunun borca itiraz dilekçesinde açıkça ... İcra Dairesi üzerinden başlatılan takipte, dayanak belgenin taraflar arasında imzalanan sözleşme olduğunu bildiğini ikrar etmiş ve ödeme emrinde de dayanak belgenin taraflar arasında imzalanan 22.07.2020 tarihli sözleşme olduğu yazılı olduğu, 2) 23.10.2020 tarihinde ... İcra Dairesindeki dosyaya UYAP sistemi üzerinden tarafların vekil kaydının yapıldığı, UYAP sisteminde yer alan 23.10.2020 tarihli-dosya açıldıktan sonra sisteme katılan takip talebi ve ekleri-başlıklı belgede ilk açılan dosyadan düzenlenen takip talebi ve ödeme emrinin dosyaya eklendiği, dosyaya vekil kaydı yapılan ve dosyaya girerek borca itiraz eden davacı borçlunun, dosyadaki tüm evrakları görüntüleyebileceği ve takibin içeriğinden ve takibin ... 25. İcra Dairesindeki takibin devamı olduğundan haberdar olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, icra hukuk mahkemesi tarafından önce yetki itirazı incelenip karara bağlanacaktır. Borçlunun yetki itirazı ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da genel mahkemede itirazın iptali davası açması halinde, genel mahkeme icra dairesinin yetkisine karşı yapılan itirazı icra hukuk mahkemesi yerine geçerek çözümlemelidir. Zira, genel mahkemenin de yetki itirazını incelemeye yetkili olduğunun kabulü gerekir. Esasen icra hukuk mahkemesinden daha geniş yetkili olan genel mahkemenin yetki itirazını inceleyememesi için bir neden de bulunmamaktadır. Genel mahkemenin önce kendi yetkisine yönelik itirazı inceleyip karara bağlayacağı kabul edilirse, mahkeme yetkisizlik kararı verecek, yetkili mahkeme bu kez icra dairesinin yetkisiz olduğu, geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle itirazın iptali davasını reddedecektir....
nın şahsı ile ilgili borca itiraz nedenleri üzerinde durulmayıp yetki itirazı hususunda inceleme yapıldığı ve yetki itirazının süre yönünden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlu tarafından yapılan itiraz HMK anlamında bir dava olmadığından dava dilekçesine ait şekli unsurları içerir HMK'nun 119. maddesinin itiraz dilekçesi için sıkı bir şekilde uygulanması mümkün olmamakla; itirazın takip dosyası ile birlikte değerlendirilmesi suretiyle sonuca gidilmesi gerekmektedir. Somut olayda, itiraz dilekçesi ile takip dosyası bir bütün olarak degerlendirildiğinde borçlu H.. S..'nın şahsı adına itirazda bulunmadığının kabulü aşırı şekilcilik anlamına gelir ve hak kaybına neden olur. O halde, borçlu H.. S..'nın borca itirazlarının incelenerek işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Müdürlüğünün 2020/96391 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı borçlu aleyhine önce Antalya İcra Dairesi2nin 2020/154572 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacı borçlunun yetki itirazında ve kısmen borca itirazı üzerine, Antalya İcra Dairesince takibin kabul edilen 30.000 TL yönünden devamına itiraz edilen kısım yönünden takibin durdurulmasına dair karar verildiği, davacı borçlu tarafından Antalya İcra Dairesi'ne 16.09.2020 tarihinde 30.000 TL ödeme yapıldığı, yetkisizlik nedeniyle dosyanın Kocaeli 8....
İcra Müdürlüğü’nün 2017/33899 Esas sayılı dosyasında diğer itiraz sebepleri ile birlikte yetki itirazı da olduğundan, birleşen dosyaya konu İstanbul 11. İcra Müdürlüğü’nün 2017/27124 Esas sayılı icra dosyasında ilamsız icra yoluyla yapılan takibe, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiği,yetki itirazının sözkonusu olmadığı,kamu düzenine ilişkin resen incelemeyi gerektiren bir yetki de sözkonusu olmadığı gözetilerek birleştirme kararı verilen dava dosyası tefrik edilerek her bir icra dosyalarına ayrı ayrı itiraz sebeplerine göre tarafların itirazlarının değerlendirilerek yargılamaya devam edilmesi hususunda dosyanın kararı veren İSTANBUL 16....
Bu durumda mahkemece İİK 50. maddesi de gözetilerek öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekirken bu yön incelenmeden mahkemenin yetkisine yönelik itirazı incelenmek suretiyle yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün taraf vekilleri yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.09.2011 gününde oyçokluğuyla karar verildi. -KARŞI OY YAZISI- Davalı borçlu, icra dairesinin yetkilisi ve borca itiraz ettikten sonra açılan itirazın iptali davasına bakan mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Mahkemece, yetkisizlik kararı verilmiş, ancak sayın çoğunluk mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisini incelemesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur. Bu durumda mahkeme önündeki uyuşmazlığın yargılama yetkisinin kendisinde mevcut olup olmadığı araştırılmalıdır.Kendisini yetkili görmesi halinde yetki itirazını reddederek icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemeye bağlamalıdır....