nın ölü olduğundan ölü kişi hakkında takip yapılamayacağı ve mirasçılarına da takibin yöneltilemeyeceği gerekçesiyle duruşma açılmaksızın dosya üzerinden yapılan inceleme ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. İİK.'nun 169/a-1. maddesinde "icra mahkemesi hâkimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hâkim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı hâlinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hâkimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." hükmüne yer verilmiştir. İstem sahibi borçlu tarafın şikayetleri borca itiraz niteliğinde olduğundan, yukarıda madde metninde de değinildiği üzere, İİK.'nun 169/a maddesi uyarınca duruşma açılıp, taraflara diyecekleri varsa delilleri sorularak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken evrak üzerinden yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir....
Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır. Yetki itirazının incelemesi neticesi mahkeme yetkili olduğuna karar verirse borçlunun icra dairesine yapmış olduğu yetki itirazının reddine karar verilerek uyuşmazlığın esastan incelenmesine geçilecektir. Mahkeme yapmış olduğu inceleme neticesi takip yapılan icra dairesinin yetkili olmadığına kanaat getirir ise “Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip olmadığından davanın reddine” karar verecektir. Somut olayda, Kocaeli 8. İcra Müdürlüğü'nde davalı borçlu hakkında yapılan icra takibinde davalı borçlu tarafından icra dairesinin yetkisine itiraz edilmeksizin sadece borca itiraz edilmesi üzerine Kocaeli 8. İcra Müdürlüğü'nün yetkisi kesinleşmiştir....
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 19/2. maddesinde "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." denmiştir. Bu yasal düzenlemeler ve Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin bir çok kararları karşısında, yetki itirazında bulunan borçlunun yetki itirazında yetkili icra dairesini de bildirmesi gerekmekte olup, aksi halde yetki itirazı geçerli sayılmaz. Davacı vekilinin icra dosyasına yaptığı borca itiraz dilekçesi incelendiğinde, sadece yetki itirazında bulunduğunu belirttiği ancak yetkili icra dairesini bildirmediği görülmüştür. Bu bağlamda davacı/borçlu yanca yapılan yetki itirazı geçersizdir....
İcra Dairesi'nden takip yapılması ve itiraz olması halinde itirazın iptali davasının ise ... Asliye Tİcaret Mahkemelerinde açılması ve görülmesi gerekir. İtirazın iptali davalarında öncelikle İcra Dairesi'nin yetkisi inceleneceğinden, HMK 17. madde gereği yetki sözleşmesinde ... İcra Dairelerinin yetkili olması sebebiyle kesin yetki dikkate alınarak, yetkili ... İcra Dairesinde usulüne uygun yapılmış icra takibi olmadığı anlaşıldığından, icra takibinin başlatıldığı .... İcra Müdürlüğü'nün takipte yetkili olmadığı, takibin T.C....
Borçlu, yetki itirazını beş gün içinde bir dilekçe ile icra mahkemesine yapabilir. Yani, yetki itirazı İcra Mahkemesine yapılır ve İcra Mahkemesi tarafından incelenir. İcra Dairesine yapılan yetki itiraz geçersizdir. Borçlunun yetki itirazında gösterdiği icra dairesinin gerçekten yetkili olması gerekir. Yetki itirazında gösterilen icra dairesi gerçekten yetkili değilse, icra mahkemesi, gerçek yetkili icra dairesinin neresi olduğunu araştırmadan yetki itirazının reddine karar verir. Yetki itirazı, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin tabi bulunduğu icra mahkemesi tarafından incelenir. İcra Mahkemesi yetki itirazının incelenmesinde, taraflar gelmese de gereken kararı (yetki itirazının reddine veya kabulüne karar ) verir. Borçlu hem yetkiye hem de esasa (icra takibine ) itiraz etmişse, İcra Mahkemesi, ilk önce yetki itirazını inceleyip karara bağlar....
yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğü’nün dosyasındaki borca kısmi itiraz ve yetki itirazında bulunma sebebinin davacı ile 6 adet pompa alım satımı hususunda anlaştıklarını paranın bir miktarının peşin olarak ödediğini kalan kısım olan ve kabul edilen 3.700,00TL civarında ödemeyi pompaların tesliminde ödemeyi kabul ettiğini, ilk icra emrindeki borcun kabul edilmesinin bu sebeple olduğunu, davacının satımı husunda anlaştıkları pompaları teslim etmediğini bu nedenle ikinci gönderilen icra takibinde borcun tamamına itiraz ettiğini, borca sebep mal teslimi ve satış yapılmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, bilirkişi raporunda davalının satış bedelini ödemediği, takibin satış bedelinden doğan bu borca ilişkin olduğu bildirildiğini, davalı borçlunun yetkisiz dairede yapılan takipte borca kısmen itiraz ettiği ve ödemeye ilişkin delil sunmadı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Yetki itirazı bu hali ile HMK nın 119/1- g ve İİK nun 168/5 maddesine aykırıdır. Davacılar vekili dava dilekçesinde borca ve faize yönelik itirazda bulunmuş ancak ilk derece mahkemesince bu taleplerle ilgil bir karar verilmemiştir.Öte yandan istinaf incelemesi HMK nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesi içeriği ve kamu düzeni ile sınırlıdır. İstinaf dilekçesinde mahkemenin borca itiraz ve faiz talepleri hakkında bir inceleme yapmadığına ilişkin istinaf yoktur. Söz konusu durum kamu düzeni ile de ilgili olmadığından artık bu yönden ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmamıştır. Açıklamalar kapsamında ilk derece mahkemesi kararı yerinde olmakla davacıların istinaf taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- İstanbul Anadolu 6....
Takibin şekline göre İİK'nun 150/a-1. maddesi göndermesi ile uygulanması gerekli aynı Kanunun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazın İcra Dairesi'ne bildirilmesi gerekir. Borçlunun ileri sürdüğü “ yetki itirazı, borçlu T2 yanında T1 de borçlu gösterilmesinin usule aykırı olduğu aleyhine takip yapılamayacağı, yine takip tarihi itibariyle ipotekle teminat altına alınan takibe borcun ödendiği, ipotek konusu borcun teminat ipoteği olduğu takip yapılamayacağı ” yönündeki iddiaları borca itiraz niteliğinde olduğundan, bu itirazların 7 günlük süre içerisinde icra dairesine yapılması gerekir ise de davacı İstanbul 22 İcra Müdürlüğünün 2017/18974 sayılı dosyasında aynı ipotek belgesine dayalı olarak başlattığı takibe yaptıkları itiraz sonucu devam eden davanın Yargıtay 12....
İtirazın iptali davasında, icra dairesinin yetkisine itiraz halinde, yetkili icra dairesinden ödeme emri tebliğ edilmesi, HMK'nın 114/2. maddesi anlamında özel dava şartıdır. İİK'nın 50'nci maddesinin birinci fıkrasına göre “Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur.” Aynı Kanun'un 5. maddesinde de, diğer kanunlarda yer alan yetkiye ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir. HMK'nın "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz" hükmü yer almaktadır. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir....